Gün İçinde Geçilen "Bakanlar İcraatlarını Değerlendirdi" Başlıklı Haberlerimizi Derleyerek Yeniden...

AK Parti hükümetlerinin bakanları, görevleri süresince gerçekleştirdikleri önemli icraatları ve öne çıkan hizmetleri değerlendirdi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesinin Türkiye tarımının en büyük problemi olduğunu, gerçekleştirdikleri düzenleme sayesinde bunu engellediklerini belirtti.

"Son 10 yılda Cumhuriyet tarihinin en büyük toplulaştırma reformu yapılarak 45 milyon dönüm arazi toplulaştırıldı" diyen Eker, 2015 yılı sonuna kadar 15 milyon dönüm arazideki toplulaştırma çalışmalarının daha tamamlanacağını dile getirdi.

GAP, DAP ve KOP'taki çalışmaların hızlı şekilde devam ettiğini, hedeflerinin 2023 itibariyle Türkiye'deki 14 milyon dönüm büyüklüğündeki tüm tarım arazilerinin toplulaştırılması olduğunu  kaydeden Eker, "Sulama kanallarının tamamlanmasıyla Güneydoğu Anadolu Bölgesi başta olmak üzere toplulaştırma yapılan alanlarda büyük verim artışı olacak. Toplulaştırma Projesi, Türk tarımının modernizasyonu ve alt yapısının güçlendirilmesinin en önemli projesidir" şeklinde konuştu.

Bakan Eker, diğer önemli projelerden bir tanesinin de Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu'ndan (IFAD) sağladıkları krediyle uyguladıkları Diyarbakır-Batman-Siirt Kalkınma Projesi olduğunu anımsatarak, bunun kısa süre önce tamamlandığını söyledi.

Projenin, bölge tarihinde uygulamaya geçirilen ilk "kırsal kalkınma" projesi olduğuna işaret eden Eker, bu sayede yöre çiftçisini geleneksel ürünler dışındaki ürün çeşitleriyle tanıştırdıklarını belirtti. Projenin uygulandığı Batman'ın Sason ilçesinde üreticilerin ilk kez çilek üretimi yaptığını belirterek, "Sason ilçesinde bugün 4 bin 500 ton çilek üretimi yapılıyor. Sason'da vatandaşların bahçelerinde ürettiği çileği yol üzerinde çilek satarken görmek beni çok sevindiriyor" ifadesini kullanan Bakan Eker, şöyle devam etti:

"Diyarbakır-Batman-Siirt Kalkınma Projesi, dünyanın en başarılı projelerinden birisidir. IFAD, örnek proje olarak kabul etti. Çünkü çok başarılı oldu. Bölgede tarım ve hayvancılığın önünü açan bir uygulama projesi oldu. Bu nedenle onur duyduğum bir projedir. Kendi toprağımda bu projeyi uygulamak benim için memnuniyet kaynağıdır."

"Kalkınma ajansları bölgelerin potansiyelini artırdı"

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, AK Parti döneminde 81 vilayeti kapsar şekilde 26 bölgede kalkınma ajansı kurulduğunu anlattı.

Kalkınma ajansları aracılığıyla bölgelerin potansiyelini, hedeflerini ve stratejilerini tespit edildiğini, hibe programlarla projelerin desteklendiğini belirten Yılmaz, son hazırlanan "10. Kalkınma Planı" kapsamında, Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek 25 kritik dönüşüm alanı belirlediklerini ve bu alanlara ilişkin yol haritaları çıkardıklarını ifade etti.

"Dünyada bunu yapabilen çok az ülke var. Geleceğini bu detayla planlayabilen, önünü bu derece görebilen çok az ülke var. Onlardan biri de çok şükür Türkiye" ifadesini kullanan Bakan Yılmaz, bunun altındaki en büyük nedenin siyasi istikrar olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:

"Siyasi istikrar olunca geleceğinizi daha iyi planlayabiliyorsunuz, herkes bir tarafa çekiştirmiyor. Öngörülebilirlik sağlıyorsunuz. Yatırımların önünü açan da öngörülebilirliktir. Gelecek belirsizse, herkes bir tarafa çekiştiriyorsa öyle bir ülkede yatırım olmaz. Dışarıdan da yatırımcı o ülkeye gelmez. Ancak belirsizliği azaltmışsanız, öngörülebilirlik sağlamışsanız, güven ve istikrar tesis edilmişse o ülkenin kendi içerisindeki yatırımcıları da daha çok yatırım yapar, dış dünyadan da o ülkeye daha fazla yatırımcı gelir yatırım yapar. Türkiye son 12-13 yılda bunu başardı."

Gelecek dönem için "ikinci atılım dönemi" yorumunu yapan Yılmaz, "2023 vizyonumuz var. Bu kapsamda, 2 trilyon dolarlık bir ekonomi diyoruz. Son 12 yılda 230 milyar dolardan 800 milyar dolara geldik. Şimdi 2 trilyon dolara ulaşalım diyoruz. İhracatımız 36 milyar dolardı, 158 milyar dolar oldu. 2023 perspektifinde 500 milyar dolar diyoruz" dedi.

Kalkınma perspektifinde iki temel amacın bulunduğunu açıklayan Yılmaz, şöyle devam etti:

"Birincisi; orta gelirli ülkelerden yüksek gelirli ülkeler sıralamasına çıkmak. Buna birinci lig diyebiliriz. Amaç; dünyadaki zenginler ligine Türkiye'yi taşımak. İkincisi; insani kalkınma dediğimiz bir şey var. Orada da dört gruba ayırıyorlar ülkeleri; düşük insani kalkınma, orta insani kalkınma, yüksek ve en yüksek grup. Şu anda Türkiye yüksek insani gelişme grubunda, en yüksek gruba çıkarmak istiyoruz. Bir taraftan ekonomiyi büyütmek, bir taraftan sosyal adaleti sağlamak, bütün topluma büyümenin nimetlerini dağıtmak istiyoruz."

Kalkınma Bakanlığı'nın bölgesel politikalara büyük önem verdiğine işaret eden Yılmaz, GAP, DAP, DOKAP ve KOP Eylem planlarını hazırladıklarını, bölgelere göre teşvik politikalarını devreye aldıklarını belirterek, "Cumhuriyet döneminin en cömert teşviklerini biz getirdik, özel sektör yatırımları için. Bu anlamda da özel yatırımlara büyük teşvikler veriyoruz.  İnşallah şu çözüm sürecinin getirdiği huzur ortamı, kamu yatırımlarımızın sağladığı altyapılar ve teşvik politikalarımızla bu bölgede çok daha fazla üretim, daha fazla istihdam, daha fazla ihracat göreceğiz" diye konuştu.