Okmeydanı'nda Yaşanan Olaylar

BARIŞ ZENGİN - Düzce Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ataoğlu, Okmeydanı'nda yaşanan olaylara ilişkin, "Toplumun diğer kesimleri sanmasın ki bu, hak arama davranışıdır. Toplumun diğer kesimlerinin bilmesi gereken, bu tür insanların toplumun genelini temsil etmedikleridir" dedi.

Ataoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Soma'daki maden faciasının ardından ülke genelinde kişilik bozukluğu bulunan kişilerce çeşitli eylemler gerçekleştirildiğini belirterek, hükumetin aldığı önlemlerin olumlu adımlar olduğunu söyledi.

Vatandaşların meydana gelen herhangi bir olaydan sonra sık sık toplanarak propaganda yaptıklarına dikkati çeken Ataoğlu, "Çevreye zarar verme, polise mukavemet gösterme, vurup kırma gibi davranışlar, ortaya çıkan olay karşısında sergilenen tutumlar olarak öne çıkmaktadır" şeklinde konuştu.

"Bunun sebebi, özellikle gençlerin çoğunun kişilik bozukluklarından kaynaklanan psikolojik sorunlara, sistemle ilgili olumsuz düşüncelerinden, çok geniş alana yayılan, içsel sorunlarını çözememelerinden kaynaklanıyor" diyen Ataoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İnsanlar, 'olay olsun da gidip kendimizi gösterelim, kıralım, dökelim' tavrına girmektedir. Olayları değerlendirirken bu eylemlerin, bir kısım çevreler tarafından sanki hak arama davranışıymış gibi algılandığını da görmekteyiz. Aslında bu, hak arama davranışı değil. Bu, tam olarak, olay çıksın, tepkimizi ortaya koyalım, kendimizi gösterelim ve psikolojik sorunlarımızı orada yaşayalım, rahatlayalım, vuralım, kıralım, dökelim davranışıdır.

Bütün toplumlarda bu tür eylemleri yapacak gruplar var. Toplumda kişilik bozukluğu yaşayan yüzde 1'lik kesim var."

Ataoğlu,10 milyon nüfuslu şehirde 100 bin kişide kişilik bozukluğu görülebileceğine dikkati çekerek, bu kişilerin her an potansiyel olarak dürtüsel, tepkisel davranma, vurma, kırma davranışı sergileyebilecek durumda olduğunu vurguladı.

"Toplumun diğer kesimleri sanmasın ki bu, bir hak arama davranışıdır"

Türkiye'de bazı insanların ve bazı basın yayın kuruluşlarının provokasyonlarına rağmen, katılımın az olduğuna işaret eden Ataoğlu, "Toplumun diğer kesimleri sanmasın ki bu, hak arama davranışıdır. Toplumun diğer kesimlerinin bilmesi gereken, bu tür insanların toplumun genelini temsil etmedikleridir" diye konuştu.

Ataoğlu, ülkeyi yönetenlerin de bu tür olaylarda tepkisel savunma göstermemeleri gerektiğini, aksi halde bu insanların tepkisel savunmaya geçtiklerini belirtti.

"Acı çeken insanlar, felakete maruz kalanların yakınları hatta aynı felakete uğrama ihtimali olan insanlar tepkisel davranır" diyen Ataoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Hükumetimiz de bunların tepkilerini anlamaya çalışmalı ve karşı tepki oluşturmamalı. Bu tür olayları çıkaran insanlar, toplumun geri kalanını da olaya dahil etmek, daha büyük halkalar oluşturarak toplumda çatışmalar ortaya çıkarmak istemektedir. Hükumetimiz bu konuda gerçekten doğru adımlar atıyor. Daha tedbirli davranıyor. Biraz daha anlayışlı olmak ve hak arayan insanlarla, olay çıkaran insanları birbirinden ayırmamız lazım." - Düzce