Otizm Eksiklik Değil, Farklılıktır - Son Dakika
Güncel

Otizm Eksiklik Değil, Farklılıktır

Otizm Eksiklik Değil, Farklılıktır

2 Nisan, 2008 yılında Birleşmiş Milletler tarafından "Dünya Otizm Farkındalık Günü" olarak ilan edilmiştir.

02.04.2013 11:40

"2 Nisan Otizm Farkındalık Günü"

2 Nisan, tüm dünyada otizm konusunda farkındalık yaratmak ve otizm ile ilgili sorunlara çözüm bulmak amacıyla, 2008 yılında Birleşmiş Milletler tarafından "Dünya Otizm Farkındalık Günü" olarak ilan edilmiştir.

2 Nisan'da başlayan "Otizm Farkındalık Ayı" çerçevesinde tüm dünyada otizmle ilgili araştırmaların teşvik edilmesi ve bilinirliğin artırılarak, erken teşhis ve tedavinin yaygınlaştırılması hedeflenmektedir. Otizm tedavisi olarak bireysel eğitim en etkili yol olarak kullanılmaktadır.

Otizm nedir?

Günümüzde her 150 çocuktan birinde görülen, doğuştan gelen ya da yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkabilen, sosyal ve iletişim becerilerinin oluşmasını etkileyen nörolojik bir bozukluktur.

Otizmli bir çocuğun görüntüsü, normal gelişim gösteren bir çocuğun görüntüsünden farklı değildir. Erkek çocuklarda görülme oranı daha sıktır. Ancak kız çocukları otizmden daha ağır etkilenir. Tüm ülkelerde ve kültürlerde otizm görülür.

Otizm'den Ne Zaman Şüphelenilmelidir?

Hangi yaşta olursa olsun konuşmasında ya da sosyal becerilerinde gecikme, ortalama 18 aydan itibaren göz teması, taklit oyunları, sözel ve sözel olmayan iletişim becerilerinde gerilik varsa otizmden şüphelenilmelidir.

En Belirgin Özellikler:

Göz kontağı kurmaz. Seslenildiğinde bakmaz, sürekli çevreyle ilgileniyor gibi görünür. Ancak bu ilgi kişilere yönelik değil ortamdaki herhangi bir nesneye yöneliktir. Bu nesne de genelde anlamsız bir nesnedir.

Karşılıklı sosyal ilişkilerde ve iletişimde güçlükler yaşanır. İsteklerini konuşarak ifade etmez, iletişim kurmayı reddeder, tepkisiz-ilgisiz görünür. "Hayır" kelimesini "evet" kelimesinden önce öğrenirler. "Evet" kelimesini öğrenmeleri 8-9 yaş veya sonrasını bulur.

Tek tip tekrarlayıcı hareketler (el çırpma-sallama, vücudu sallama, başı sallama vb.) gözlenir. Bu hareketler kendine veya çevreye zarar verici düzeyde olabilir.

Dili iletişim amaçlı kullanmayabilirler. (Anlamsız sesler çıkarma, çığlıklar atma vb.)

Sembolik/hayal gücüne dayalı oyun kuramama, yaşa uygun kandırmaca-sosyal taklit oyunlarının yokluğu, cisimlerin işlevsiz parçalarına yönelik aşırı ilgi gözlenir. Genellikle kırık bir eşya parçası ile saatlerini geçirebilir, kimsenin ilgisini çekmeyecek anlamsız bir nesneye ilgi gösterebilirler.

Diğer insanlarla neşe, ilgi paylaşımı ile ilgili davranışlar yoktur. Duyguları vardır ancak duyguları ifade edişi alışılagelmiş şekilde değildir. Örneğin; duygusal bir sözcüğü vurgusuz-ahenksiz şekilde tek düze söyler.

Sosyal-duygusal karşılıklılık yoktur. Mutluluk, kızgınlık, şaşkınlık vb duyguları yaşar ancak sözel ve ya fiziksel olarak karşılık veremezler.

Bir konuda sınırlı ve aşırı artmış ilgi mevcuttur. Bir şehrin tüm yol haritalarını, ülke isimlerini ve bayraklarını ezberleme vb. farklı ilgiler gözlenebilir.

Günlük hayattaki alışkanlıkların değişmesine karşı aşırı tepki, alışkanlıklara tutku tarzında bağlılık görülebilir. Evdeki eşyaların yerinin, annenin saç renginin, kullanılan yolun vb. şeylerin değişmesine aşırı tepki, durumu kabullenememe ve eskiye dönme konusunda ısrar gözlenir.

Konuşan dilin hiç olmaması (%50 sinde konuşma yok ) ya da geriliği mevcuttur. Yeterli konuşanlar bireyler de diğerleriyle sohbeti başlatıp sürdürmede güçlükler yaşarlar. "Ben" yerine "sen" ya da "o" kelimesini kullanırlar.

Sese, ışığa, acıya, sıcak-soğuğa ve dokunulmaya karşı tepki gösterirler. Annenin tensel temasını (emmeyi, kucağa alınmayı, öpülmeyi) bebek reddeder. Atipik otizmde ise çocuk temastan hoşlanabilir, olumsuz tepki göstermeyebilir.

Konuşmaları karşısındaki taklit şeklinde olabilir (ekolali). Örneğin; "Senin adın ne?" Diye sorduğunuzda "Senin adın ne?" diyerek karşılık verir.

Soyut düşünce, mecaz anlam, ima gibi iletişim ifadelerini anlamakta zorluklar yaşarlar. Deyimleri ve atasözleri anlamaları sıkıntılıdır.

Genellikle katı yiyecekleri reddederler, ezilmiş püre haline getirilmiş yemekler tüketirler. Tek tip yiyecek tercih ederler. Salata gibi karışık yiyecekleri reddetme ve yiyeceklerde renk tercihi gözlenebilir.

Otizmin bugün için bilinen tek tedavisi özel eğitimdir. Özel eğitimin amacı çocuğun ihtiyaçlarına yönelik olarak planlanmış programlarla, çocuğun gelişimsel olarak mümkün olduğunca akranları düzeyine ulaşmasını sağlamaktır.

Bu çocukların erken dönemde tanınması ve uygun eğitime başlanması, hastalığın gidişatı ve ilerleyen dönemlerde karşılaşılabilecek problemlerin en aza indirgenmesi açısından çok önemlidir. 3 yaşından itibaren, hekim tarafından tanı konur. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezleri'nde ya da devlete ait özel eğitim okullarında bireysel eğitim alabilirler.

Kaynak: Bültenler

Son Dakika Güncel Otizm Eksiklik Değil, Farklılıktır - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement