2017 küresel anlamda da risklerin ve belirsizliklerin bir arada olduğu bir yıl olarak değerlendirilecektir.
Bu kapsamda da 3 faiz artırımı beklentisi canlı kaldığı sürece gelişen piyasalar üzerinde biraz baskı görmemiz mümkün olabilir. Avrupa'nın sorunları da piyasaları bayağı uzun süre meşgul edecek görünüyor. Önümüzdeki dönemde Avrupa'dan; yaşanacak mikro ve makro gelişmelere bağlı olarak önemli mevduat veya yatırım çıkışı görebiliriz. Böylesine bir durum EUR varlıkları üzerinde ciddi satış baskısı yaratacaktır. En başta Avrupa tahvilleri; başta İtalya, İspanya ve Portekiz olmak üzere önemli bir tahvil satışı söz konusu olacaktır.
Biz ilk çeyrekte dolar kurunun 3,60 seviyesinin test edilmesini bekleriz. 2016'da USD karşısında %18 değer kaybeden TL, Fed ve Trump etkisiyle 2017 yılında da diğer gelişen ülkelerle beraber zayıflama eğilimini sürdürebilir. Yılın ilk yarısına ilişkin dışsal riskler; Fed ve Trump olarak özetlenebilecekken, içsel kırılganlık yaratan para ve mali poltiika belirsizliği, siyasal belirsizlikler ve jeopolitik riskler TL'nin olumsuz reaksiyon verme aralığını da genişletmektedir. 20 Ocak ve 27 Ocak kritik tarihler; 20'sinde Trump Başkanlık koltuunu oturuyor ve ertesi gününün bir risk fiyatlaması olması durumu ortaya çıkabilir. 27'sinde Fitch'in Türkiye değerlendirmesi var IG seviyesinde olan notumuzu koruyamazsak, sermaye çıkışları hızlanacaktır. Biz ilk çeyrekte 3,60 seviyesinin test edilmesini bekleriz. OHAL ve referandum/erken seçim belirsizliğinin oluşturması muhtemel olan baskıyla TL'de değer kaybının yıl geneline yayılması da beklenebilir. 2016'da USD karşısında %18 değer kaybeden TL, benzer bir baskıyla 2017 yılında da yüzyüze kalmak durumunda kalabilir. Mevcut koşullar ile 12 aylık beklentimiz de 3,85 seviyesidir.
Son Dakika › Güncel › 2017'ye başlangıç... - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?