Akdoğan'dan Kaplan'a Yanıt: Hükümet Kuş Değil Koyun da Değil Hiç Bir Vatandaşımızı Hiçbir Örgüte... - Son Dakika
Güncel

Akdoğan'dan Kaplan'a Yanıt: Hükümet Kuş Değil Koyun da Değil Hiç Bir Vatandaşımızı Hiçbir Örgüte...

Akdoğan\'dan Kaplan\'a Yanıt: Hükümet Kuş Değil Koyun da Değil Hiç Bir Vatandaşımızı Hiçbir Örgüte...

Hdp Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın Başbakan Yardımcıları Yalçın Akdoğan, Numan Kurtulmuş ve Ali Babacan'a sapanı göstererek, "Sapanın cezası 4 sene, tabancanın cezası 1 sene. Sizin hükümet kuş mudur korkuyor" şeklindeki sözlerini sert bir dille eleştiren Akdoğan, "Hükümet kuş değil koyun da değil. Hiç bir vatandaşımızı tek bir vatandaşımızı hiçbir kesimi, hiçbir örgüte ezdirmeyiz" dedi.

12.12.2014 19:58

Hdp Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın Başbakan Yardımcıları Yalçın Akdoğan, Numan Kurtulmuş ve Ali Babacan'a sapanı göstererek, "Sapanın cezası 4 sene, tabancanın cezası 1 sene. Sizin hükümet kuş mudur korkuyor" şeklindeki sözlerini sert bir dille eleştiren Akdoğan, "Hükümet kuş değil koyun da değil. Hiç bir vatandaşımızı tek bir vatandaşımızı hiçbir kesimi, hiçbir örgüte ezdirmeyiz" dedi.

Bunun üzerine söz alan HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, "Biz koyun değiliz diyorsunuz. Siz Akkurt musunuz? Sayın Akdoğan. Siz Akkurt mu olmak istiyorsunuz. Barış süreci bu dille yürümez. Sizin dilinizi çözüm sürecinde daha dikkatli kullanmanız gerekiyor. Siz koyun değil, şu politikalarınız Akkurt politikalarıdır. Bu tehlikelidir" dedi.

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Meclis'te görüşülmesine devam edilen 2015 yılı Bütçe Kanunu tasarısı görüşmelerinde konuştu.

Basın özgürlüğü konusuna değinen Akdoğan, " Siyaset, medya, iktidar, medya, sermaye medya ilişkileri bütün dünyada sorunlu bir alandır. Bu ilişkiyi sağlıklı bir şekilde tesis etmemiz demokrasinin güç kazanması için büyük bir gerekliliktir. Sadece siyaset üzerine spotları çevirmek, sadece iktidara ayna tutmak yetmez. Medyayı da masaya yatırmak, muhalefet medya ilişkisini de irdelemek gerekir" diye konuştu.

"27 MAYIS 12 EYLÜL 28 ŞUBAT REJİMLERİNİN BÜLTENİ GİBİ KENDİSİNİ KONUMLANDIRAN MEDYA"

Medya eleştirisi yapan Akdoğan, "Medya aynı parametrelerle hareket etmeyi sürdürüyor. Silahların gölgesinde manşet adan, darbelere ve vesayetçi anlayışlara alkış tutan, 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat rejimlerinin bülteni gibi kendisini konumlandıran medya, 27 Nisan'da da, 17 Aralık'ta da bu görünümden kurtulamadı. Topyekün savaş manşetleri atan, seçilmiş iktidarlara karşı seferberlik ilan eden hükümet kurup, hükümet yıkmayı asli pozisyonu gören medya anlayışı, demokrasinin altını oyarken, demokrasi nutukları atmaktan da geri durmadı" ifadelerini kullandı.

"BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ ANCAK BASIN AHLAKI İLE BİRLİKTE BİR ANLAM TAŞIR"

Basın özgürlüğünün, basın ahlakı ile birlikte anlam taşıyacağını vurgulayan Akdoğan, "Basın özgürlüğü ancak basın ahlakı ile birlikte bir anlam taşır. Bası ahlakının hiçe sayıldığı bir ortamda basın özgürlüğü gelişmez. Sayın Oktay Ekşi, Basın Konseyi'nin uzun süre başkanlığını yaptı. Konsey, basın meslek ilkeleri diye bazı unsurlar açıklandı. Acaba bu düsturlara ne kadar riayet ediliyor. Basında itibar cellatlığı, yargısız infaz, kişilik suikastları sıradan bir hal almadı mı acaba" ifadelerini kullandı.

"BASIN AHLAKINDA KAÇINCI SIRADA OLDUĞUNA DA BAKMAK GEREKİR"

Akdoğan, "Kişisel onur ve itibarı korumak, toplumsal fayda ve ulusal menfaatleri korumak basının ahlaki hükümlülüğüdür. Eğer siz bunları her gün ayaklar altına alıyorsanız, özgürlükten kastınız daha fazla küfür, yargısız infaz yapmaksa bu basın özgürlüğü değildir. Basın özgürlüğünde kaçıncı sırada olunduğuna anlam kazandırmak için basın ahlakında kaçıncı sırada olduğuna da bakmak gerekir. Bu ikisi birlikte yürümek durumundadır" dedi.

"MEDYA YASAMA YÜRÜTME VEYA YARGININ YERİNİ ALAMAZ"

Akdoğan, "Medya yasama yürütme veya yargının yerini alamaz. Bu kurumalara efendilik taslayamaz. Biz manşetlerle çarpışa çarpışa iktidar olduk. Ne basının tezahüratların dan korkarız ne de yalan haberlerine aldırış ederiz. Kimseyi susturmak gibi bir derdimiz de yok" dedi.

"BİR GAZETEDEN BAŞKA BİR GAZETEYE GİTTİ DİYE KIYAMET KOPARILIYOR"

Basın mensuplarının sorunlarına değinen Akdoğan, "Açın bakın, yandaş denen gazete sayı kaç tane, hükümeti yerden yere vuran gazete kaç tane. 10 binlerce lira maaş alan medya baronları için yatıp kalk9ıp gündem yapanlar, acaba niçin bin lira maaş ile kayıt dışı çalıştırılıp kapıya konulup basın emekçilerinin meselelerini hiç gündeme taşımazlar. Bir gazeteden başka bir gazeteye gitti diye kıyamet koparılıyor. Basında bugün çok ciddi problemler var. Kayıt dışı çalıştırılanlar 500-1000 liraya çalıştırılıp maaşları verilmeyen kapıya konan sendikasız çalıştırılan insanlar var" ifadelerini kullandı.

"MEDYA NE İKTİDARIN NE MUHALEFETİN SÖZCÜSÜ OLMALIDIR"

Akdoğan, "Medya ne iktidarın ne muhalefetin sözcüsü olmalıdır. Yalnızca milletin ve hakikatin sözcüsü olmalıdır. Türkiye'nin ulusal çıkarlarını, birlik ve bütünlüğünü milli güvenliğini tehdit eden uluslararası algı operasyonlarında maalesef yine medya kullanılıyor. Bizim yaptığımız meşru müdafaadır" dedi.

"TÜRKİYE'DE BUGÜN KONUŞULAMAYAN YAZILAMAYAN BİR ŞEY KALDI MI?"

Akdoğan, "Türkiye'de bugün konuşulamayan yazılamayan bir şey kaldı mı? Herkes her şeyi yazıyor ve konuşuyor" dedi.

"HÜKÜMET KUŞ DEĞİL KOYUN DA DEĞİL HİÇ BİR VATANDAŞIMIZI HİÇBİR ÖRGÜTE EZDİRMEYİZ"

HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın Başbakan Yardımcıları Yalçın Akdoğan, Numan Kurtulmuş ve Ali Babacan'a sapanı göstererek, "Sapanın cezası 4 sene, tabancanın cezası 1 sene. Sizin hükümet kuş mudur korkuyor" şeklindeki sözlerini sert bir dille eleştiren Akdoğan, "Hükümet kuş değil koyun da değil. Hiç bir vatandaşımızı tek bir vatandaşımızı hiçbir kesimi, hiçbir örgüte ezdirmeyiz. Bunun adı ne olursa olsun. Kamu düzeni ve güvenliği konusunda ne yapılaması gerekiyorsa, bu demokrasi ve hukuk çerçevesi içerisinde yapılacak. Ayrıca çelik çomak oyunu oynanmıyor. Bir sürü insan hayatını kaybetti. Konu can ise daha dikkatli olmak gerekiyor. Bu Molotof'un cezası daha fazla gidip bomba mı kullansın. Bomba kullanacaklar gibi bir takım laflar ediliyor Bu bir espri ise böyle bir espri olmaz. Bir teşvik veya tehdit ise bu da yanlıştır. Bu tür tehditlere de pabuç bırakmayız" dedi.

"GETİRDİĞİNİZ GÜVENLİK PAKETİ İLE SIKIYÖNETİM, OLAĞANÜSTÜ HAL YETKİLERİ İSTİYORSUNUZ"

Bunun üzerine söz alan HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, "Bu ülkde 30 yıl çok acı olaylar yaşandı. Yakın zamanda gezi olaylarında çok acı olaylar yaşandı. İnsanların kafasında gaz kapsülleri patlatıldı. Fişeklerle devrildi. 6-7 Ekim olaylarında 36 tane insanımızı sayarım, polis, jandarma, korucu, milis ve şey tarafından öldürüldü. Hükümetin görevi hukuku işletmektir. Eğer 36 kişi için hiçbir işlem yapmamışsa hükümet, burada muhalefeti eleştirme hakkı var. Getirdiğiniz güvenlik paketi ile sıkıyönetim, olağanüstü hal yetkileri istiyorsunuz. Bu anayasal bir değişiklik gerektiriyor" diye konuştu.

"BARIŞ İÇİN MÜZAKERE SÜRECİNDEYKEN SAVAŞ HALİ UYGULAMASI GETİRMEK İSTİYORSUNUZ"

Kaplan, "Barış için müzakere müzakere sürecindeyken siz bu ülkede savaş hali uygulaması getirmek istiyorsunuz" dedi.

"FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLERİ HÜKÜMET BİLİYORSA, YARGIYA ÇIKARILSIN KİM KİMİ ÖLDÜRDÜ?"

Kaplan, "Bugün cumhurbaşkanı yaptığı konuşmada, paralel faili meçhul cinayetler işlemiştir. Biliyoruz. Hükümet biliyorsa, yargıya çıkarılsın. Kim işledi? Kim kimi öldürdü? Çıkarma göreviniz var" dedi.

"BİZ KOYUN DEĞİLİZ DİYORSUNUZ. SİZ AKKURT MUSUNUZ? SAYIN AKDOĞAN"

Kaplan, "Biz koyun değiliz diyorsunuz. Siz Akkurt musunuz? Sayın Akdoğan. Siz Akkurt mu olmak istiyorsunuz. Barış süreci bu dille yürümez. Sizin dilinizi çözüm sürecinde daha dikkatli kullanmanız gerekiyor. Siz koyun değil, şu politikalarınız Akkurt politikalarıdır. Bu tehlikelidir" dedi.

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Akdoğan'dan Kaplan'a Yanıt: Hükümet Kuş Değil Koyun da Değil Hiç Bir Vatandaşımızı Hiçbir Örgüte... - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement