Eski Botaş Genel Müdür Vekili Çiftçi'ye Dava

BARIŞ KILIÇ - BOTAŞ'taki yolsuzluk iddialarıyla ilgili "Mavi Hat" davasının sanıklarından eski BOTAŞ Genel Müdür Vekili Rıza Çiftçi ile 3 akrabası hakkında "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" suçundan dava açıldı.

Cumhuriyet Savcısı Durak Çetin'in hazırladığı iddianamede, Çiftçi'nin de arasında bulunduğu 71 kişinin, BOTAŞ'taki yolsuzluk iddiaları üzerine yürütülen "Mavi Hat" operasyonunun ardından açılan davada, halen Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandıkları anımsatıldı.

Dava sürerken Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına imzasız bir ihbar mektubu gönderildiği bildirilen iddianamede, mektupta, BOTAŞ'ta Rıza Çiftçi ile beraber çalışan bir kişinin ismi verilerek, bu kişinin de "suç örgütü üyesi olduğunun" ve "Çiftçi'nin kuryeliğini yapan bu kişinin, maddi ve manevi çıkar sağladığının" iddia edildiği aktarıldı.

İhbar üzerine Çiftçi ile ismi verilen kişi hakkında Mali Suçları Araştırma Kurulu'ndan (MASAK) rapor istendiği kaydedilen iddianamede, rapor sonucunda banka ve mal varlığında şüpheli bir durum olmaması üzerine ihbar edilen kişi hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği belirtildi.

Ancak MASAK raporunda, "Mavi Hat" davasından yargılanmasına rağmen Rıza Çiftçi'ye "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerledirini aklamakta Ziya Yavuz, Ömer Karaca ve Murat Karakuş'un yardımcı olduğunun belirtildiği" aktarılan iddianamede, bunun üzerine Yavuz, Karaca ve Karakuş hakkında da Çiftçi ile birlikte soruşturma yürütüldüğü ifade edildi.

MASAK raporunda, "Mavi Hat" dosyasındaki telefon kaydına dikkat çekildiği bildirilen iddianamede, raporda, Çiftçi'nin talimatıyla "Mavi Hat" davası sanığı Ekber Topal'ın, hesabında bulunan parayı Haziran, Temmuz ve Kasım 2006'da Ömer Karaca'ya aktardığının belirlendiği ifade edildi.

Ziya Yavuz'un da eşinin kardeşi olan Çiftçi'nin verdiği 100 bin dolar ile Temmuz 2007'de hesap açtığı, bir ay sonra da parayı çekerek hesabı kapattığının raporda yer aldığı kaydedildi.

-Sanıkların beyanları

Sanıklardan Ömer Karaca, soruşturma aşamasında verdiği ifadede, BOTAŞ'ta uzman olarak çalıştığını bildirdi. Çiftçi'nin, kendisinin eniştesi olduğunu belirten Karaca, Çiftçi'den Yenimahalle Varlık Mahallesi'nde bir dubleks daire aldığını, sonra da bunu sattığını söyledi. Karaca, BOTAŞ'ta mühendis olan Karakuş ile plastik geri dönüşüm işi yapmayı düşündüklerini, Karakuş'un bu sebeple kendisine 108 bin dolar gönderdiğini, iş olmayınca parayı iade ettiğini anlatarak, "Rıza Çiftçi'nin suçtan elde ettiği gelirleri aklamadığını" bildirdi.

Rıza Çiftçi de Ziya Yavuz'un eniştesi, Ömer Karaca'nın kayın biraderi, Murat Karakuş'un ise ablasının oğlu olduğunu belirtti. Bu kişilerle arasında ticari ilişki olmadığını söyleyen Çiftçi, suçlamaları kabul etmedi.

Murat Karakuş da BOTAŞ'da çalıştığını ifade ederek, Ömer Karaca'ya gönderdiği 108 bin doların plastik geri dönüşüm işi için olduğunu, iş olmayınca paranın geri gönderildiğini savundu.

-"Üzerimde gözükmesi sakıncalı olabilir"

Ziya Yavuz ise emekli olduğunu belirterek, 2007'de Karaman'a gelen Çiftçi'nin, "BOTAŞ'ta yüksek bir mevkide çalışıyorum. Ankara'dan daire alacağım. Benim üzerime gözükmesi sakıncalı olabilir. Eğer vekalet gönderirsen senin üzerine daire alacağım" dediğini ileri sürdü. Sonradan alınan dairenin vergilerini Çiftçi'nin yatırdığını, kendisinin daireyi görmediğini ifade eden Yavuz, Çiftçi'nin Haziran 2007'de de kendisine "Enişte, biraz birikimim var. Sende dursun" diyerek, 100 bin dolar verdiğini, daha sonra bunu, Çiftçi'nin talimatıyla bildirilen kişiye gönderdiğini anlattı.

Yavuz, Çiftçi'nin suç işlediğini bilmediğini dile getirdi ve suç işlemediğini beyan etti.

-2 yıldan 21 yıla kadar hapis talebi

İddianamede, Karakuş ve Karaca'nın birbirine 108 bin dolar havale ettikleri, bunu nereden, nasıl temin ettiklerini beyan etmeyerek, MASAK raporunda belirtildiği şekilde Çiftçi'nin elde ettiği mal varlığı değerlerini akladığı kaydedildi.

Yavuz'un da hesabına Çiftçi'nin parasını yatırıp, gerçekte Çiftçi'ye ait olan daireyi satın alarak aynı suçu işlediği ifade edilen iddianamede, Çiftçi'nin, "suç örgütü kapsamında suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçundan 9 yıldan 21 yıla, diğer sanıkların ise "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçundan 2'şer yıldan 5'er yıla kadar hapse çarptırılmaları istendi.

Savcı Çetin, davayı, TMK'nın 10. maddesiyle görevli Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesine açtı. Mahkeme, iddianameyi kabul ettikten sonra, "Mavi Hat" davasını gören Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinden davaların birleştirilmesine muvafakat edilip edilmeyeceğine ilişkin görüş sordu. - Ankara