Türkiye'nin en büyük tatlı su gölünün bulunduğu Beyşehir'de kuraklık çiftçiyi vurdu - Son Dakika
Ekonomi

Türkiye'nin en büyük tatlı su gölünün bulunduğu Beyşehir'de kuraklık çiftçiyi vurdu

Türkiye'nin en büyük tatlı su gölünün bulunduğu Beyşehir'de kuraklık çiftçiyi vurdu Beyşehir Ziraat Odası Başkanı Mustafa Ağralı: "Hububatta taban ve sulak arazilerde verim kaybı yüzde 30-40'lara, kıraç alanlarda ise verim kaybı yüzde 80-90'a ulaştı" Türkiye'nin en büyük tatlı su gölünün...

15.11.2021 14:24  Güncelleme: 15:41

Türkiye'nin en büyük tatlı su gölünün bulunduğu Beyşehir'de kuraklık çiftçiyi vurdu

Beyşehir Ziraat Odası Başkanı Mustafa Ağralı:

"Hububatta taban ve sulak arazilerde verim kaybı yüzde 30-40'lara, kıraç alanlarda ise verim kaybı yüzde 80-90'a ulaştı"

KONYA - Türkiye'nin en büyük tatlı su gölünün bulunduğu Konya'nın Beyşehir ilçesinde bu yıl yaşanan kuraklık nedeniyle hububatta taban ve sulak arazilerde verim kaybının yüzde 30-40'lara, kıraç alanlarda ise verim kaybının yüzde 80-90'lara ulaştığı belirtildi.

Göl sularının dibinde yer almasına rağmen Beyşehir ilçesinde, geride kalan sezonda hububatta kuraklık nedeniyle bazı bölgelerde yaşanan yüzde 100'lere ulaşan verim kaybı sebebiyle biçerdöverlerin girmediği araziler bile görüldü. 2021 yılını en az zararla atlatmaya çalışan çiftçiler ise umudunu bir sonraki yılın ekimlerine bağladı. Ancak, sürekli artan girdi maliyetleri nedeniyle zor günler yaşayan çiftçiler, ekimlerini istedikleri şekilde nasıl tamamlayabileceklerini kara kara düşünüyor.

Beyşehir Ziraat Odası Başkanı Mustafa Ağralı, Beyşehir bölgesinde geride kalan hububat dönemini değerlendirirken, bir süre önce başlayan yeni ekim dönemine ait bilgilendirmelerde de bulundu. Oldukça kurak geçen 2021 yılı mahsul sezonunun geride kaldığını belirten Başkan Ağralı, yaşanan şiddetli kuraklıktan hububat başta olmak üzere bölgede ekimi yapılan pek çok ürünün olumsuz etkilendiğini belirtti. Tahıl ambarı olan Konya'nın hububat ekilişinin yapıldığı önemli ilçelerinden birisi olarak nitelendirdiği Beyşehir yöresinde, bu yıl taban ve sulak yerlerde üreticilerin yüzde 30 ila 40 arasında değişen oranlarda ürünlerinde verim kaybı yaşadığına vurgu yapan Ağralı, kıraç alanlarda ise durumun oldukça kötü olduğuna dikkati çekti. Bu alanlardaki verim kaybının yüzde 80-90'lara kadar ulaştığını aktaran Ağralı, verim kaybında yüzde 100'e yaklaşan bazı yerlerde tarım alanlarına biçerdöverlerin dahi giremediğini vurgulayarak, son yıllarda çiftçinin ilk kez böylesine kötü bir dönemi yaşadığına şahit olduklarını dile getirdi.

"Pancarda da yüzde 30 ila 40'lara varan bir verim kaybı gözledik"

Beyşehir'de hububatın ve diğer ürünlerin ardından şeker pancarı hasadının da devam ettiğinin altını çizen Ağralı, pancarda da yüzde 30 ila 40'lara varan bir verim kaybı gözlediklerini vurguladı. Beyşehir'de sonbahar mevsiminin gelmesiyle birlikte çiftçiler için ekim döneminin de başladığını hatırlatan Ağralı, üreticinin ekim mesaisinin hala devam ettiğini aktardı. Tarım alanlarında çiftçilerin ekim işinin yüzde 70'ini tamamladığını, geriye kalan yüzde 30'luk bölümde halen ekim faaliyetlerinin sürdüğünü aktaran Ağralı, çiftçiler olarak beklentilerini ise şöyle sıraladı:

"Çiftçilerimiz kuraklık nedeniyle oluşan 2021 yılının yaralarını sarabilmek için yoklukla da olsa çaba gösteriyor. Özellikle ekim döneminde vadeli gübre ve tohum alımıyla tarlalarını ekebildi. Bölgemizdeki çiftçilerimizin yüzde 70'i ekimini bitirdi, ancak aldığımız bilgilere göre tamamlayamayanların oranı da yüzde 30'u buluyor. Onlar da hala tarlalarını ekmiş değil. Çiftçilerimizin yaşadığı en büyük sorunlardan bir tanesi de tohum bulamamak. Eldeki tohumların ise hasta olduğunu belirtiyorlar. Yağışlar tabii ki ekim yapan çiftçilerimiz için önemli. Geçtiğimiz günlerde sevindirici olan yağmurumuz geldi. Yağmura çok ihtiyaç olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Ayrıca, çiftçilerimizin devletimizden bir beklentisi de desteklemelerin bir an önce verilmesi. Çiftçilerimiz üretmek için gayretli ama bunu imkanları dahilinde yapmaya çalışıyorlar. Çiftçilerimizin belki yüzde 10'luk bir bölümünün eskiye dayalı borçları olmaması nedeniyle durumları iyi olabilir ama yüzde 90'luk bölümünün şu an için traktörüne mazot koyacak cebinde parası yok. O sebeple, kuraklık sebebiyle yapılacak bu desteklemeler zamanında verilirse, tarımda tekrar bir hareketlenme olacağına inanıyorum. Eğer tarım alanlarında üretim az olursa, bunun hem çiftçimiz hem de ülkemiz ekonomisine yansıması iyi olmuyor. O yüzden çok üretmemiz lazım, üretmek için de çiftçilerin daha çok desteklenmeye ihtiyacı bulunuyor. Destekler verilmiyor değil ama, zamanında olmuyor bu da onların zirai faaliyetlerini güçlükle yürütebilmesine yol açıyor. Çiftçimiz bu ekim döneminde ekonomik zorluklar nedeniyle taban gübresini kısıtlamalı ekti. Yani önceki yıllara göre yüzde 20-30 oranında eksik attı. Tabi bir de bunun üst gübresi var. Çiftçinin en büyük endişesi de üst gübreyi nasıl atacağına yönelik. Bugün bir üre gübre veya sülfat potasyum, amonyum şu an için şeker gübrede fiyatlara bakıyoruz, devasa yükseliş var. Girdi maliyetleri sürekli artıyor. Hububat fiyatları yükseldi ama, keşke yükselmesin. Girdiler düşük, maliyetler düşük olsun. Verime olumsuz etki edenlerden bir tanesi de kuraklık. Ama bu da Cenab-ı Allah'ın takdiri, ona yapacağımız bir şey yok, bol bol dua edelim yağışlarımız bol olsun. Ama buna da hazırlıklı olmamız lazım. Bölgemizdeki çiftçimizin durumu önceki yıllara göre vahim diyebilirim. O yüzden, acilen bu desteklemelerin yapılmasını talep ediyorlar bizler de bunu beyan etmiş olalım.

Türkiye\'nin en büyük tatlı su gölünün bulunduğu Beyşehir\'de kuraklık çiftçiyi vurdu
Kaynak: İHA

Son Dakika Ekonomi Türkiye'nin en büyük tatlı su gölünün bulunduğu Beyşehir'de kuraklık çiftçiyi vurdu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement