Masak-Tbb Çalıştayı - Maliye Bakanı Ağbal - İstanbul

Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Kantarın topuzunun kaçmaması lazım. Banka olarak 'Şüpheli işlem bildiriminde bulunalım ama ondan sonra MASAK baksın' yaklaşımını doğru bulmuyorum." dedi.

Ağbal, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) ve Türkiye Bankalar Birliği'nce (TBB) ortaklaşa düzenlenen "Türk Bankacılık Sektöründe Suç Gelirlerinin Aklanması ve Terörün Finansmanı ile Mücadele Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, çalıştayda yapılacak sunumların ve ortaya konulacak görüşlerin suç ekonomisi ve terörün finansmanı mücadelesine önemli katkılar sağlayacağına inandığını kaydetti.

Türkiye olarak kara para aklanması ve terörün finansmanının önlenmesine ilişkin yürüttükleri mücadelenin son derece olumlu iş birliğini sektör ile birlikte yaptıklarını ifade eden Ağbal, ne zaman bir mesele olsa doğrudan birbiriyle paylaştıklarını ve anında çözdüklerini söyledi.

Ağbal, bir ülkenin kara para aklama ile mücadelesinde en önem unsurlardan birisinin paydaşlar arasındaki iletişim ve olumlu iş birliği olduğunu aktararak, şunları kaydetti:

"Türk bankaları kara para aklamayla, terörün finansmanıyla yürütülen uluslararası mücadeleye tam uyumludur. Bizim bankalarımız uluslararası örgütler tarafından ortaya konulan kurallar ve yaklaşımlar konusuna çok hassastır. Bu açıdan son derece ehemmiyet verici. Kara paranın aklanmasıyla mücadele ülkenin ekonomik güvenliğiyle ilgili bir konu, bu konuda hassasiyetinizi görmekten mutluluk duyuyorum. Son zamanlarda yaygınlaşan illegal bahis ve kumar konusunda yürütmüş olduğumuz mücadeleye vermiş olduğunuz katkıdan dolayı da teşekkür ediyorum. Gençlerimizi zehirleyen, tamamen suç örgütlerinin, illegal örgütlerin organize ettiği, kaynaklarımızın yurt dışına bir şekilde bu sistem kullanılarak aktarıldığı bir mesele üzerinde ilk andan itibaren BDDK, TBB ve bankalarımız tam bir iş birliği içerisine girdiler."

Bu konuda bütün bankalar için ileriye dönük eylem planı geliştirme kararı aldıklarını anımsatan Ağbal, bu konuda da bankalardan olumlu dönüşler aldıklarını, her bankanın illegal bahisle ilgili yürüttüğü mücadeleyi, yöntemlerini kendileriyle paylaştığını ve ileriye dönük hangi tedbirlerin alınacağını ifade ettiğini aktardı.

"Yasa dışı illegal bahis ile etkin şekilde mücadele edeceğiz"

Naci Ağbal, yasa dışı illegal bahis ile etkin şekilde mücadele edeceklerini vurgulayarak, ilgili bakanlıklarla yürüttükleri çalışmalar neticesinde etkin sonuçlar alacaklarına inandığını, illegal bahisle ilgili aktif çalışma sistematiği geliştireceklerini söyledi.

Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kantarın topuzunun kaçmaması lazım. Banka olarak 'Şüpheli işlem bildiriminde bulunalım ama ondan sonra MASAK baksın' yaklaşımını doğru bulmuyorum. Özellikle uyum görevlilerimize büyük görevler düşünüyor. En küçük bile şüphe duyulmayacak işlemlere bile şüpheli işlem bildiriminde bulunulması doğru değil. Bir ülkede şüpheli işlem bildirimi sayısı önemlidir ama tek başına bir ölçü değildir. Bankalarımızın önleyici tedbirleri geliştirmeleri kanaatimce daha önemlidir. O açıdan BDDK'nın TBB'nin regülasyon olarak yaptığı önleyici düzenlemeler şüpheli işlem bildirimlerinden daha önemlidir. Bu konuda adımlar atılıyor."

Bankacılık sistemimizin temel rasyolarının güçlü olmasının kendilerini mutlu ettiğini aktaran Ağbal, "Bankacılık sisteminin finansal rasyolarının, nakit akışının güçlü olması, kaynak girişinde zorluk yaşamaması bizim açımızdan ekonomiye önemli katkı veriyor." dedi.

Bakan Ağbal, bankacılık sisteminin 15 Temmuz alçak darbe girişimi sonrasındaki dönemde de ortaya çıkan risklerin yönetilmesi noktasında önemli inisiyatifler aldığını, önemli girişimlere öncülük ettiğini belirterek, ülke olarak 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ekonomide yarattığı tahribatları hızlı şekilde aşmasını bildiklerini kaydetti.

Herkesin bankacıların gözüne, konuşmalarına baktığını belirten Ağbal, "Bankacılık sisteminin güçlü olması bize ciddi destekler verdi. Maliye politikası alanında da ülke olarak güçlü rasyolara sahibiz. Türkiye ekonomisinin en güçlü olduğu alanlardan birisi mali disiplin ve kamu maliyesindeki sürdürebilirlik." diye konuştu.