Kudret Topçu - AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Akil İnsanlar Heyeti ile toplumsal kesimlerin, araştırma komisyonuyla da Meclis ve siyasi partilerin çözüm sürecine dahil edilmesini sağlayacak mekanizma oluşturulduğunu belirterek, "2009 yılından bugüne yürütülen demokratikleşme ve normalleşme süreci ile Hükümetin çok kapsamlı bir süreci yönettiğini görürsünüz" dedi.
Ünal, çözüm süreci kapsamında oluşturulan Akil İnsanlar Heyeti ve kurulması planlanan Meclis araştırma komisyonuna yönelik eleştirilere ilişkin AA muhabirinin sorularını cevaplandırdı.
Kanın durması ve terör sorununun çözülmesi için Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bütün enstrüman ve mekanizmaların kullanıldığı bir çözüm sürecini yönettiğini ifade eden Ünal, millete verdikleri sözü yerine getirdiklerini söyledi.
"Bu süreci tabii ki Hükümet yürütecek. Süreç yönetimi denilen şey, risk almayı, sorumluluk üstlenmeyi gerektirir. Süreci yönetmek yürütme erkine sahip olan hükümetin sorumluluğundadır. Kararları da hükümet alacaktır, çünkü sandıkta bunun hesabını verecek olan da odur" diyen Ünal, Türkiye'nin, 30 yıldan bu yana süren sorunu çözerek ayağındaki prangalardan kurtulup geleceğe yürüyeceğini kaydetti.
Ünal, süreci yöneten ve risk alanların, sürecin yönetimiyle ilgili kararı vermesinin doğal olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"İktidar, muhalefete 'gelin bu süreci siz yönetin' diyemez. Sayın Genel Başkanımız, daha önce Toplumsal Mutabakat Komisyonu kurma teklifi ile gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na, MHP ve BDP katılmasa da birlikte çalışalım teklifinde bulundu. Ancak CHP süreçle ilgili bir duruş, bir pozisyon, bir karar alamadı. MHP bu sürece zaten en başından beri karşı çıkıyor. Biz terörü bitirmeye ve çatışma kültürünü sonlandırmaya çalışırken MHP 'vur de vuralım' söylemi ile yeni bir terör biçimi inşa ediyor. Hukuk düzeni içinde böyle bir şey kabul edilemez. Çözüme dair siyaset üretmeyenlerin çatışmaya bel bağladıkları görülüyor. Biz 10 yıldan beri şiddeti ve şiddet kültürünü ortadan kaldırmaya dönük, demokratikleşmeye, temel hak ve özgürlükleri zenginleştirmeye dönük adımlar atıyoruz."
-Komisyonun amacı-
Çözüm sürecine yönelik Meclis araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin muhalefetin eleştirilerini de cevaplandıran Ünal, komisyonun amacının, gerekçede açık bir şekilde yer aldığını belirtti.
Ünal, "Meclis'te bir araştırma komisyonu kurulacak. Bu komisyon, süreçle ilgili araştırma yapacak, tarafları dinleyecek. Nihayetinde bir rapor hazırlayarak hem Meclis'i bilgilendirecek hem de Meclis aracılığıyla toplumu bilgilendirecek" diye konuştu.
"Komisyon terör örgütü mensuplarının sınır dışına çıkışını izleyecek",
"Bu komisyon anayasaya aykırı" gibi ifadelerin kullanılmasının doğru olmadığını dile getiren Ünal, CHP'nin de terör konusunda komisyon kurulması için daha önce önerge verdiğini hatırlattı.
Ünal, AK Parti'nin "böyle bir araştırma komisyonu kurulsun" diye önerge verdiğinde "biz buna katılmayız" denildiğini belirterek, "Burada şöyle bir şey ortaya çıkıyor. 'Biz sürece katılmayız. Ama süreçle ilgili de karar verici olmak isteriz'. Sürece katılmadan, katkı sunmadan, öneri getirmeden, çözüme dönük hiçbir adım atmadan, hiçbir şeye katkı sunmadan bu nasıl olacak-" diye sordu.
Ünal, "millete korkudan ve şiddetten başka hiçbir şey vaat etmiyorlar. Biri Türklüğe, öbürü Kürtlere, diğeri Cumhuriyete sahip çıkıyorum' diyor. Türlüğün, Kürtlüğün ve Cumhuriyetin kurtarıcıya ihtiyacı yok. Vesayetçi anlayış yıllarca zaten bu şekilde baktı her şeye. Bu milletin ne bir vasiye ne bir vesayete ihtiyacı var" ifadelerini kullandı.
-"Süreci zaman içinde göreceğiz"-
Mahir Ünal, CHP ve MHP'nin Meclis araştırma komisyonuna üye vermeyeceğini açıklamasının ardından AK Parti'nin tutumuna ilişkin soruya da "Önerge Genel Kurul'da görüşülür. Bu komisyon kurulur. Meclis Başkanlığı siyasi partilerden üye ister. Siyasi partiler, üye verir ya da vermez. Sonuçta bu komisyon kurulur. Bu komisyonun kurulduktan sonraki süreci de zaman içinde göreceğiz" karşılığını verdi.
Ünal, Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu'nun, Meclis'te kurulan daha önceki komisyonlardan farklı bir yönteminin olmayacağını, Darbeleri Araştırma ve Yasadışı Dinlemeleri Araştırma komisyonları nasıl çalıştıysa bu komisyonun da öyle çalışacağını kaydetti.
-Komisyonun ismi-
Komisyonun ismine yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine de Ünal, şunları kaydetti:
"Önergenin üst yazısında 'Ülkemizde yaşanan terör sorununun çözümüne yönelik sürecin bütün boyutlarıyla değerlendirilmesi, bu konuda yüce Meclis'in ve toplumun bilgilendirilmesi amacıyla Anayasa'nın 98, TBMM İçtüzüğü'nün 104 ve 105. maddeleri gereğince bir Meclis araştırması açılmasını arz ederiz" deniyor. Bunun ismini biz belirleyemeyiz ki. Biz böyle bir komisyon kurulmasını istiyoruz. Kamuoyu zaten bu komisyona bir isim verir. Bana 'bu komisyonun ismi nedir' diye sordular, Ben de 'Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu' dedim. Bu benim şahsi fikrim. Komisyonun hukuki ismi önergedir. Hukuki olarak herhangi bir sorun yok."
-Anayasaya aykırı olduğu iddiaları-
CHP'nin komisyonun Anayasa'ya aykırı olduğu yönündeki eleştirilerine katılmadığını dile getiren Ünal, "Anayasa'ya göre, Meclis araştırması belli bir konuda bilgi edinilmek için yapılan incelemeden ibarettir. Meclis'in yaptığı bu çalışmanın nihai amacı, toplumun bilgilendirilmesi değil midir- Yani Meclis bu çalışmayı yapıp, gizli arşive mi koyacaktır- Hayır. Kamuoyuyla paylaşacaktır. Nasıl Darbeleri Araştırma Komisyonu raporunu hazırlayıp kamuoyuyla paylaştıysa bu komisyon da raporunu hazırlayıp kamuoyuyla paylaşacak" ifadelerini kullandı.
Ünal, Meclis araştırma ve soruşturma komisyonlarının nasıl kurulacağı ve çalışacağının İçtüzük'te belli olduğunu, bunun dışına çıkılamayacağını vurgulayarak, "Kurulacak komisyona başka anlamlar atfetmek son derece gariptir. Komisyon kurulacak. Başkanlık divanını belirleyecek. Ondan sonra da kendi gündemini oluşturacak. Komisyonun güzel tarafı bütün siyasi partilerin temsil edilmesidir. Kimseden bir şey kaçırıldığı yok. Her şey milletin gözü önünde cereyan ediyor" dedi.
-1999-2002 arasında Öcalan'la yapılan görüşme-
Terörün sona ermesi için süreci yürüttüklerini anlatan Ünal, şu görüşleri dile getirdi:
" İspanya'da, İngiltere'de ne yapıldıysa, kimlerle görüşüldüyse o yapılıyor. İstihbarat örgütü bunu yapıyor. Bunu siyasetçi mi yapıyor- Meclis adına biri mi yapıyor- Hayır. İstihbarat örgütü devlet adına yapıyor. 1999'da bu yapıldı. 1999 ve 2002 arasında Öcalan'la yapılan görüşmelere ilişkin siyasilere bilgi verme gereği bile duyulmadı. MHP iktidardaydı. MHP dönüp de 'siz bize niye bilgi vermiyorsunuz' diye soramadı. 1999-2002 yılları arasında terörü bitirmek için en uygun zemin vardı. Ama bitirmediler."
AK Parti Grup Başkanvekili Ünal, Meclis araştırma komisyonunun, terör örgütü elebaşı Öcalan'ın isteğiyle kurulduğu yönündeki iddiaların asılsız olduğunu söyledi. Öcalan'ın daha önce teklif ettiği komisyonun "Hakikatleri Araştırma Komisyonu" olduğunu, daha sonra CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun gerçekleri araştırma komisyonunu önerdiğini hatırlatan Ünal, "CHP'nin araştırma önergesinin gerekçesiyle bizim verdiğimiz önergenin gerekçeleri farklı" dedi.
Aklın yolunun bir olduğunu ifade eden Ünal, şu görüşleri dile getirdi:
"Siz bir çözüm süreci yönetiyorsunuz. Toplumsal kesimleri, sanatçıları, sivil toplum kuruluşlarını, yazarları, gazetecileri, akademisyenleri sürece dahil etmek istiyorsunuz. Sürece dahil etmek için bir mekanizma oluşturmanız gerekir. Toplumsal kesimler, akil insanlar üzerinden sürece dahil ediliyor. Meclis'in de siyasi partilerin de bu sürece dahil olması gerekiyor. Meclis ve siyasi partilerin de sürece katkı vermesi gerekir. Meclis'i ve siyasi partileri de bir komisyon kurarak sürece dahil edersiniz. Başka şekilde nasıl yapacaksınız- İstihbarat örgütü aracılığıyla gerekli görüşmeleri yürütüyorsunuz. Hükümet kanalıyla demokratikleşme adımlarını atıyorsunuz. Akil insanlar aracılığıyla toplumsal kesimleri sürece dahil ediyorsunuz. Araştırma komisyonuyla Meclis ve siyasi partilerin sürece dahil olmasını sağlayacak mekanizma oluşturuyorsunuz. 2009'dan bugüne yürütülen demokratikleşme ve normalleşme süreci ile bütün bunlara baktığınızda hükümetin çok kapsamlı bir süreci yönettiğini görürsünüz."
-Akil insanlar heyeti-
Akil insanlar heyetine yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine de Ünal, şöyle devam etti:
"Akil insanları belirleyen AK Parti değil, yürütme görevini üstlenen Hükümet. Çözüm sürecini yöneten Hükümet, 'akil insanlar' diye bir mekanizma oluşturuyor. Şimdi siz hiçbir şekilde sürece dahil olmayacaksınız, çözüme destek vermeyeceksiniz, öneri getirmeyeceksiniz, ondan sonra da geriye çekilip bu sorunu çözmek için risk almış, elini taşın altına koymuş insanlara, hükümete ağzınıza geleni sayacaksınız. Bunun adına da muhalefet diyeceksiniz. Böyle bir şey olmaz."
Ünal, akil insanların, AK Parti'ye yakın isimlerden seçildiğine yönelik eleştirilere de "Hem akademisyenler hem STK temsilcileri hem de sanatçılar, toplumun önünde olan insanlar. Kanın dinmesi için hiçbir risk ve sorumluluk almayanların, her şeyi karalayan, tu kaka ilan eden bir yaklaşımla elini taşın altına koyan bu insanları itibarsızlaştırmaya çalışması ahlaki ve insani değil" diye konuştu.
Yayıncı: Ali Eyvaz - TBMM
Son Dakika › Güncel › AK Parti Grup Başkanvekili Ünal Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?