DEİK Türkiye-Yeni Zelanda webinarı

Yeni Zelanda'nın Ankara Büyükelçisi Wendy Hinton, Türkiye ve Yeni Zelanda'nın ortak çalışabileceği alanlar olduğunu belirterek, "Umarım Türk iş insanları, Yeni Zelandalı iş insanlarıyla buluşmayı değerli bir fırsat olarak değerlendirir. Yeni Zelanda'da birçok fırsat var." dedi.

Wendy Hinton, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Interconnected Business Series kapsamında düzenlenen Türkiye - Yeni Zelanda webinarı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye ve Yeni Zelanda'nın, olumlu ilişkileri olduğunu ve birbirlerinden öğrenecekleri şeyler bulunduğunu söyledi.

Türkiye ve Yeni Zelanda'nın tedarik zinciri açısından birbirine uzak olduğunu hatırlatan Hinton, iş ve ticarette iki ülkenin birbiriyle bağlantılı olması gerektiğini vurguladı. Hinton, Yeni Zelanda'nın, tutarlı bir ülke olduğunu ve 30 yıldır ekonomiyi koruma altında tutmadığını söyledi.

Hinton, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından dolayı karantinaların etkilerinin görüldüğünü ve araştırmalara göre tüketicilerin önceliklerinin değiştiğini ifade ederek, "Tekrar büyümeyi görmek, tedarik zincirlerini garanti altına almak ve pazarları genişletmek için iş ortaklıkları bu dönemde çok önemli. Türkiye ve Yeni Zelanda'nın bu yeni dönemde iş ilişkilerini güncellemek adına ne yapılabileceğinin konuşulması lazım." dedi.

Gelecek yılın başında gerçekleşecek Karma Ekonomik Komisyonu toplantısını beklediklerini aktaran Hinton, "Fırsatlar, bağlantılar sağlanacak. Türkiye ve Yeni Zelanda arasında çok ortak pazarlar var. İki ülkenin ortak çalışabileceği alanlar var. Umarım Türk iş insanları, Yeni Zelandalı iş insanlarıyla buluşmayı değerli bir fırsat olarak değerlendirir. Yeni Zelanda'da birçok fırsat var." diye konuştu.

"Her büyük zorluktan büyük bir fırsat çıkıyor"

Türkiye'nin Wellington Büyükelçisi Ahmet Ergin de dünya ekonomisinin daha önce görülmemiş zorluklar yaşadığını ve Kovid-19'un dünyayı hazırlıksız yakaladığını söyledi.

Ergin, salgının dalgalar halinde yayıldığını ve ülkelerin de değişik zamanlarda buna boyun eğmek zorunda kaldığını belirterek, "Bu süreç içerisinde ticaretin akışı garanti edilmeli ki hayati ürünler tedarik edilebilsin ve küresel ekonomide güven meydana gelsin. Her büyük zorluktan büyük bir fırsat çıkıyor. Umutlu olmamız lazım." şeklinde konuştu.

Yeni normal döneme odaklanmak için yeni dersler çıkarılması gerektiğini kaydeden Ergin, "En büyük zorluklar bugün küresel olanlar... Bu zorluklarla uluslararası iş birliği ve dayanışma ile baş edebiliriz. Yaşanan sorunlar, uluslararası toplumun bir araya gelmesini ve çözüm bulmasını gerektiriyor." ifadelerini kullandı.

Ergin, Türkiye ve Yeni Zelanda arasında fiziksel mesafenin hep bir bariyer oluşturduğunu belirterek, "Bu gerçek bir bariyer değil. Bu mesafe algısı geçmişte kalabilir ve bu algı dönüşebilir. Her iki ülkede de inanılmaz dinamik özel sektör ve iş toplulukları var." dedi.

"Üçüncü çeyreğin sonuyla dünyada K şeklinde bir toparlanma görülüyor"

DEİK Türkiye-Yeni Zelanda İş Konseyi Başkanı Emin Hitay ise yeni normale alışılmaya başlandığını, 3'üncü çeyreğin sonuyla birlikte dünyada K şeklinde bir toparlanma görüldüğünü, bazı ülke ve şirketlerin daha başarılı olurken, bazıları için ise durumun daha kötü olduğunu söyledi.

Hitay, pandemi süreciyle ortaya çıkan zorlu küresel koşullara rağmen Türkiye'nin dünyada ihracatını artırabilen 4 ülkeden biri olduğunu vurgulayarak, "Son çeyrekte önemli jeopolitik meseleleri ve enflasyonla mücadele gibi makroekonomik politikaları izleyeceğiz. Yeni pazarlar ve yeni fırsatlar bulmak zorundayız." dedi.

"Birbirimizden birçok şey öğrenebiliriz"

Yeni Zelanda- Türkiye İş Konseyi Başkanı Robyn Galloway da Türkiye ve Yeni Zelanda'nın çok olumlu ilişkileri olduğuna işaret ederek, "Türkiye ile çok olumlu ilişkilerimiz var. Birbirimizden birçok şey öğrenebiliriz." dedi.

Galloway, Yeni Zelanda'nın ticarete çok önem veren bir ülke olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"İş yapma şartları açısından genelde çok iyiyizdir. 30 yıldır ekonomimizi koruma altında tutmuyoruz. Ticaret, ekonomik aktivitemizin yüzde 60'ını teşkil ediyor. Ticarete son derece yakın ve olumlu bakan bir ülkeyiz. Kovid-19 yüzünden bizde de sokağa çıkma yasakları oldu ve bunların etkileri görüldü. Şu anda zor olan; tekrar büyümeyi görmek, tedarik zincirlerini garanti altına almak ve pazarları genişletmek. O yüzden bu dönemde iş ortaklıkları çok önemli."