Libya Ulusal Kurtuluş Hükümeti Başbakanı El-Guveyl Açıklaması

Libya Ulusal Kurtuluş Hükümeti Başbakanı Halife el-Guveyl, iç çatışmaların yaşandığı ülkesinde güvenlik sorunlarını büyük ölçüde çözdüklerini belirterek, "Onurlu Libya halkı, özgürlük ve barış istiyor. İnanıyorum ki Libya'daki bütün gruplar, yakın zamanda uzlaşacak ve barış tesis edilecektir" dedi.

Başbakan Guveyl, Türkiye'den giden İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı ekibini, Misrata kentinde kabul ederek bir süre görüştü. İHH'nın insani diplomasi ekibine, yaptıkları yardım ve gösterdikleri çabalardan ötürü teşekkür eden Guveyl, görüşmenin ardından AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

Başkent Trablus'un batısında meydana gelen çatışmalar nedeniyle toplantılar düzenlediklerini anlatan Guveyl, ülkede güvenliğin her geçen gün iyiye doğru gittiğini söyledi. Guveyl, Subrata ve Zuvara'daki çatışmaya ilişkin, "Ciddiye alınacak bir durum değil. Subrata ve Zuvara'da gelişen çatışma, içimizdeki bazı grupların hükümet güçlerini aciz duruma düşürmek ve halkı korkutmak amacıyla yaptığı bir saldırıdır. Güvenlik güçlerimiz, saldırgan gruplara anında karşılık verdi ve püskürttü" diye konuştu.

"Yakında barış tesis edilecektir"

Libya'da şuanda en önem verdikleri konunun, birlik arayışları ve uzlaşma girişimleri olduğunu vurgulayan Guveyl, "Ülkemizde uzlaşma girişimleri, ümit vaat ederek sürüyor. Geçtiğimiz çarşamba günü Misrata'da 3 bin kişinin katıldığı birlik toplantısı yapıldı. İnanıyorum ki özgürlük ve barış isteyen tüm gruplar, yakın zamanda ittifak edecek, Libya'da barış tesis edilecektir. Bütün çekişmeler ve tartışmalar bitecek. Misrata'da yapılan ve devam edecek bu toplantılarda bir uzlaşma çıkacaktır. Bildiğiniz gibi bir savaş ve iç çatışma içinde çıktık" ifadelerini kullandı.

Ülkede, "çift hükümetli" yönetimden rahatsız olduğunu anlatan Başbakan Guveyl, ülkede bazı istenmeyen olayların cereyan etmesi bunun üzerine halk olarak eski yönetimi düşürerek, yeni bir yapılanmaya gittiklerini anlatarak, şunları kaydetti:

"Bizim oluşumumuz dışında İtalya'nın Lion kentinde bir hükümet kurulma çalışmaları başladı. Biz Libya halkı olarak böyle bir şeyi kesinlikle kabul etmiyoruz. Çünkü, bu tür girişimleri, Libya'mızın çıkarlarına uygun görmüyoruz. Libya halkı için çalışan sivil toplum kuruluşları olsun, Birleşmiş Milletler (BM) olsun, herkese teşekkür ediyorum. Eğer karşımıza dış mihraklar tarafından oluşturan bir grup veya Libya'yı yönetmesi gerektiği anlayışıyla ismi verilen bir şahıs olursa, biz bu yöndeki telkin ve baskılara karşıyız, kabul etmiyoruz."

"Dışarıdan gelen baskılar, Libya'ya hakarettir"

"Dışarıdan geldiğini söylediğiniz baskı ve girişimler kimlerden kaynaklanıyor?" sorusunu, Libya Başbakanı Guveyl, şöyle yanıtladı:

"Lion kaynaklı girişimler var. Lion'daki girişimler bize karşı yapılmış saygısızlıktır. Çünkü onlar kendi kafalarına göre. Bir hükümet teşkil etmişlerdir. Bakanlıklara ve diğer kurumlar için bazı isimler vererek bize yaptırım uygulamaya çalışmışlardır. Bu tür girişimleri, onurlu Libya halkının fertleri olarak bizlere yapılmış bir hareket olarak görüyor ve değerlendiriyoruz. Yani bu dış mihraklar tarafından uygun görülen kişi ve komisyonları ne ben kabul ederim, ne de Libya halkı. Onurlu Libya halkı, özgürlük ve barış istiyor. İnanıyorum ki Libya'daki bütün gruplar, yakın zamanda uzlaşacak ve barış tesis edilecektir."

"Emniyeti sağladık"

Bir çok kentte güvenliği sağladıklarını ifade eden Başbakan Guveyl, iç çatışmaları Allah'ın yardımı ve özgürlük tutkunu Libya halkının desteğiyle sağladıklarını dile getirerek, "Halkımızın özgürlük istemleri doğrultusunda ve onların yardım ve desteğiyle, Misrata'da, Trablus'ta, Humus'ta, Zaviye'de emniyeti sağladık. Trablus'un nüfusu 2 milyon, son yaşanan olaylardan sonra dışarıdan bir milyonu aşan bir göç aldı. Libya'nın diğer taraflarından Trablus'a insanların akın etmesinin sebebi, emniyetin tesis edilmiş olmasıdır. Buralara Bingazi'den de gelenler oldu. Bunlar Allah'ın yardımıyla halkımızın fedakarlıkla sürdürdüğü desteğiyle olmuştur. Libya halkı, her zaman iyimser olup, iyiliğin, güzelliğin, barışın yanındadır. Barış ve hürriyet içinde yaşamak halkımızın tamamen isteği doğrultusunda olmaktadır" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'ye teşekkür

"Libya halkında çok büyük bir barış ve istikrar içinde yaşama isteği vardır" diyen Başbakan Guveyl, şöyle devam etti:

"2011'de başlayan çatışmalara şimdi bakıldığında geçmişe nazaran çok olumlu bir atmosferi yakaladık. Yalnızca Bingazi'de bulunan general Halife Hafter, şehirleri, yerleşim yerlerini yıkmıştır. Bingazi'de bulunan binlerce aile, göç etmek zorunda kalmıştır. Bizi bu güzel noktalara taşıyan ve yardımlarını eksik etmeyen Türkiye Cumhuriyeti devletine ve yöneticilerine en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Yapılanlardan ötürü hakikaten çok sevinçliyiz. Lakin son zamanlarda, yaşanan Libya halkımıza uygulanan vize, bizi üzmektedir. Çünkü buradan Türkiye'ye gidip tedavi olmak isteyen birçok kişi bulunmakta. Her gün, Türkiye'nin Misrata Başkonsolosluğu önünde binlerce kişi sıraya girip vize almak için bekliyor. Dost ve kardeş ülkenin bu soruna acilen çözüm bulmasını rica ediyoruz."

"Türkiye'yi örnek alıyoruz"

Ülkesinin 2 milyon metrekareye yakın bir coğrafi büyüklüğe sahip olmasına rağmen nüfusunun az olduğunu hatırlatan Başbakan Guveyl, Libya'nın ekonomik potansiyelini iyi değerlendireceklerini vurgulayarak, "İnşallah, en kısa sürede ülkemizdeki olumsuz ortamı tamamen bitirecek ve devletimizin her karış toprağında barış ve istikrarın hakim olacağı bir ortamı sağlayacağız. Tabi ülkemizin, bütün vilayetlerinde hukuk düzenine uygun, herkesin hakkının verildiği ve tüm fertlerinin hakkını aldığı bir ortam olacak. Libya'nın bütün kaynakları adaletli bir şekilde paylaşılacaktır. Biz bunları yaparken örnek alacağımız ülkeler vardır. Mesela Türkiye'ye baktığımızda Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlık yaptığı ilk dönemlerde borçlu bir ülke idi. Şimdi ise borç veren bir ülke durumuna geçti. Türkiye her alanda bir ilerleme kat etmiştir. Bayındırlık, iskan ve imar ile kültürel anlamda çok ileri düzeye geldiğini görüyoruz. Türkiye gibi ülkeler bizim ilerlememiz konusunda örnek alacağımız ülkelerdir."

"Göçmenler konusunda herkesin sorumluluğu var"

Akdeniz'de hayatını kaybeden sığınmacılar konusuna da değinen Başbakan Guveyl, bu konuda sorumluluğun en büyüğünün Avrupa ülkelerinde olduğunu dile getirdi. Avrupa devletlerinin, savaştan kaçan insanlara kapılarını açmamasının faturasının mazlum ve çaresiz insanlara çıktığını söyleyen Halife el-Guveyl, şunları kaydetti:

"Ciddi bir kaçak göçmen sorunu yaşanmaktadır. Mısır, Gana, Gambiya, Nijer, Nijerya gibi birçok devletlerden kaçaklar, Libya üzerinden Avrupa'ya gitme çabası içerisinde. Daha önceki dönemlerde bu hususta, dışarıdan yardım ve dayanışma sağlanırken, şu anda maddi, lojistik ve istihbarat konularında herhangi bir yardım sağlanmamaktadır. Biz Libya hükümeti olarak deniz ve kara sınırlarımızda kaçakların geçişini kontrol altında tutmaya çalışmaktayız. Libya içinde kaçakları barındırdığımız merkezlerimiz bulunuyor. Bu göçmenlerin de hukuki hakları bulunmaktadır. Öncelikle biz de Müslüman olduğumuz için haklarını ve hukuklarını korumak ve gözetlemek durumundayız. Bu merkezlerimizde, bunların yemeleri, içmeleri ve sağlık hizmetlerini, elimizden geldiğince en iyisini yaparak yerine getirmeye çalışıyoruz. Göçmenlerin gerekli resmi işlemlerini de yapıyoruz. Yalnız burada dışarıdan herhangi bir yardım almıyoruz. Dışarıdan uluslararası sivil toplum kuruluşu, BM ve Avrupa Birliği (AB) olsun, bu hususta herhangi bir katkı sağlamamaktadır. Kaçak göçmenlik hususunda sadece Libya hükümeti değil, uluslararası arenadaki sivil toplum, kuruluşları ve AB ülkeleri de sorumludur. Bu alanda tüm dünya ülkeleri sorumluluk sahibidir. ve buna göre hareket etmeleri gerekiyor."

Libya'da son dönemlerde biri Tobruk'ta (Temsilciler Meclisi) diğeri Trablus'ta (Milli Genel Kongre) olmak üzere iki meclis ve hükümet bulunuyor. Türkiye'nin de bulunduğu uluslararası aktörlerin desteğine rağmen, Libya'da siyasi uzlaşı konusunda temel sorunlar aşılamıyor. Bu amaçla bir süredir başlatılan "Libya Ulusal Uzlaşı Buluşmaları" devam ediyor.

Milli Genel Kongre'nin atadığı bir isim olan Başbakan Guveyl'in, uzlaşma sağlanması halinde çekilebileceği belirtiliyor. Aynı zamanda Milli Savunma Bakanlığı görevini de yürüten Guveyl, Libya'nın huzura kavuşması için her türlü fedakarlık göstermeye hazır olduğunu sözlerine ekledi.