İzmir'de "Usülsüz Dinleme" Davası

İzmir'de, "gerçeğe aykırı belgeler düzenleyerek başka isim ve IMEI numaraları üzerinden alınan mahkeme kararlarıyla usülsüz dinleme yaptıkları" iddia edilen 21 sanığın yargılanmasına devam edildi.

İzmir 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya bir bölümü başka suçlardan tutuklu 21 sanıktan 7'si ve avukatları katıldı.

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada, başka bir dava kapsamında tutuklu olan eski İzmir İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Taner Aydın, yaptığı savunmada, devletin kanunlarla verdiği yetkiyi kullandığını, yasa dışı hiçbir oluşumun içerisinde olmadığını söyledi.

İddianamedeki suçlamalara ilişkin somut verilerin net şekilde ortaya konulamadığını ileri süren Aydın, üzerine atıla suçlamaların doğruyu yansıtmadığını kaydetti.

Eski Batman Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan da suçun işlendiği tarihlerde İzmir'de olmadığını belirterek, yapılan "önleme dinlemeler" sayesinde devletin rahatladığını savundu. Sahte isimlerle kimsenin dinlemediğini öne süren Okan, "Görevde olduğum dönemde verdiğim kararların arkasındayım. Yaptığımız işten eminiz. Örgüt suçlamalarını kabul etmiyorum." dedi.

Başka bir soruşturmadan tutuklu bulunan sanık polis memurları Ramazan Özdemir ve Selçuk Küçükaslan, yaptıkları savunmada, amirlerinden gelen emirler doğrultusunda bilgi notu hazırladıklarını, herhangi bir şekilde dinleme yapmadıklarını, dinleme yapılan odaya girmediklerini söyledi.

Mahkeme Başkanı Hamdi Çiftçi, sanıkların savunmalarının alınmasına devam edilmesi için duruşmayı cuma gününe erteledi.

Olay

İzmir İstihbarat Şube Müdürlüğünce 2009 ila 2013 yılları arasında gerçekleştirilen 57 dinleme kararından 21'inin usülsüz yapıldığının tespit edilmesi üzerine İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmıştı.

Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Ömer Doğruöz, eski Batman Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan, dönemin İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Ramazan Karakayalı ve eski İzmir Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Taner Aydın'ın da aralarında bulunduğu 19 sanık hakkında, "Yönetici olarak örgüt adına suç işleme, hukuka aykırı olarak kişisel verileri ele geçirmek, kaydetmek veya yaymak, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği ve iftira" suçlamalarıyla dava açmıştı.