Cenevre-2 Konferansı

Hüda-Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Cenevre-2 Konferansına ilişkin, " Suriye'ye kalıcı çözümler getirecek görüşmelerin yapılabilmesi, her türlü etnik, inanç veya mezhebi aidiyetin temsil edildiği ve kendisini temsil ettirdiği bir ortamın oluşmasıyla gerçekleşebilir" dedi.

Partisinin il binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Yapıcıoğlu, Suriye ile ilgili Cenevre'de düzenlenen konferansa aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 39 ülkenin katıldığını belirterek, bu ülkelerden birinin de Vatikan olmasının dikkati çekici olduğunu söyledi.

"İki gün öncesine kadar İran'ın da bu konferansa katılması gündemdeydi ancak diplomatik bir skandal olarak nitelendirdiğimiz şekilde ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin talebi üzerine BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun İran'a yapmış olduğu çağrıyı geri çekti" diyen Yapıcıoğlu, konferansın Suriye'ye barış getireceği beklentisinin iyimser bir beklenti olduğunu belirtti.

Yapıcıoğlu, şöyle dedi:

"Suriye'de yaşayan halklardan birisi olan Kürtler'den ve Suriye Kurdistanı'ndan hiçbir temsilcisi konferansa davet edilmemiştir. Bu şartlar altında yapılan bir konferansın uluslararası kamuoyunun beklentilerini karşılamayacağı ve Suriye'ye kalıcı bir barış ve çözüm getirmeyeceği düşüncesindeyiz. Suriye'de emperyalist güçler ve onların yanında konumlanmış olan bir kısım bölge ülkelerinin adına vekaleten bir savaş yürütülüyor. Önemli olan akan kanın, devam eden savaşın bir an önce sonlanması, sükunetin ve huzurun Suriye'ye geri gelmesidir. Suriye'ye kalıcı çözümler getirecek görüşmelerin yapılabilmesi her türlü etnik, inanç veya mezhebi aidiyetin temsil edildiği ve kendisini temsil ettirdiği bir ortamın oluşmasıyla gerçekleşebilir."

- Suriye'deki savaş suçu belgeleri

Yapıcıoğlu, Suriye'deki insanlık dramının her geçen gün biraz daha ağırlaştığını belirterek birkaç gün önce Yermuk Mülteci Kampı'nda açlıktan ve işkenceden ölen insanların fotoğraflarının basına yansıdığını söyledi.

"Olayların başından bu yana Esad'ın zalim olduğunu söyledik. Ancak bu fotoğrafların basın yoluyla ortaya çıkmasıyla Esad'ın zalimliğinin farkına varanlar bize göre aklı gözünde olanlardır" diyen Yapıcıoğlu, dünyanın yaklaşık 3 yıldır bu zulme sessiz kaldığını belirtti.

Yapıcıoğlu, özellikle İslam ülkelerinin ve Müslüman halkın bu zulme sesini yükseltmesi gerektiğini kaydetti. - Diyarbakır