Cumhurbaşkanı Gül Yalova'da

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ODTÜ'de başörtülü öğrencilere yapılan sözlü saldırıya ilişkin, "Eğitim, herkesin temel hakkıdır. Temel hak olan bir eğitimi engellemeye de kimsenin gücü yetmez, kılık kıyafet bütün bunlar, bu tartışmalar çok geride kalmıştır. Onun için Türkiye'nin en seçkin üniversitelerinden birisidir ODTÜ. Bu tip davranışlar hem yakışmaz hem de kimsenin gücü yetmez. Bu şekilde herhangi bir öğrenciye fikrinden, düşüncesinden dolayı baskı yapmayalım. Bunlar geçmişte kalan meseleler" dedi.

Yalova'ya resmi ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Gül, iskelede kendisini karşılayan vatandaşlara kısa bir selamlama konuşması yaptı. Meydandaki kalabalığın güller dökerek sevgi gösterisinde bulunduğu Cumhurbaşkanı Gül, Valilikte resmi törenle karşılandı.

Vali Esengül Civelik, Cumhurbaşkanı Gül'ün hediye kabul etmeme prensibinin bulunduğunu hatırlatarak, ziyaretin anısına 77 bin çam ağacı dikileceğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Gül, Valilik makamında yaptığı açıklamada, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

İskelede kendilerini karşılayanlara teşekkürlerini ileten Gül, Yalova'nın küçük, şirin bir il, İstanbul ve Kocaeli arasında deniz kenarında, tarih boyuncu bilinen bir yer olduğuna işaret etti.

Yalova'da Atatürk'ün sık sık geldiği köşk ile TBMM'nin tesisleri bulunduğunu hatırlatan Gül, "Dolayısıyla her dönem gözde olan bir mekandır. Buradaki bütün vatandaşlarıma bu vesiliyle sevgilerimi sunumuyorun" dedi.

Sanayi açısından da Yalova'nın çok önemli bir il olduğunu vurgulayan Gül, buradaki büyük sanayi tesislerinin, tershanelerle fabrikaların zenginlik olduğunu söyledi.

Son yıllarda ulaştırma alanında gelişen imkanlar sayesinde artık İstanbul-Kocaeli bağlantısının günlük hale geldiğini, günübirlik gidiş gelişlerin olduğunu belirten Gül, Yalova Üniversitesi'nin de buraya çok ayrı bir değer kazandıracağını kaydetti.

Gül, "Bu üniversitenin kurulan yeni üniversiteler arasında en seçkin, en istikbali parlak üniversitelerden birisi olduğuna hep inanmışımdır. Çünkü, üniversite demek öğretim üyesi demektir. Buraya bütün öğretim üyeleri koşarak doğrusu geleceklerdir" diye konuştu.

Yolava'nın bir taraftan büyük merkezlere yakın, bir taraftan huzurlu bir yer olduğunu anlatan Gül, Yalova'nın geleceğini her bakımdan çok parlak gördüğünü söyledi.

-"Herhangi bir öğrenciye fikrinden, düşüncesinden dolayı baskı yapmayalım"

Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, ODTÜ'de başörtülü öğrencilere yapılan sözlü saldırıya ilişkin, şöyle konuştu:

"Bunlar hep geride kalmış meseleler. Eğitim, herkesin temel hakkıdır. Temel hak olan bir eğitimi engellemeye de kimsenin gücü yetmez, kılık kıyafet bütün bunlar, bu tartışmalar çok geride kalmıştır. Onun için Türkiye'nin en seçkin üniversitelerinden birisidir ODTÜ. Bu tip davranışlar hem yakışmaz hem de kimsenin gücü yetmez. Bu şekilde herhangi bir öğrenciye fikrinden, düşüncesinden dolayı baskı yapmayalım. Bunlar geçmişte kalan meseleler."

Cumhurbaşkanı Gül, başkanlık sisteminin şu anda pek gündemde olmadığına işaret ederek, "Sistemler de tercih meselesi ama önemli olan daha önce de söylediğim denge sistemlerinin olması. Demokrasinin bütün kurumlarıyla, kurallarıyla işliyor olması önemli. Ama şu anda gördüğüm kadarıyla böyle bir tartışma da yok" diye konuştu.

Gül, çözüm sürecinin bittiği yönündeki iddialara ilişkin de "Başkalarının konuşmalarını referans alarak bir şey söylemek istemem. Bütün bu konular Türkiye'nin aslında problemlerinden kurtulması konularıdır. Türkiye'nin demokratik standartlarının, hukuk standartlarının evrensel anlamda yükseltilmesi meselesidir ve bunlar o dedi, bu dedi diye değil, kendi irademizle, kendi arzumuzla Türkiye'ye ne yakışıyorsa onu yapma sürecidir bütün bunlar" dedi.

" Suriye'deki son gelişmelerle Putin'in tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusu üzerine Gül, şunları kaydetti:

"En çok üzülenler muhakkak ki bizleriz. Çünkü büyük bir sınırımız var, komşumuz var. Bir insan komşusunun evi yanıyorsa onun ateşini de daima hisseder, acısını da daima hisseder. Onun için bir an önce Suriye'nin düzlüğe çıkmasını, iç savaşın bir an önce bitmesini çok arzu ediyoruz.

Şüphesiz ki bunun yolu siyasi, diplomatik bütün çabaları sonuna kadar kullanmaktan geçer. Birleşmiş Milletlerin bu yöndeki tıkanıklığını ümid ederim ki G-20 zirvesi vesilesiyle yapılan toplantılardan aşma imkanı olur. Unutmayalım ki herkesin gözü önünde yüz binin üzerinde insan öldüyse, 7 milyona yakın evini barkını terk ettiyse ve hele hele savaşlarda bile kullanılması yasak olan kimyasal silahlar ki insanlık suçu olarak hep bilinir, tekrar söylüyorum savaşta bile kullanılması yasaktır. Farklılığı bu onun için kimyasal silaha tepki onun için çok ağırdır. bunların maalesef kullanıldığına şahit olunca BM'nin tıkandığını görmek insanı çok üzüyor. Bunlara muhakka ki bir yolunu bulmak gerekir, muhakkak ki bunlar eğer cevapsız kalırsa bütün bu katliamlar ve kimyasal silahların kullanılması giderek çok daha yaygınlaşır. Ümit ederim ki G20 toplantısı vesilesiyle tıkanmış olan kararlar açılır ve uluslararası camia toplu olarak hareket ederek bu iç savaşa dur der. Muhakkak ki bir şey yapmak gerekir, yoksa sadece konuşarak daha çok insanın ölmesini görmek de doğrusu herhalde insanlığın kabul edebileceği bir şey değil. Bütün bunlar, siyaset ve diplomasiyle onun yolunu açmak için olursa ancak değerli olur."

G20 Zirvesinin Suriye'ye müdahalenin siyasi starejisini belirlemek için önemli bir fırsat olduğuna dikkati çeken Gül, "Bütün BM'deki beş önemli ülke de ordayken ümid ediyorum ki bu noktada bir anlayış ortaya çıkar" dedi. - Ankara