Resim tutkusundan aldığı güçle kanseri yendi

AYŞE ŞENSOY - Konya'da yaşayan 22 yaşındaki Özge Uluğ, 3 yıl önce yakalandığı kanseri, tutkusu olduğu resimle yendi. Ağrılarından uyuyamadığı gecelerde sürekli resim yapan Uluğ, sağlığına kavuşmasında büyük etkisi olan resmin okulunu okumak istiyor.

Uluğ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, resim yapmayı, yaklaşık 3 yıldır devam ettiği Konya Büyükşehir Belediyesi Meslek Edindirme Kursları'nda (KOMEK) geliştirdiğini söyledi.

Kursa devam ettiği dönemde, boynunda çıkan kitleden dolayı hastanaye gittiğini ve kendisine lenf kanseri teşhisi konulduğunu belirten Uluğ, "Hastalığımı öğrendikten sonra resmi hiç bırakmadım. Aksine, daha çok sarıldım. Doktorlarım, resim ve müzik gibi aktivitelere yönelirsem hastalığı daha çabuk atlatacağımı söylemişti. Zaten o dönemde resimle uğraşıyordum. Bu da hastalığı atlatmamdaki süreçte bana çok iyi geldi" dedi.

Tedavi sürecinde kemoterapi ve radyoterapiyi peş peşe gördüğünü anlatan Uluğ, kemoterapiye başladığında 6 ay boyunca hayatının lavabo ve yatak arasında geçtiğini, ışın tedavisinde ise sesini bir süreliğine kaybettiğini ifade etti.

- İlk büyük yıkımı saçları döküldüğünde yaşadı

Yemek borusundaki yaralardan dolayı konuşmakta güçlük çektiğini aktaran Uluğ, şunları kaydetti:

"Ağrılarımdan uyuyamadığım gecelerde sürekli resim yapıyordum. Resim, hastalığı yenmemdeki en büyük motivasyon aracı oldu. İlk büyük yıkımım, kanser olduğumu öğrendiğimde değil, saçlarımın döküldüğündeydi. Ama moralimi hep yüksek tuttum. Normalde de neşeli biri olduğum için yüzümü pek asmadım. Hiçbir zaman kendimi boş verip, yatağa bağımlı kalmadım. Aksine, çok aktiftim. Kendimi iyi hissettiğim zamanlarda sürekli kursa gittim. Resimlerimi sergilere çıkarttım. Çünkü bunlar beni motive ediyordu."

- "Bu süreçte moral çok önemli"

Uluğ, resmin olumsuz düşünceleri adeta sıfırlayan bir sanat olduğunu, resim yaparken aklındaki birçok düşünceyi unutmayı başardığını vurguladı.

Kansere yakalandıktan sonra tedavi sürecini iyi değerlendirmek gerektiğine işaret eden Uluğ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hastalık bir sınav. Başınıza geldikten sonra tedavileri uygulamaktan başka yapacak bir şeyiniz yok. Doktorların tavsiyelerine istendiği kadar uyulsa da hastalığı atlatmak kişinin kendisiyle alakalı bir durum. Bu süreçte moral çok önemli. Kendinizi ne kadar motive ederseniz, hastalığı da o kadar çabuk ve kolay atlatıyorsunuz. Sosyal aktivitelerle uğraşmak ve yüksek moral çok iyi geliyor. En azından kafanızı boşaltıp, deşarj olmanıza yardımcı oluyor."

- Resim bölümünde okumak istiyor

"Hastalığımı bulaşıcı zannedip yanıma yaklaşmayanlar bile vardı. Özenli davranmaya çalışırken, aksine kalbimi kıranlar da oldu. Ama çok şükür bunları atlattım ve sağlığıma kavuştum" diyen Uluğ, şu ana kadar yaklaşık 300 resim yaptığını ve önümüzdeki aylarda ilk kişisel sergisini açmayı planladığını söyledi.

Uluğ, resim bölümünde eğitim almak için üniversite sınavına hazırlandığını, ileride Selçuk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nde öğretim üyesi olup, başkalarına da bu sanatı öğretmek istediğini sözlerine ekledi.