Suriye'nin Kimyasal Silahlarının İmhası

Suriye muhalefeti, "Esed rejiminin elindeki kimyasal silahların BM ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) uzman heyeti tarafından imha edilmeye başlandığı" yönündeki açıklamaların gerçekleri yansıtmadığını savundu.

Suriye ordusundan ayrılan "kimyasal ve biyolojik savaş" uzmanı Yüzbaşı Abdusselam Abdurrezzak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Kimyasal silahların tanklar kullanılarak imha edilmesi mantıksız zira  imha için bu yöntemin kullanılması doğru değil. Kimyasal silahların imhası için bir çok yöntem var. Bunlardan bazıları, zehirli maddelerin etkileşim yapan maddelerle karıştırılması, zehirli maddelere su eklenmesi. Bu yöntemlerle zehirli maddelerin etkilerini kaybetmeleri sağlanabilir" dedi.

Suriye'deki denetçilerden birinin kimyasal silahların imhasında tankları kullandıklarını söylediği yönünde medyada yer alan haberlere ilişkin Abdurrazık, "Bu bilinmeyen bir yöntem. Bu yöntemle ancak mühimmatlar imha edilebilir ancak zehirli maddelerin imhası mümkün değil. Zehirli maddeler yakılarak da imha edilebilir ancak bunun için laboratuvarlara ihtiyaç var. Asıl yöntem maddelerin etkilerini kaybetmeleri için başka maddelerle karıştırılmalarıdır. Kullanıma hazır mühimmatlar, uçaklardan çöllere atılarak da imha edilebilir. Bu maddelerin laboratuvarlara getirilerek ayrıştırılması zor bir iş. Bu işlemler yıllarca sürebilir, bir kaç ay bunun için yeterli değil" ifadesini kullandı.

Tanklarla imha yönteminin gerçekçi olmadığını vurgulayan Abdurrazık, "Bir füze başlığı tanklarla etkisiz hale getirilebilir ancak burada yüzlerce üsde dağınık halde bulunan binlerce füze başlığından bahsediyoruz. Ayrıca bunlar sadece kullanıma hazır olanlar. Depolardaki petrol ve kimyasal maddeler söz konusu değil. Bu nedenle imha konusunda şüpheler var. Şimdiye kadar tanklarla ezildiği yönünde söylenenler mantıksız. Füze başlıkları tahrip edilebilir ancak içerisindeki maddeler zarar görmez. Bunların imhası ise uzun zaman alır" şeklinde konuştu.

Abdurrazık, "Stratejik açıdan kimyasal silahların teslimi ülkenin zararına. Silahlı muhalif gruplar, Suriye halkını görmezden gelen anlaşmada taraf değil. Muhalefetin istediği, kimyasal silahlar da dahil her türlü silahla insanların öldürülmesine son verilmesiydi" diye konuştu.

Esed rejiminin kimyasal silahların bir kısmını Hizbullah'a verdiğini öne süren Abdurrazık, "Rejim, istediği zaman geri almak üzere kimyasal silahların bir kısmını Lübnan'daki Hizbullah'a gönderdi" iddiasında bulundu.

-Sistematik ölümler önlensin-

Öte yandan SMDK Türkiye temsilcisi Halid Hoca, "Kimyasal silahların teslimi kararı, muhalefet tarafından değil Rusya ve ABD'nin baskısı üzerine rejim tarafından verildi. Baskı sonucu bunu kabul eden rejim, kimyasal silahların teslimi olayından sıyrılacaktır" dedi.

Anlaşmanın Suriye muhalefetiyle istişare edilerek yapılmadığını ve anlaşmadaki ilgili tarafların Suriye rejimi, Rusya ve ABD olduğunu söyleyen Hoca sözlerine şöyle devam etti:

"Muhalefetin istekleri gayet açıktı. İlk stratejik hedefi ve halkın isteği, ölümlerin sona erdirilmesiydi. Rusya ve ABD'nin anlaşması söz konusu talepleri karşılamıyor ve öldürme araçlarının hepsini kimyasal silah üzerinde topluyor. Kimyasal silahla öldürülenler yüzde 2 oranında. Oysaki patlayıcı varil, misket, fosfor bombaları, termobarik silahlar, balistik füzeler de kullanıldı. Yüzbinden fazla Suriyeli, konvansiyonel silahlarla öldürüldü."

Hoca, sözlerini "Başlangıçta anlaşmanın kimyasal silahlarla kısıtlı olmasına karşı çıktık zira bu anlaşma, Suriye halkının, ölümlerin durdurulması yönündeki taleplerini karşılamıyor. Sistematik ölümler devam ediyor. Hergün yüzlerce kişiyi öldürülüyor. Sorun kimyasal silahlar değil, sistematik ölümlerin önlenememesi" şeklinde sonlandırdı.

-İmha 1 Kasım'da yapılacak-

Geçen hafta sonu, ihma işleminin başladığı ve ağır araçlarla ilk imhanın yapıldığı öne sürülmüştü. BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun da BM Güvenlik Konseyi'ne sunduğu raporda, 1 Kasım'da başlayacak üçüncü aşamada, Suriye'nin yaklaşık 1 ton ağırlığındaki kimyasal silahlar ile üretim ve depolama tesislerinin imha edileceğini belirtmişti. - İstanbul