Prof Taner: "Oecd Ülkeleri Arasında Kadın İstihdamının En Düşük Olduğu Ülkeyiz"
MERKAM Müdürü Prof. Dr. Bahar Taner, OECD üyesi ülkeler arasında kadın istihdamının en düşük olduğu ülkenin yüzde 29,5 ile Türkiye olduğunu belirterek, 2014 TÜİK verilerine göre, erkeklerin istihdam oranının, kadınların istihdam oranının 2,5 katı olduğunu söyledi.
MERKAM Müdürü Prof. Dr. Bahar Taner, OECD üyesi ülkeler arasında kadın istihdamının en düşük olduğu ülkenin yüzde 29,5 ile Türkiye olduğunu belirterek, 2014 TÜİK verilerine göre, erkeklerin istihdam oranının, kadınların istihdam oranının 2,5 katı olduğunu söyledi. MIP Genel Müdürü İsmail Hakkı Tas ise dünya denizcilik sektöründe kadın çalışan oranı yüzde 1-2 seviyesindeyken, Mersin'de bu oranın yüzde 5-5,5 seviyelerinde olduğunu kaydetti.
Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. (MIP) ve Türkiye İnsan Kaynakları Vakfı (TİKAV) 2015 ortak sosyal sorumluluk projeleri kapsamında, Mersin Valisi Özdemir Çakacak'ın eşi Kevser Çakacak'ın desteğiyle 'Çalışma Yaşamı ve Kadın' paneli düzenlendi. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası'nda gerçekleştirilen panelde, kadınların çalışma hayatında yaşadığı problemler, kadınların istihdam sorunları ve çalışan kadınlara karşı oluşturulan toplumsal yargılar gibi konular ele alındı. Panele, Vali Çakacak'ın eşi Kevser Çakacak, TİKAV Başkanı Sultan Yılmaz, Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. (MIP) Genel Müdürü İsmail Hakkı Tas ve çok sayıda kadın katıldı. Moderatörlüğünü Akfen Holding ve TİKAV Yönetim Kurulu Üyesi Pelin Akın'ın yaptığı panelde, Mersin Üniversitesi Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi (MERKAM) Müdürü Prof. Dr. Bahar Taner, emekli muhtar Evliya Yüksel, özel sektörde yöneticilik yapan İlkiz Hancıoğlu ve tarım sektörü çalışanı Necla Tuğral konuşmacı olarak yer aldı.
Panelin açılışında konuşan TİKAV Başkanı Yılmaz, Çalışma Yaşamı ve Kadın panelini Kevser Çakacak'ın destekleriyle düzenlediklerini bildirdi. TİKAV ve projeleri hakkında bilgi veren Yılmaz, TİKAV'ın gençlerin eğitimine ve kişisel gelişimine yönelik çalışmalar yapan bir vakıf olduğunu kaydetti. Yerel projelerde Bireysel Gelişim Projesi kapsamında Türkiye'de bir ilke imza attıklarını, kişisel gelişimi 3,5 yıl sürdüren tek vakıf olduklarını aktaran Yılmaz, ulusal projelerde ise 2010 yılından bu yana MIP ile birlikte Mersin'de ortak yaptıkları projelerin en önemli projeler olduğunu belirtti. Bu kapsamda bugün Çalışma Yaşamı ve Kadın paneli, Ekim ayında da 'Aile İçi İletişim' paneli düzenleyeceklerini dile getiren Yılmaz, "Her iki projede de Sayın Kevser Çakacak, bize destek verecek. Bugünkü panel, Mersin Valiliği, TİKAV ve MIP işbirliğinde gerçekleştiriliyor. Panel önem arz ediyor. Bu önem devlet, özel sektör ve sivil toplum kuruluşu olmak üzere 3 gücün birleşmesinden geliyor" diyerek, Kevser Çakacak'a desteklerinden dolayı teşekkür etti.
"MERSİN LİMANI'NDA KADIN ÇALIŞAN ORANI YÜZDE 5-5,5 SEVİYELERİNDE"
MIP Genel Müdürü Tas ise erkek dominant bir sektörde çalıştığının altını çizerek başladığı konuşmasında, "Dünya genelinde denizcilik sektöründe kadın çalışan oranı yüzde 1-2 seviyesinde. Bu sevindirici mi bilmiyorum ama Mersin'de bu oran yüzde 5-5,5 seviyelerinde. Fakat hala gelişmiş ülkelerin altındayız. Bu oran daha yüksek olmalı" dedi.
Kadınların çalışma hayatında olmalarının esas gerekliliğinin çalışma alanlarının oluşturulması olduğunu vurgulayan Tas, "Bizler hissedarlarımızın destekleriyle yeni çalışma alanları oluşturmaya devam edeceğiz. Bu Mersin için önemli. Çünkü sosyal sorunların temelinde ekonomik sorunlar olduğunu düşünüyorum. Türkiye'de şu anda ilk kadın operatörlerin olduğu bir limanımız var. Türkiye'de hiçbir limanda vinç kullanan kadın operatörümüz yok. Ama Mersin limanımızda var. Birçok kişi bunu bilmiyor. Sınırlı sayıda ama ilktir, inşallah ileride daha da çok olmasını arzu ediyoruz. Şirketimizin beyaz yakasında oldukça fazla sayıda kadın çalışanımız var, fakat mavi yakalı da olmasını arzu ediyoruz. Bu konuda da adımlarımızı attık, atmaya da devam edeceğiz. Türkiye'de operasyon departmanında yani limancılığın mutfağında çalışan ilk kadın yöneticiyi de ben atadım, ancak aslında ben atamadım. Bu kadın yöneticimiz, başarılarıyla aslında kendisini o göreve atadı" diye konuştu.
"OECD ÜYESİ ÜLKELER ARASINDA KADIN İSTİHDAMININ EN DÜŞÜK OLDUĞU ÜLKEYİZ"
Konuşmaların ardından panele geçildi. Panelde ilk sözü alan MERKAM Müdürü Prof. Dr. Bahar Taner, ülkelerin gelişmişlik düzeylerinin o ülkedeki kadın istihdamıyla yakından ilişkili olduğunu söyledi. OECD üyesi İzlanda, Finlandiya, Norveç ve İsveç gibi ülkelerde kadının eğitim olanaklarından erkekten daha fazla yararlandığını ifade eden Taner, "Türkiye'de ithal ara girdilere bağımlılıktaki artış, iş alanlarının daralmasına ve genel olarak istihdamın olumsuz etkilenmesine yol açmaktadır. OECD verilerine göre, bizdeki kadın istihdamı daha yüzde 30'lara ulaşamadı, ne yazık ki yüzde 29,5 seviyesinde. Ama OECD üyesi İskandinav ülkelerine baktığımızda, bu oran İzlanda'da yüzde 78,5, Norveç ve İsviçre'de yüzde 74, İsveç'te yüzde 72, Danimarka ve Hollanda'da yüzde 70. OECD üyesi ülkeler arasında kadın istihdamının en düşük olduğu ülkeyiz. Buna şaşmamak lazım, çünkü kadınların çalışma yaşamında yaşadıkları bir dizi sorun var. Mesela eğitim ve mesleki eğitimde yetersizlik var. O yüzden yazık ki, çok kadın ancak yarı zamanlı işlerde çalışabiliyor. İş bulmada, ücretlendirmede ve sosyal haklardan yararlanmada eşitsizlikler var. Kadınları, zamanımızda artık evdeki işlerin ihmal edilmemesi adına daha çok kayıt dışı, esnek çalışma biçimleri şeklindeki işlerde görebiliyoruz" şeklinde konuştu.
İş yaşamında cinsel tacizin de çok önemli yakıcı bir olgu olduğuna ve daha çok kadınların cinsel tacize ve mobinge maruz kaldıklarına dikkat çeken Prof. Dr. Taner, çalışma yaşamındaki bazı istatistiki verileri de şöyle sıraladı: "2014 TÜİK verilerine göre, erkeklerin istihdam oranı, kadınların istihdam oranının 2,5 katı. Türkiye'de günümüzde halen çalışan nüfusun üçte biri kadındır ve bunların yüzde 80'i de tarım sektöründe istihdam edilmektedir. Okuma-yazma bilmeyen kadın oranı erkeklerden 5 kat fazla. Türkiye'de kadın istihdamı 1980'lerde yüzde 40, 1990'larda yüzde 30, 2000'lı yıllarda ise yüzde 29,5 seviyesinde." - MERSİN