Kim Ne Dedi? - Son Dakika
Spor

Kim Ne Dedi?

Kim Ne Dedi?

Beşiktaş ilk yarısında adeta farkı kaçırıp, ikinci yarısında oldukça zorlandığı maçta Sivasspor ile 1-1 berabere kalırken, spor yazarları siyah-beyazlıların maç içerisinde değişiklik gösteren performansını eleştirdiler.

10.12.2013 11:06

Rıdvan Dilmen - Sabah

Atamayana atarlar. 3'lük 4'lük maç ikinci yarıda 1-1'e geldi. Üç Beşiktaşlı, kaleci Korcan'la karşı karşıya, atamıyorlar. Bunları kaçırırsan, bu tip maçlarda ararsınız. Oğuzhan maçı evinde izlediyse nasıl maç kaçırdım diyordur. Beşiktaş adına ilk yarıda öyle pozisyonlar oldu ki! Ancak Sivas sürekli denedi, sürekli yumruk vuruyor, Beşiktaş savunuyor. Beşiktaş'ın fiziki kapasitesi çok düşük… Bunu Kadıköy'de ikinci yarıda da gördük.  Kulübeye baktığımız zaman Bilic'e sormak istiyorum. Bu kadar adale sakatlığı olmaz takımda. Sivok antrenmanda sakatlanıyor. Gökhan Töre maçta adalesinden sakatlanıyor. Beşiktaş idmanlarda adale yırtılma metoduyla mı çalışıyor! İlk 15 dakika için farkı kaçıran Beşiktaş ikinci yarıda bir puana dua etmeli...

Beşiktaş eriyor!

Erman Toroğlu - Fotomaç

Sezon başı birkaç maç hariç Beşiktaş'ı izlediğimde büyük takım havası görmüyorum. Zaman zaman iyi oynayan küçük takım havasındalar. Büyük takım sahaya çıkar kötü bile oynasa eğer 4-5 pozisyona giriyorsa onun en az üçünü gol yapar, rakibini baskı altında tutar, bırakın rakibi baskı altında tutmayı Beşiktaş hakemi bile baskı altında tutamıyor. Zaten tribünde kadın seyirciler var. Yaptıkları saçma sapan bağırma çağırma ile futbolcuların da ritmini bozuyorlar. Hayat ile futbol paralelde giden şeylerdir. Mesela bir iş yaparsın, o yaptığın işte nehir her zaman odun atmaz. Bazen çalı çırpı atar. Sen o odunu attığı zaman kenara istifleyeceksin. Yarın lazım olur diye. Çünkü o nehrin çalı çırpı atacağı günler de gelecek. Bu söylediğim cümleye bakın, bir de dünkü maçı izleyin aynı şeyleri göreceksiniz. İlk 20 dakika Beşiktaş bol bol pozisyona girdi. Belki 5 tane. Yani maç ona odunları attı. Ama istifleyemedi. Sonra zaten çalı çırpı geldi, ondan sonra da bir gol yedi. Dua etsinler ikinciyi yemediler.

Güntekin Onay – Vatan

İlk'yarıda kötü oynayan Fernandes ve sakatlanan Gökhan Töre değişikliklerinden sonra Beşiktaş üretmekte zorlandı. Fernandes felaket bir günündeydi, evet, ancak yerine giren Muhammed ne yazık ki hala bu seviyenin oyuncusu değil. Özgüvenden yoksun olan genç oyuncu yaptığı kritik bir pas hatasıyla Sivasspor'a pozisyon şansı tanıdıktan sonra oyundan iyice düştü ve sürekli yana ve geriye oynamaya başladı. Beşiktaş'ın yediği golde ise kafayla topu yanlış yere indirdi ve da Costa'nın beraberlik golü geldi. Futbolda sonucu küçük detaylar belirler. Bu detaylar dün gece Beşiktaş'ın başını yaktı. Tecrübe çok önemli bir faktör ve kazanmayı bilmek bambaşka bir şey... Beşiktaş rahat kazanması gereken bir maçı kaybedecek noktaya getirdi ise bundan dersler çıkarması lazım. Maç öncesinde Beşiktaş'ın bu kadrosu ile puan kaybı yaşaması belki normal görünebilir ancak ilk yarıda kaçan fırsatlar hesaba katılırsa bu beraberlik siyah-beyazlılar açısından acı verici.

Bir Beşiktaş klasiği!

Ali Ece – Akşam

İlk yarı sadece 1-0 bittiyse maalesef sebebi Fernandes'ti. İşin aslı sakat sakat oynayan Fernandes, 30. dakikadaki harika tek pası hariç daha çok el freni ya da el freni patlamış araba misaliydi. Atiba ise her zamanki gibi takımın pas metronomu ve kademe karbüratörü olarak orta sahayı sırtında taşıdı. Beşiktaş ilk yarıyı tam 200 isabetli pasla tamamladı. Devşirme stoperde Necip, orijinal mevkisindeki ön liberodakinden çok daha iyi bir performans sergiledi. Sadece bir hava topunda hata yaptı. 2. yarı ise bambaşka bir maç izledik. Halihazırda birçok as oyuncusu sakat ve cezalı olan Beşiktaş'ta bazı oyuncular sakatlanıp çıktı, bazıları sakat sakat devam etti. Muhammed sakatlanmadan önce dün geceki kadar kötü değildi. Belki de Muhammed artık merkez orta saha değil de kanat olarak değerlendirilirse çıkış ivmesi yakalama şansı daha fazla olur. Çünkü ortada oynarken dün geceki gibi kendi ceza alanı önünde tıpkı Southampton'la oynanan hazırlık maçındaki gibi kritik pas hataları yapmaya devam ederse hem Muhammed hem de oynadığında Beşiktaş'ın işi zorlaşır.

Atilla Gökçe – Milliyet

Beşiktaş fırtına gibi başlıyor. Çok koşup çabuk oynayarak rakip üzerinde ağır bir baskı oluşturuyor. Golü de bulduktan sonra rüzgarın hızı düşüyor. Sonra ağır aksak, tembel, sorumsuz bir oyalanma sürecine giriyorlar. Sorumluluktan uzak, maçı bitirmeye bakıyorlar. Tartışmaların ötesinde farklı bir Beşiktaş gerçeği var. O da hücumda etkin görünürken, ceza alanına dalıp sağlam bir şut çıkaramamaları. Onca baskıya karşılık anormal top kayıpları ve isabetsiz paslarla rakiplerini oyuna ortak etmeleri… Sivasspor daha fazla hücumcuyla daha çok gol iştahıyla saldırırken, Beşiktaşlı futbolcular (hiç kusura bakmasınlar) kaçak güreşiyorlar. Kaçak güreşin ilk temsilcisi Fernandes. Gökhan - Holosko, Fernandes - Muhammed, Olcay - Pektemek değişiklikleri de takımın uyanışına yetmiyor. Sivasspor atı almış, Üsküdar'a geçmiş bile... Beşiktaş Kasımpaşa'da hala golün adresini arıyor.

"Büyük hayal kırıklığı yaşıyoruz"

Okay Karacan - Zaman

Dün akşam yine aynı şey oldu. Almeida iyi niyetiyle oynadı, bir gol attı, çok koştu kazanmak istedi. Tembel ve umarsız Fernandes ise Biliç torpilli 1 saat sahada kaldı. Ortaya hiçbir şey koyamadan gitti. Bu saatten sonra yorumcuların ne yazacağı twitter kullanıcılarının 140 karaktere hangi eleştirileri sığdıracağı değil, soyunma odasında devre arasında futbolcu arkadaşlarının ona ne söyledikleri önemli… Kimsenin "olur Manu üzülme" dediklerini sanmıyorum!!! Orta alanda kaptırdığı iki topun peşinden koşmayı bırakın, bakmamıştı bile. Beşiktaş iyi bir felsefeye istekli ve ışıltılı çocuklara sahip... Çoğu gelecekte bu takımın yıldızları olacak ne var ki takım Portekizli lanetiyle heba ediliyor! Kadıköy'de 90, Kasımpaşa'da 60 dakika Beşiktaş 10 kişi oynadı. Tek devre olsa da mükemmel oynadı. Eksik adamla ancak bu kadar oluyor.

Cem Dizdar – Fanatik

Beşiktaş, ilk devre boyunca 'basit ve işlevsel' oynayarak bir gol attı ayrıca çok net 3-4 pozisyon yakaladı. Ancak bu pozisyonların ilk 30 dakikaya yığılmış olmasının büyük bir sorun olduğu maç bitimi daha net anlaşıldı. İlk devrenin son 15 dakikasında oyunun dengeye gelmesi devre arasına gidilirken Beşiktaşlılar'ın aklında sanırım, futbolun yazılı olmayan kuralı  'Atamayana atarlar'ı getirmiştir. Öyle de oldu zaten. İkinci yarı Beşiktaş maç boyu boşboş koşturduğu Almeida'yı yorduğu için ikinci yarı ne bu oyuncuyu topla buluşturdu ne de varlığından yararlanabildi. Elbette ritmin düşüklüğünde topsuz oyun sevmeyen Fernandes'in 'toptan bir türlü vazgeçmez tutumu'nun rolü vardı. Beşiktaş bu nedenle oyuna bir türlü hız kazandıramadı. da Costa'nın golünün ardından Beşiktaş silkinecek diye bekleyenler oldu fakat bence buna ne niyeti ne de hali kalmıştı.

İlker Yasin – Hürriyet

Sivok, Ersan, Veli, Oğuzhan yokluğunda takıma karakter verecek tek şey bir ekip ruhuydu. Beşiktaş, ilk 4 haftanın performansını sergilemeli, koşan çarpışan bir takım olmalıydı. Bunu da yaptılar. İlk yarı 4 gole ulaşmaları işten bile değildi. Bu futbolcu yokluğunda Necip'ten stoper, Atiba'dan orta saha kumandanı yaratmak Bilic'in elindeki kartlarla ilgiliydi. İlk yarı, çok iyi dağıtılan kartların, ikinci yarı Beşiktaş'a sıkıntılar getirmesinin sebebi belli. Roberto Carlos'un bastıran, dinamik ve gol arayan futbolu, Beşiktaş'ın yorulmasına, sahada top tutan oyuncuların da yokluğunda Beşiktaş'ın defans açıklarına yol açtı.  Chahechouheu'nun vuruşunda da Costa'nın çok uzaklardan çektiği vuruş bir şans golü olsa da Beşiktaş, ikinci yarıda bu tür pozisyonları bulmakta zorlandı.

Metin Tekin - Sabah

Evet belki Beşiktaş net pozisyon üretiyordu ama ilk 20 dakika dışında iyi oyundan bahsetmek mümkün değil. Kalitesi çok düşük bir maç oldu. Bana göre Necip'in stoperde oynayışı, onun savunmacı özelliğinden değil Bilic'in Atiba'yı orta sahada kullanma isteğinden doğdu. İkinci yarı için beklenti oyunun temposunun artması yönündeydi... Tempo artmadı ama yavaş yavaş oyun üstünlüğünü eline alan bir Sivasspor ortaya çıktı. Beşiktaş, oyuncu değiştirdikçe takıma bir katkı oluşacağına tam tersine daha zaaflarla dolu yetersiz bir oyun çıktı ortaya. Genç Muhammed, hala umut edilen Mustafa Pektemek, özellikle de Holosko hiç fark yaratamadı Beşiktaş adına dün akşam. Beşiktaş'ın en çok sorgulaması gereken de bu oyun da dahil son haftalara baktığımızda skor avantajı yakaladığı halde oyunu ele alamaması ve rakibi skorun içinde tutması. Bu eksiklik, Beşiktaş'ın en temel sorunu!

Kaynak: TotemSpor.Com

Son Dakika Spor Kim Ne Dedi? - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement