TBMM Başkanı Şahin: Ahilik Bir Bereket Medeniyetinin Tezahürüdür

AHİLİK Kültürü Haftası etkinliklerine katılan ve Şed kuşanan TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Ahi Evran'ın kardeşlik kültüründen herkesin payını alması gerektiğini söyledi. Şahin, Kırşehir'de düzenlenen 'Ahilik Kültürü Haftası ve Esnaf Bayramı' kutlama töreninde bu törenin geçmişe sahip çıkılmasının en güzel örneği olduğunu bildirdi. Şahin, Ahi Evran kültürünün anlaşılması için öncelikle Hoca Ahmet Yesevi ve misyonunun iyi tanınması gerektiğini belirtti.

Şahin, Hoca Ahmet Yesevi'nin yetiştirdiği öğrencilerini dünyanın dört yanına göndererek, onlardan Müslümanlığı doğru öğretmelerini, gittikleri yerlere sevgi, dostluk ve hoşgörü tohumları ekmelerini istediğini anlattı. Hoca Ahmet Yesevi'nin öğrencilerinin Anadolu'nun Müslümanlaşmasında etkili olduklarını vurgulayan Şahin, şunları söyledi:

"Anadolu'ya gelen Horasan Erenlerinin kimi Mevlana olup aşk dilinde anlatmış, kimi Yunus Emre olmuş sevgi dilinde söyleyeceklerini söylemiş, kimi Hacı Bektaş Veli olmuş diyeceklerini hoşgörü dilinde anlatmış, kimi Nasrettin Hoca olmuş mesajını mizah dilinde vermiştir. Kimi de Ahi Evran Veli gibi kardeşlik, doğruluk ve dayanışma dilinde söyleyeceklerini söylemiş. Hepsinin vermek istediği mesaj aynıdır aslında. Hepsi, 'Yaradılanı severiz, yaradandan ötürü, Önemli olan makam mevki; şöhret değildir. Önemli olan insan olmaktır. El ve dilinden başkalarının güven duyduğu kamil insan olabilmektir' demişlerdir. Ahi Evran, Anadolu insanının sanayi ve ticaret alanında yetişmesini sağlarken, ahlaki değerlerini kaybetmedi. Sosyo ekonomik düzen kurdu. Anadolu kültürü ve felsefesinin en önemli temsilcisi oldu. Cehalete karşı ilmi, tembelliğe karşı çalışmayı, miskinliğe karşı öğretmeyi, softalığa karşı bilgiyi ve ayrılığa karşı birliği savundu."

Şahin, ahi olmak için meslek öğrenmenin yeterli olmadığını, aynı zamanda o ahlakı da taşımak gerektiğini , Ahi'nin el, kapı ve sofrasının açık olduğunu, gözü, dili ve belinin kapalı olduğunu kaydetti. Ahi kültüründeki ahlaki kuralların sadece esnaf için geçerli olmadığını, bunların her insan için gerekli olan meziyetler olduğunu belirten Şahin, "Keşke bu meziyetleri tüm insanlık yaşayabilse. İşte o zaman dünyada huzur ve barış olur, kardeşlik buram buram tüter" dedi. Asırlar önceden ortaya konmuş bu mesajlara bugün herkesin ihtiyacı olduğunu ifade eden TBMM Başkanı Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çocukluğumda bakkal çıraklığı yapmıştım. İnsanlar sattığı malın parasını alınca 'bereket versin', müşteri de 'bereketini gör' der. Ahilik kültürünün de bana göre en önemli sonucu berekettir. Ahilik bir bereket medeniyetinin tezahürüdür. Bizim medeniyetimiz bereket medeniyetidir. Helalinden kazanmayı, Allah'ın verdiğine kanaat getirmeyi ifade eden bereketin yaygınlaşmasına ve değerinin bilinmesine gerek var. İşler yolunda gitmiyorsa bereket eksikliği vardır. Bereketi ön planda tutmanın yolu Ahi Evran'ın tavsiyelerine uygun davranmaktır. O zaman işimiz de, toplumumuz da, ülkemiz de bereket artar. Bereketi artıralım, bunun için Ahilik felsefesini yaşatalım."

Su değirmeni çalıştırarak geçimini sağlayan bir aileden geldiğini, babasının fırın işçisi emeklisi olduğunu, amcalarının esnaf olduğunu dile getiren Şahin, "Bir esnaf çocuğu olarak her zaman sizden biri olmaya devam edeceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, kutlamalar kapsamında yılın onur ödülünü, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün'den aldı. Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Bendevi Palandöken de Şahin'e Ahi kaftanı giydirerek şed bağladı.

BAKAN ERGÜN ESNAFA YAPTIKLARINI SIRALADI

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün de Türkiye'deki en köklü geleneklerin başında ahilik kültürünün geldinğini, özellikle esnaf ve sanatkarında sürdürmeye çalıştığı bu geleneğin yaşamın ekonomik olduğu kadar sosyal ve kültürel yönü üzerinde de son derece etkili olduğunu söyledi. Ergün, "Zira ahiliğin benimsediği ilkeler arasındaki; dürüstlük, meslek ahlakı, hak ve hukuka riayet etme, saygı, sevgi, bilgiye kıymet verme ve güler yüzlü olma gibi değerler, milletimiz tarafından da bir yaşam tarzı olarak benimsenmiştir. Ahilik demek, işinde ve hayatında hasetten uzak durmak, ahde vefa göstermek, yalnız gözünü değil, gönlünü de tok tutmaktır.Türkiye ekonomisin temel taşları olan ve ahiliğin günümüzdeki temsilcileri olan esnaflarımızı, biz geçmişteki ustalarımızın bize bir emaneti olarak görüyoruz" dedi. Esnaf ve sanatkarın koşullarını iyileştirme ve onları geleceğin ekonomi dünyasında güçlü kılmaya büyük önem verdiklerini belirten Sanayi ve Ticaret Bakanı Ergün, şöyle devam etti:

"2002 yılında fiili olarak yüzde 47 faizle kredi kullanan esnaf ve sanatkarlarımız, bugün 1 yıldan kısa kredilerde yüzde 5, 1 yıldan uzun kredilerde ise yüzde 6 faiz oranıyla kredi kullanıyorlar. Esnafın kullandığı kredinin üst limitini 5 bin liradan 100 bin liraya çıkardık. Esnaf ve sanatkar 2002 yılında, Halk Bankası aracılığıyla 153 milyon lira kredi kullanırken, bu rakam Ağustos ayı itibariyle, 24 kat artarak 3.3 milyar liraya çıkmıştır. 2002'de kredi kullanan esnaf sayısı, 63 bin iken, bu yıl yine ağustos ayı itibariyle 239 bin esnafımız kredi kullanmıştır. KOSGEB kanununda yaptığımız değişiklikle, hizmet ve ticaret sektörünün de desteklerden yararlanmasının önünü açtık. 2008 yılına kadar 65 bin işletmeye 2.2 milyar lira kredi faiz desteği sağlayan KOSGEB, 2008-2010 döneminde 125 bin işletmeye yaklaşık 5 milyar lira kredi kullandırmıştır. 2009 sonunda KOSGEB aracılığıyla başlattığımız kredi programıyla, esnaf ve sanatkÔrlarımızın da aralarında olduğu 88 bin işletmeye 2.2 milyar lira kredi desteği sağladık. Bu yılın sonlarına doğru, esnaf ve sanatkÔrlarımız ile küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin yararlanacağı yeni bir destek programını daha uygulamaya koymayı planlıyoruz."

Bakan Nihat Ergün, küresel kriz ardından esnaf ve sanatkarı rahatlatmak için, kamuya olan vergi, sigorta ve Bağ-Kur borçlarını yeniden yapılandırmayla ilgili çalışmaların ay sonunda biteceğini ekledi.

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin ile bakan Nihat Ergün, kendileri için yerde hazırlanan 'Ahi Sofrası'nda bağdaş kurup, ögle yemeğini yedikten sonra Ankara'ya döndü.

Salih GÜNER- KIRŞEHİR- DHA