BM Teknoloji Bankası'nın Türkiye'de Kurulması" Toplantısı

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "En Az Gelişmiş Ülkelere Yönelik Birleşmiş Milletler Teknoloji Bankası'nın Türkiye'de kurulmasına ilişkin İstanbul'da düzenlenen "Yüksek Düzeyli Uzmanlar Paneli"nin basın toplantısında yaptığı açıklamada, Türkiye'nin son yıllarda küresel sorunlarla daha yakından ilgilenen, bu sorunların çözümü noktasında aktif sorumluluk üstlenen bir hüviyet kazandığını söyledi.

Türkiye'de gerçekleştirdikleri çok sayıda uluslararası toplantının konu aldığı bu yeni kimliğin en güzel örnekler olarak ortada durduğunu dile getiren Bakan  Işık, 2011'de Kocaeli'de BM ve Türkiye tarafından ortaklaşa düzenlenen "En Az Gelişmiş Ülkeler 4. Konferansı"nın da ülke olarak çok büyük değer verdikleri bir etkinlik olduğunu anımsattı.

Işık, konferansta sadece dünyadaki yoksulluğa ve adaletsizliğe dikkat çekmekle kalmadıklarını, bütün dünya ülkeleriyle birlikte çok önemli kararlar aldıklarını kaydederek, bu etkinlikte aldıkları en önemli kararlardan birisinin de "Türkiye'de BM Teknoloji Bankası'nın kurulması" olduğunu vurguladı.

Bankanın kurulması konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gösterdiği gayretlerden bahseden Işık, 26 Kasım 2014'te BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun tarafından atanan "Yüksek Düzeyli Uzmanlar Paneli"ne de kurulması planlanan Teknoloji Bankası girişimine dair bir fizibilite çalışması yapma sorumluluğu yüklendiğini anlattı.

"Bankanın Türkiye'de kurulması tavsiyesi kabul edildi"

Işık, başkanlığını, Dünya Bilimler Akademisi Direktörü Prof. Dr. Romain Murenzi'nin yürüttüğü "Yüksek Düzeyli Uzmanlar Paneli" çalışmalarının bugün itibariyle tamamlandığını belirterek, "Büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim ki Yüksek Düzeyli Panel tarafından hazırlanan rapor ile, 'En Az Gelişmiş Ülkeler'e Yönelik Birleşmiş Milletler Teknoloji Bankası Merkez Bürosu'nun Türkiye'de kurularak hayata geçirilmesi tavsiye kararı' onaylanmış bulunmaktadır. Bu karar, önümüzdeki günler içerisinde Ban Ki-mun'a da sunulacaktır" diye konuştu.

Işık, böyle bir bankanın işlevselliği ve uygunluğuna onay verilmesinin ve tüm üyelerin mutabakatı ile ev sahipliği için Türkiye'nin kabul görmesinin kendileri için mutluluk verici olduğunu vurguladı ve "En Az Gelişmiş Ülkeler'in ihtiyaç duyacağı bilgi ve teknoloji birikiminin çok büyük bir bölümüne sahip olan ABD ile Japonya'ya hemen hemen aynı mesafede olan ülkemiz, gerçekten de stratejik bir konuma sahiptir" dedi.

Bankanın çalışmaları

Işık, bankanın çalışmalarına değinerek, En Az Gelişmiş Ülkeler'in birçok temel ürünü, temel teknolojiyi üretmek isteseler dahi, yüksek fikri mülkiyet ve patent maliyetleriyle karşı karşıya kalabildiklerini, bankanın temel önceliklerinden birisinin gelişmiş ülkelerin sahip olduğu patent ve fikri mülkiyet haklarını, En Az Gelişmiş Ülkeler'e uygun şartlarda sunmak olacağını bildirdi.

Bankanın çalışmalarının ikinci boyutunun ise En Az Gelişmiş Ülkeler'deki bilim, teknoloji ve inovasyon kapasitesini artırmaya yönelik çalışmalar olacağını belirten Işık, özellikle bu ülkelerdeki araştırmacıların akademik ağlara, uluslararası yayınlara daha hızlı ve kolay ulaşmalarını sağlayacak çalışmalar yapılacağını aktardı.

BM'nin teknoloji alanındaki ilk kuruluşu olacak bankanın merkezi Türkiye'de olan ilk BM girişimi olma özelliğini taşıyacağını kaydeden Işık, "Ev sahibi olma taahhüdümüz kapsamında bugüne kadar  yürütülen çalışmalara büyük katkı verdik" dedi.

Işık, bankayı hayata geçirme sürecinde ve insan kaynağı desteği sağlama hususunda ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını bildirdi.

Ban Ki-mun'dan uluslararası camiayı, BM üye ülkelerini, kuruluşlarını ve özel sektörü bankanın tüm paydaşlarını bir an önce harekete geçirmesini talep eden Işık, bankanın sürdürülebilirliğinin sağlanması için tüm paydaşların desteğini alarak sorunsuz bir şekilde sürece dahil etmenin önemli olduğunu aktardı.

Işık, 2016'da Antalya'da düzenlenecek "En Az Gelişmiş Ülkeler Ara Değerlendirme Konferansı'"nda bankanın hayata geçirildiğini duyurmayı umut ettiklerini söyledi.

Bankanın, TÜBİTAK Kampüsü'nde faaliyete geçmesini planlıyoruz

Işık, Teknoloji Bankası'nın da Bilişim Vadisi'nin hemen yanı başında yer alan TÜBİTAK kampüsündeki Türkiye Sanayi Sevk ve İdare Enstitüsü bünyesinde faaliyete geçmesini planladıkları bilgisini vererek,TÜBİTAK ve enstitülerinin sahip olduğu kabiliyetler ve Bilişim Vadisi'nin sunacağı imkanların bir araya gelmesiyle oluşacak sinerjinin bankanın gücüne güç katacağını bildirdi.

Bu bağlamda TÜBİTAK'ın 48 ülkeye yönelik destek programları tasarlama çalışmalarına ciddiyetle başladığını dile getiren Işık, ülkenin sahip olduğu nitelikli ve genç insan kaynağını banka bünyesinde istihdam edeceklerini anlattı.

"Suriye konusunda Türkiye olarak çok yalnız bırakılıyoruz"

Işık, bugün dünyada çok ciddi sıkıntılar yaşandığını belirterek, bulundukları coğrafya gereği bu sıkıntılara çok yakından şahitlik eden bir ülke olduklarını söyledi.

Türkiye olarak insani görevlerini yerine getirmek adına çok ciddi gayret gösterdiklerini vurgulayan Işık, Suriye'den ülkelerine gelen 2 milyona yakın insanı misafir ettiklerini hatırlattı.

Işık, "Ancak bu konuda ben uluslararası sistemin iyi bir sınav vermediğini de ifade etmek durumundayım. Doğrusu Türkiye olarak çok yalnız bırakılıyoruz. Uluslararası sistem ve Birleşmiş Milletler ne Suriye'deki iç savaşı durdurmak adına ne de bu savaştan etkilenen insanların yaralarını sarmak adına ciddi bir çabayı ortaya koyabiliyor" dedi.

"İnsanlık gemisi karaya oturdu"

Muğla'nın Bodrum ilçesinde, kaçakları taşıyan tekne ve botun batması sonucu karaya cesetleri vuran Aylan ve Galip Kurdi'ye değinen Işık, şöyle devam etti:

"İşte daha 2 gün önce Ege'de cesetleri kıyıya vuran 2 küçük çocuk Aylan ve Galip hepimizi, tüm dünyayı bir kez daha vicdanlarımızla baş başa bıraktı. Can yeleksiz o kıyıya vuran  iki masum yavru aslında insanlık gemisinin karaya oturduğunu bir kere daha göstermiş oldular. Fotoğrafların trajikliği artık bize bazı şeyleri hatırlatmalı. Suriye'de her gün nice Aylan'lar, Galip'ler, küçücük çocuklar ölmeye devam ediyor. Akdeniz'i geçmeye çalışan nice Aylan'ların, nice Galip'lerin cesetleri kıyıya dahi vurmadan kaybolup gidiyor. Hasbelkader botu veya teknesi batmamış karşı kıyaya varmayı başarmış Aylan'ları Galip'leri iyi bir hayatın beklediğini söylemek imkansız. Karaya oturan bu insanlık gemisini yeniden yüzdürmek bizim elimizde."

Işık, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "En Az Gelişmiş Ülkeler 4. Konferansı"nda söylediği "Günlük harcaması 1,25 doların altında 10 milyonlarca insanın bulunduğu bir dünyada hiç kimse ama hiç kimse masum değildir, olamaz" şeklindeki sözünü hatırlattı.

Bu yaşananlardan ders çıkarmak ve daha iyi bir dünya, barış ve adalet için daha fazla çaba göstermeleri gerektiğini dile getiren Işık, Teknoloji Bankası'nı işte bu yüzden çok fazla önemsediklerini aktardı.

En az gelişmiş ülkelerde yaşayan 1 milyar insanın hayatını olumlu etkileyeceğine inandıkları bu oluşumun içinde yer almaktan ülke olarak gurur duyduklarını ifade eden Işık, sahip oldukları her imkanı en az gelişmiş ülkelerle paylaşmaya bundan sonra da devam edeceklerini bildirdi.

Işık, "Özellikle bilim, sanayi ve teknoloji alanında sahip olduğumuz bilgi ve tecrübeyi, tüm dost ülkelerin de istifadesine sunmayı sürdüreceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.