Kanser Hastalarına "Sanat"La Terapi

Resim yapmaya başlayan kanser hastasının hayata bağlılığında gözlemlenen artış üzerine, "Kanser hastalığında erken tanının önemi ve tedavi sürecinde hasta ve yakınlarının morali ile ilgili farkındalık, sanat projesi" uygulamaya konuldu.

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ile Armada Alışveriş ve İş Merkezi işbirliğiyle düzenlenen proje kapsamında, GaleriM Sanat Galerisi'nde, kanser hastası Emine Tülay Şahin ve Ressam Hikmet Çetinkaya'nın resimlerinden oluşan sergi açıldı. Sergide, Çetinkaya canlı performansla resim yaptı. Ayrıca, proje işbirlikçilerinden Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özet ve Doç. Dr. Necati Alkış, kanser hastalığında hasta psikolojisi, hastalıktan korunma yolları ve erken tanı konusunda bilgi verdi.

Kanser tedavisi gördüğü sırada, ressam Çetinkaya'nın internet sitesini keşfedip, resim yapmaya başlayan, resim yaptıkça hastalığın verdiği manevi sıkıntılardan uzaklaşan Şahin, AA muhabirine küçüklükten beri içinde kalan bir arzuyu gerçekleştirdiğini söyledi.

Çetinkaya ile sergiden önce bir kez bile yüz yüze görüşmediğini, internet ortamında bağlantı kurduğunu anlatan Şahin, "Kimi ressamlar ümitlerimi kırarken, Hikmet Bey benimle ilgilendi ve çok cesaretlendirdi. Sorduğum her soruya özen ve anlayışla cevap verdi" dedi.

Hayata sıkı tutunmak için sanata yönelmek gerektiğini ifade eden Şahin, "Bazen geceleri sabaha kadar resim yapıyorum. Bu duygu aynı anda hem yorulmak hem de dinlenmek gibi bir şey. Resim beni dinlendirirken, umutlandırdı. Bir eser ortaya çıkardığımı görmek yaşama sevincimi de artırdı. Beni adeta ayağa kaldırdı" diye konuştu.

Projenin ortaya çıkış sürecini anlatan Ressam Çetinkaya, Şahin'e e-posta aracılığıyla bir resmin bütün yapılış aşamalarını gönderdiğini, ona kendi resimlerinden örnekler çizdirdiğini vurguladı.

Şahin'in kimi zaman gördüğü kemoterapi nedeniyle karamsarlığa kapıldığını aktaran Çetinkaya, şunları söyledi:

"Sohbet ederken bazen umutsuzluğa kapılıp ölümden bahsediyordu. 'Neyin var?' dediğimde tedavisinden, sıkıntılı anlar yaşadığından söz etti. Dedim ki 'Daha dur acelen ne. Sana sergi yapacağız beraber' Bunu duyunca şaşırdı, 'Gerçekten mi?' dedi. 'Neden olmasın?' dedim ve bir telaş başladı. Aile fertleriyle haberleştik, Proje Koordinatörü Sanat Danışmanı Çetin Uyan ile, Türk Tıbbi Onkoloji Derneğiyle görüştük, Armada Alışveriş ve İş Merkezi ve sanat galerisiyle bağlantı kurduk. Bize destek olacaklarını, sergimiz için gerekli malzeme ve ücretsiz alan da temin edeceklerini belirttiler ve ortaya böyle bir proje çıktı."

Çetinkaya, toplumun sanata ve sağlığa duyarlı olduğunu, projenin, Türkiye'deki bazı onkoloji hastanelerine resim atölyeleri kurulması, gönüllü öğretmenlerce, hastalara resim dersi verilmesiyle devam edeceğini belirtti.

-"Projenin amacı kanser hastalarına moral olmak"

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı, İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Özet de projenin amacının kanser hastalarına moral olmak, toplumu bilinçlendirmek olduğunu ifade etti.

Özet, hastanın yüksek morale sahip olmasının yaşam sevincini artıracağına işaret ederek, "Yaşam sevinci ne kadar yüksek olursa, yaşam kalitesi de o kadar artar. Ne kadar depresif ve karamsar düşünülürse, yaşam kalitesi de o kadar düşer. O yüzden hastaların yaşam sevincinin yüksekte tutulması, hem toplum hem sanatçılar hem de hekimler tarafından desteklenmesi lazım" ifadesini kullandı.

Yaşam boyunca her iki erkekten birinin, her üç kadından birinin kanserle yüzleştiğine dikkati çeken Özet, şu değerlendirmede bulundu:

"Kanserden korunmak için en önemli etken sigara kullanmamak. Sigara içen her 100 kişiden 15'i yaşam boyu kanser riskiyle karşı karşıya. Yoğun alkol kullanımı da kansere neden olabilmekte. Alkolün sınırlandırılması lazım. Ayrıca fazla kaloriden, hazır yiyeceklerden, yoğun şeker içeren içeceklerden uzak durmalıyız. Fazla kilolar çok önemli sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Fazla kiloları azaltmalı, günlük 10 bin adım veya günlük en az yarım saatlik egzersiz yapılmalıdır. Ayrıca tedavi de başarının yıldan yıla arttığı da göz önünde bulundurularak umutsuzluğa kapılmamalı, erken tanının öneminin farkında olmalıyız."