İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı İnfaz Kurumu'ndaki İddialar

CHP Cezaevi İzleme ve İnceleme Komisyonu Üyesi Muğla Milletvekili Nurettin Demir, İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı İnfaz Kurumu'nda "cinsel istismar" iddialarıyla ilgili kurumda incelemede bulunduğunu ve çocuk hükümlülerle görüştüğünü belirterek, iddiaların doğru olmadığını söyledi.

Demir, dün bazı basın kuruluşlarında yer alan haberlerin ardından Adalet Bakanlığı'na talepte bulunduklarını, bugün Aliağa Ceza İnfaz Kurumları Kampüs Müdürünün kendisini İzmir Çocuk ve Gençlik Ceza İnfaz Kurumu'nda inceleme yapmaya çağırdığını anlattı.

Kurum yöneticilerinin basında yer alan iddialardan dolayı rahatsız olduklarını ve üzüldüklerini ifade eden Demir, ayrıca çocuk hükümlülerle de bire bir görüştüğünü dile getirdi.

36 koğuş ve 360 kişi kapasiteli kurumda, 22 koğuşta 220 çocuk hükümlü ve tutuklunun kaldığını aktaran Demir, bir koğuşta detaylı inceleme ve görüşmeler yaptığını bildirdi.

Çocukları kendisinin seçtiğini ve teke tek görüştüğünü dile getiren Demir, şunları kaydetti:

"Gerçekten buradaki yöneticilerin ve görev yapan kişilerin insana yakışır bir ortam yarattıklarını, çocuklarımıza iyi baktıklarını, buranın örnek bir cezaevi olduğunu gördüm. İddia edilenlerin çocuklar tarafından teyit edilmediğini gördüm. Hatta bu iddiaların basında yer almasına üzüldüklerini, özellikle televizyonlarda alt yazılarda geçmesinden ailelerin tedirgin olmasına üzüldüklerini ifade ettiler. Çocuklarla tek tek görüştüm, iddialara itiraz ediyorlar. Çamaşır yıkattırıldığı, masaj yaptırıldığı, paspas sapıyla dayak atıldığı, koğuş temizliği yaptırıldığı, ayak tabanlarına sopayla vurulduğu, cinsel taciz ve tecavüz olayların yaşandığı, metal kaşık yedikleri iddialarını çocuklara sordum. Dediler ki 'bunlar yalan, bizim zaten metal kaşığımız, çatalımız yok. Böyle bir şey mümkün değil."

Çocukların yemeklerinin yeterli gelmediğinden şikayet ettiğini, af istediklerini ve iddiaların artık basında geçmemesi yönünde talepte bulunduklarını belirten Demir, kurum yöneticileriyle yaptığı görüşmede de basında yer alan belgeyi sorma fırsatı bulduğunu ifade etti.

Demir, "Kurum müdürü, benzeri olaylarda psikologların nasıl davranması gerektiğine ilişkin bir mizansen yaratıldığını, basına yansıyan belgenin ortaya çıktığını söylüyor. Senaryo olduğunu söylüyorlar. Elbette bu tür iddiaların ortaya çıkması için Meclis'te araştırma önergeleri veriyoruz" diye konuştu.

-"Aliağa'da böyle bir şey yok"

Cezaevi İzleme ve İnceleme Komisyonu Üyesi bir milletvekili, bir baba ve sorumlu bir milletvekili olarak ülkenin bu tip olaylarla anılmaması için mücadele verdiklerini ancak Aliağa'da böyle bir bulguya rastlanılmadığını vurgulayan Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:

" Türkiye'de çocuk cezaevlerinin olmaması, kapatılması lazım ama burası iyi bir örnek. Burada komisyon üyesi olarak bir gayret içinde olunduğunu gördüm. Türkiye'nin birçok yerinde çocuk cezaevlerinde kalanların cinsel tacize uğradığını, tecavüz edildiğini halen iddia ediyorum. Bunlar Pozantı'da, Antalya'da, Maltepe'de ortaya çıkarıldı. Ama ben burada böyle bir şey tespit edemedim. Böyle bir şey yok."

Demir, gazetecilerin çocukların yaşadıkları olayları ifade edemeyebilecekleri yönündeki sorusu üzerine, "Burası incelensin. Basına açık olsun. Mağdur çocuk varsa da ailesi ortaya koysun. Biz muhalefet olarak kötü şeylerin üzerine gitmeye devam ederiz ama iyi şeyleri de alkışlarız. İktidarın bu konuda kaçamak davranmasını anlamış değiliz. Niye izin vermediniz ki. Herkes görsün ki bu iddialar ortaya çıkmasın" şeklinde konuştu.

Demir, bugün Adalet Bakanlığı müfettişlerinin de kurumda inceleme yapacağını sözlerine ekledi.