Hepimiz internette gezinirken bu kutucuklarla karşılaşıyoruz. Yeni bir siteye üye olurken veya sürekli kullandığımız siteyi başka bir browser'da açtığımızda veya sitenin bizimle ilgili robot olup olmadığına dair şüpheleri olduğunda...
Birbiriyle alakasız iki kelimeyi yazarak web sitelerinde insan olduğumuzu kanıtlıyoruz. Kulağa çok basit bir sistem gibi görünebilir. Ama Recaptcha dijital çağın bulunmuş en zekice sistemlerinden biri.
Aslında bu sistemde sadece girmeye çalıştığınız web sitesinde insan olduğunuzu kanıtlamıyorsunuz. Yaptığı tek şey bu değil. Recaptcha ile aslında milyonlarca kitabı dijital ortama aktarmış oluyorsunuz.
Sistem şu şekilde çalışıyor: Size sunulan iki kelime var. Bu kelimelerden biri Recaptcha'nın oluşturduğu kelime. Diğer ise dijital ortama aktarılmayı bekleyen kitaplardan birinin içinde geçen bir kelime.
2000'lerin ortasında kullanılmaya başlayan Recaptcha'da günde 200 milyon kelime girilmeye başladı. Her bir giriş yaklaşık 10 ile 12 saniye sürüyor ve dünyada 750 milyon kişinin karşısına çıkıyor. Sayıları yan yana koyduğunuzda çok büyük bir iş bütün internet kullanıcılarının günlük 10 saniyesini ayırarak yapmasını sağladı.
Şirketin kurucusu Luis Von Ahn TEDx konuşmasında devasa bir insan gücünü kitapları dijitalleştirmeye aktararak bu kitapların bulunabilir ve ulaşılabilir yapmaya çalıştıklarını ifade etmişti.
Google, Recaptcha'yı 2009'da satın aldı. Sonrasında da Google, Google Books için bütün kitapları dijitalleştirmeye başladı. Bunu hepimiz birlikte yaptık. Hem de ücretsiz olarak.
Son Dakika › Dünya › Hepimiz Bu Kutucuklarla Boğuşuyoruz! İnternetin En Dahiyane Buluşlarından Biri: Recaptcha - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?