MHP Genel Başkanı Bahçeli, Samsun'da - Son Dakika
Yerel

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Samsun'da

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Samsun\'da

Bahçeli: (2) "Türk siyasi tarihinde ve ekonomik hayatımızda ayakkabı kutusunun içerisinde 4,5 milyon dolar paranın konulacağı aklınıza geliyor mu, sonra bu nasıl bir ayaktır ki 4,5 milyon doları oraya alıyor, bu nasıl kutudur" "Bizim partimize de 'yavru muhalefet' diyor.

10.03.2014 14:24

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türk siyasi tarihinde ve ekonomik hayatımızda ayakkabı kutusunun içerisinde 4,5 milyon dolar paranın konulacağı aklınıza geliyor mu, sonra bu nasıl bir ayaktır ki 4,5 milyon doları oraya alıyor, bu nasıl kutudur" dedi.

Bahçeli, partisinin Bafra programında vatandaşlara seslendi.

AK Parti'ye oy verenlere bir sorusunun olduğunu belirten Bahçeli, şöyle konuştu:

"Şimdi değerli kardeşlerim, Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy vermiş kardeşlerim size sorum şu, eğer 2002 yılında yaşadığınız ekonomik sıkıntı ve darboğazdan kurtulmak için bu iktidara oy verdiniz ve tek başına iktidar yaptınız, bir defa yetinmediniz üç defa yaptınız, bu sizin tercihinizdir, bu sizin hakkınızdır ama bu konuda bir sorunun da cevabını vermeniz gerekir veya düşününüz. 2002 yılındaki sosyal ve ekonomik hayatınız ne durumdaydı, işiniz yerinde miydi, gelir seviyeniz düzgün müydü, çocuklarınızın işi var mıydı, hayat seviyeniz yükselmiş miydi, huzurlu muydunuz, mutlu muydunuz? Eğer bunlar doğru ise, bunları yaşıyorsanız, 2013 yılına kadar bu güven içinde gelir seviyesi ile mutlu, huzurlu iseniz sayın Recep Tayyip Erdoğan ile beraber 'biz bu yolları yürüyoruz' şarkısını söyleyin, yine devam edin gidin ama böyle değilse o zaman hep beraber biraz düşünmeliyiz."

"17 Aralık Türk milleti için bir kara gündür"

"Önce ülkem, sonra milletim, sonra partim" diyebilmenin de bir erdem olduğunu vurgulayan Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti:

"O sebepten dolayı, hep beraber düşünelim. Bu böyle değil ise Bafra'da AKP'ye oy vermiş, AKP'yi kuran, üyesi olan vatandaşımızla 13 yıl sonra AKP'yi yönetenler arasındaki gelir farkınız az buçuk dengede ise parti olarak mutlusunuz, mesutsunuz ama uçurumlar varsa, söz gelimi, burada dört tane bakanın çocukları gibi Bafra'nın gençleri de villa sahibi ise, iş güç sahibi ise, 63 milyon rüşveti rahatlıkla alabiliyorsa, onun yaşadığı hayatla sizin yaşadığınız hayat arasında mutlaka bir uçurum vardır. Bunu iyi düşünmek lazım. Onun için aziz vatandaşlarım, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yolsuzluk ve rüşvetler olmuştur, bunlara hiçbir şey söyleyecek söz değil ancak bu olaylar, 17 Aralık itibarı ile düşündüğünüzde, 17 Aralık Türk milleti için bir kara gündür. 17 Aralık Adalet ve Kalkınma Partisi, özellikle de yöneticileri açısından bir yüz karasıdır."

"Bu nasıl bir ayaktır ki 4,5 milyon doları oraya alıyor, bu nasıl kutudur"

17 Aralık operasyonundan sonra yapılan tutuklamalara da işaret eden Bahçeli, şöyle dedi:

"Bu 17 Aralık Türkiye'de en büyük yolsuzluk ve rüşvetin gerçekleştiği bir dönemin başlangıcı olmuştur. Bir an düşünün, 41 kişiyi bir savcı kolluk kuvvetleri ile beraber 6.30, 7.30 arasında bir baskın yoluyla tutukluyor, yargı da onları tutuklama kararı veriyor, böylelikle 41 kişi tam 74 gün cezaevi hayatında kalıyor, bazıları erken çıkıyor, bazıları 74. günde. Şimdi cezaevinde kimse yok. Bugün ise yolsuzluğun başladığı günden itibaren tam 84 gün geçmiş, bu arada çok daha büyük olaylar gelişiyor. Bunlar arasında, değerli vatandaşlarım anlaşılabilmesi için söylüyorum. Evladınıza ayakkabı ihtiyacı olduğu zaman Bafra'nın içindeki bir kundura mağazasına gidip beğendiği bir ayakkabıyı alıp eve getirirken ayakkabı kutusuna koyup getiriyorsunuz. Geldikten sonra kutuyu ne yapıyorsunuz acaba? Zannederim ya yırtıp atıyorsunuz ya sobaya atıyorsunuz yansın ısınalım diye ama Türk siyasi tarihinde ve ekonomik hayatımızda ayakkabı kutusunun içerisinde 4,5 milyon dolar paranın konulacağı aklınıza geliyor mu, sonra bu nasıl bir ayaktır ki 4,5 milyon doları oraya alıyor, bu nasıl kutudur."

" Bu nasıl yavru, 45 yıl Türk siyasi hayatında var"

Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şimdi vatandaşlarımız, birçok yerde de söylüyorum, eskiden bu yana Adalet ve Kalkınma Partis'inin diğer partiler gibi baş harfleri ile ifade edildiğinde AKP deniyor. Fakat Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bizim partinin adı AKP değil, AK Parti'dir diyor ve AKP'yi kullanmayı yasak ediyor. Tabi muhalefetler kullanıyor. O ayrı ama kendi partisinde hiçbirisi AKP diyemez. Tek bir şey söyler o da AK Parti. Ama öbür taraftan diğer partilere de böyle bozuk bir üslupla, argo yaklaşımlarla isim kullanır. Mesela CHP'ye 'CE-HA-PE' der, MHP'ye 'ME-HA-PE' der. Bunun ilk iki harfi Recepçe, son P harfi Türkçe değerli arkadaşlarım. Bir de kalkıyor partileri küçümsüyor, birisine diyor 'ana muhalefet partisi', onun liderine 'genel müdür' diyor. Genel müdürlük kötü bir makam mı, genel müdürlük bürokraside önemli bir makamdır. Ama öbür taraftan bir partiyi genel müdür diye şey yapıyorsun da sen necisin, daha evvelden ne idin sen. Bir de oraya bak.

Bizim partimize de 'yavru muhalefet' diyor. Muhterem Bafralılar, Milliyetçi Hareket Partisi 8 Şubat-9 Şubat tarihleri arasında 2014'te 45. yıl dönümünü kutladı. Bu nasıl yavru. 45 yıl Türk siyasi hayatında var, her tür mağduriyeti, mahkumiyeti, çileyi, işkenceyi çeken bir siyasi partide yavruluk kalır mı? Milliyetçi Hareket Partisi Türk siyasi hayatına girdiğinde sayın Recep Tayyip Erdoğan sen mahalle arkalarında, Kasımpaşa'da top koşturuyordun. Kısa pantulla geziyordun sen, şimdi kalkıp da Milliyetçi Hareket Partisi'ne nasıl 'yavru' diyorsun. Sana milletimiz bir destek vermiş iktidar olmuşsun. Peki bu destek kaybolduktan sonra sen hala daha 'uzun adam' diye mi tanınacaksın bu memlekette. Bunların hepsini iyi düşünmek lazım, topluma saygılı olmak lazım. Partiler az alır, çok alır hepsi bu memleketin evlatlarının kurduğu partilerdir. Gayret gösterir, nasip nereye kadarsa o olur, ama bunu kalkıp da küçümsemek doğru değildir."

".Yolsuzluk ve rüşvet olayı toplumu çürütür, devleti çökertir"

Yolsuzlukların üzerine gidilmesini isteyen Bahçeli, şunları dile getirdi:

"Nereden nasıl destek aldıkların da bir gün ortaya çıkacak. 2003 yılında Milli Görüş çizgisinden ayrıldın. Kalktın dedin ki, 'biz Milli Görüş gömleğini çıkarttık' dedin. Necmettin Erbakan, rahmetliye vefasızlık yaptın. Beraber yürüdüğün insanları terk ettin. Ondan sonra sana birileri bir gömlek giydirdi. Arkasında ABD, önünde Avrupa Birliği yazıyor. Okyanus ötelerinden destek aldın. Şimdi ise neler yapıyorsun herkes şahit oluyor. O sebepten dolayı, yolsuzluk ve rüşvet olayı hiç gözardı edilecek bir olay değildir. Yolsuzluk ve rüşvet olayı toplumu çürütür, devleti çökertir. Aynen kangren gibidir, kanser gibidir. Kalıcı olur ise, gerekli önlemler alınmazsa topluma yayılır. O sebepten dolayı yolsuzlukla mücadele yapılmalıdır.

Sayın Başbakan kalkıp yolsuzlukla rüşvetin üzerine gitmemekle inat etme, 'bana komplo yaptılar, bana montaj yaptılar' diye konuyu saptırma, bazı olaylarla  Türkiye'de yeni gündem yaratma, alttan alta yolsuzluk ve rüşveti koruma. İran'dan gelmiş bir uşak, ne idüğü belirsiz, bunu dört tane bakan avucunun içine almış, her gün rüşvetle oynuyor, bu bakanlardan bunun hesabını sormayacak mısın Başbakan, Oğlunla beraber bir telefon konuşması var. Buna 'montaj' diyorsun montajsa araştır. Biz mi araştıracağız. Sen başbakansın, devleti bugün yönetiyorsun, elinde teknik elemanlar, müesseseler, üniversiteler var. Ses mühendisleri var bu ülkede, iki dakika konuştuğun zaman nerenin montaj olduğu belli olur. Bunu niye saklıyorsun, savcıları niye kıyıyorsun. Öbür taraftan 8 bin polisimizi niye uzaklaştırıyorsun, yerinden ediyorsun. Demek ki bir korkun var, demek ki bir paniğin var. Ne kadar saklarsan sakla artık ayyuka çıkmıştır, bunun hesabını er veya geç milletimiz senden sorar."

"Bu gidişat iyi değil, bu gidişat felakete götürüyor"

"Bunu değerli vatandaşlarım demokrasi içinde sormalıyız. Demokrasi içinde sormanın yolu seçimdir. Seçimlerden en yakını 30 Mart'tır" diyen Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı:

"Dolayısıyla 30 Mart'ta sandığa gidelim, bugünkü iktidarı önce uyaralım. 30 Mart kalkıp belediye başkanlarını seçer, iktidar değişikliğinin işaretini verir, yol izini sürer ama iktidar değişikliği 2015 yılındadır. O zaman bunun hesabını sorabilmek için şimdiden uyarın. Özellikle de Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy vermiş kardeşlerim, Recep Tayyip Erdoğan'ı uyarın. Bu gidişat iyi değil, bu gidişat felakete götürüyor. İşte Ukrayna'yı gördünüz. Ukrayna'da yolsuzluklardan dolayı iktidarla muhalefet unsurları 15 günde çatışmaya girdi, iktidar 86 kişiyi katletti, halk ayaklandı, sarayı bastı, adamı Ruslar zor kaçırdı. Böyle durumlar oluyor dünyada. Bu gibi durumlar Türkiye'de yaşanmasın. Biz bin yıllık kardeşliğimizi bozmayalım. Birbirimize saygılı olalım, iç çatışmayla, ayaklanmalarla PKK'ya da fırsat verecek hatalara düşmeyelim. Biz inandığımız yolda gidebilmek için demokrasi yoluyla, seçim yoluyla geleceğimizi belirlemeliyiz. Onun için bugün uyarın, uyarıdan anlarsa anladı, kendine çeki düzen verir, anlamazsa bildiği gibi gider ondan sonrası da kendisinindir artık, söylenecek bir söz kalmaz. Ama yolsuzluk ve rüşvetle bu Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bir avuç yöneticisi, alayını kastetmiyorum, bir avuç yöneticisinden de de bu millet hesap soracaktır. Yetimin, öksüzün, kimsesizin hiçbirisinin rızkına, kazancına el uzatarak Türkiye'nin sömürülmesine müsaade edilmez. Onun için 2015 yılına kadar sabırla ne yapıyorsan yap, 2015 yılı 12 Haziran'ına kadar geldiğin gibi gideceksin Recep ağa hiç merak etme. Abbas yolcudur.."

Bahçeli, vatandaşlara hitabından sonra İlkadım Belediyesi Karasamsun Spor Parkı'nın açılışını gerçekleştirdi, kompleksin içinde bulunan sahada penaltı atışı yaptı.

Buradaki açılışın ardından Devlet Bahçeli, Terme ilçesine hareket etti.

- Samsun

Kaynak: AA

Son Dakika Yerel MHP Genel Başkanı Bahçeli, Samsun'da - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement