Yapmadıkları Tek Şey Cinayetti"

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PYD) Türk Silahlı Kuvvetler içindeki hiyerarşisinde "sınıf komiserleri" olarak belirlediği kişilerin baskısı ve işkencesi nedeniyle Polis Kolejinden atılan İbrahim Kutluay, 6 yıllık kolej yaşamını, "Hayatımla, emeklerimle, sağlığımla, geleceğimle oynandı. Filistin askıları, ellerini şişirip, ellerini şaklatmalara kadar işkence yaptılar. Bunları şimdi bile anlatmak çok korkutucu. Hala korkuyoruz. Rüyalarımıza giriyor." sözleriyle ifade etti.

Kutluay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğretmen anne ve babanın oğlu olarak hayalini kurduğu Polis Koleji sınavlarını 1985 yılında kazanarak hazırlık sınıfına başladığında arkadaşlarıyla vatana, millete hizmet ideali doğrultusunda yetişeceklerini sandıklarını dile getirerek, birinci sınıfla birlikte kabusların da başladığını söyledi.

Kolejde, kendisi gibi FETÖ'ye katılmayan arkadaşlarının hayatının karartıldığını, baskı, dayak ve işkence uygulandığını savunan Kutluay, hayatlarını karartan kişilerin yıllar sonra emniyet müdürlüklerine getirildiğini, 15 Temmuz darbe girişimi sürecinde veya öncesinde başlatılan operasyonlarda görevlerden uzaklaştırıldıklarını, bir kısmının da tutuklandığını kaydetti.

Kutluay, dayak ve baskılar neticesinde birinci sınıfın sonunda nakil talep edip İzmir'e geldiğini, ancak burada da FETÖ/PDY'nin "palazlanmış" olduklarına şahit olduğunu ifade etti.

Gördüğü fiziksel şiddet nedeniyle bir böbreğini kaybettiğini ve yüzde 52 engelli olduğunu anlatan Kutluay, "Doktorlar yıllarca yaşadığım bu stres, üzüntü ve darplar nedeniyle bir böbreğimin küçük kaldığını söyledi." dedi.

Suç duyurusuna zaman aşımı gerekçesi

Kutluay, Ankara ve İzmir polis kolejinde kendilerine "işkence" eden komiserleri ve okul müdürleri hakkında FETÖ/PDY üyesi oldukları gerekçesiyle 2015 yılı kasım ayında suç duyurusunda bulunduğunu ancak savcının "zaman aşımı gerekçesiyle" kovuşturmaya yer olmadığına karar verdiğini savundu.

FETÖ/PDY'nin kirli yüzünü gördükten sonra o dönemlerde dahi darbe ya da benzeri girişimlerde bulunabileceklerini düşündüğünü anlatan Kutluay, "Ama başaracaklarına asla inanmadım. O ana dek yapmadıkları tek şey cinayetti. Dinleme, taciz, iftira her türlü düzeneği yapıyorlardı. 15 Temmuz'da polise, hele özel harekata çok güvendim. Özel harekatın vurulması işaretti. Çünkü özel harekatta satılmış insan olmaz, özellikle orayı vurdular. Özel harekatta görev yapmak istiyordum, hayalimdi. Bizler devletimiz için ülkemiz için ölmeyi istedik. Reisi cumhurumuza o akşam 'emredin ben geleyim önünüze etten duvar olayım' demek istedim. Bu halk devletimizi, reisi cumhurumuzu hiç bırakmayacak." diye konuştu.