Dha Yurt Bülteni 9

Gölbaşı'nda hafif ticari araç devrildi: 8 yaralı

ADIYAMAN'ın Gölbaşı ilçesinde, kontrolden çıkıp şarampole devrilen hafif ticari araçtaki 8 kişi yaralandı.

Kaza, öğle saatlerinde Gölbaşı-Pazarcık karayolundaki Çelik köyü yakınlarında meydana geldi. Suriyeli Mehmetnur Musa yönetimindeki 63 AN 216 plakalı hafif ticari araç, kontrolden çıkıp şarampole devrildi. Kazada sürücü Mehmetnur Musa ile araçta bulunan Ayas Matura, Yusuf Matura, Cemile İbrahim, Ferid İbrahim, Hedil İbrahim, Besil İbrahim ve Sefa Fatel yaralandı. Yaralı Suriyeliler, çağırılan sağlık ekipleri tarafından Gölbaşı Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralılardan hayati tehlikesi bulunan Cemile İbrahim (7), Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------------

Yaralıların hastaneye getirilmesi

Genel ve detay görüntüler

(KJ: Haber-Kamera: Ahmet KORKMAZ-ADIYAMAN-DHA)

60 MB

GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ

==============

Polonya'nın en zenginlerinden Kulczyk Ailesi yatlarıyla Bodrum'da

POLONYA'nın en zengin işadamlarından merhum Jan Kulczyk'ın eşi, kızı ve geliniyle birlikte 90 metrelik ultra lüks yatları "Phoenix2" ile tatil için Muğla'nın turizm cenneti ilçesi Bodrum'a geldi. Yalıkavak Marina'ya güçlükle yanaşabilen yata 800 bin TL'lik yakıt ve 400 bin TL'lik çeşitli gıda maddesi ikmali yapıldı.

3 yıl önce 65 yaşında yaşamını yitirinen Polonya'nın en zenginleri listesinin başında yer alan Kulczyk Holding'in patronu Jan Kulczyk'ın 58 yaşındaki moda tasarımcısı eşi Grazyna Kulczyk, kızı Dominika Kulczyk ve gelini Harice Kulczyk ile bugün öğle saatlerinde Yunanistan'ın Mikonos Adası'ndan tatil için Bodrum'a geldi. Kulczyk Ailesi'nin içinde mini denizaltısı, su sporları merkezi, 3 yüzme havuzu, sinema salonu, fitness merkezi ve üzerinde helikopteri bulunan 90 metrelik ultra lüks yatı Yalıkavak Marina'ya demirledi. Lüks motoryat, büyüklüğü nedeniyle limana yanaşmakta güçlük çekti. 34 personeli bulunan yat, ilgi odağı oldu. Grazyna Kulczyk, yattaki yakınları ile bir süre güneşlenip, su sporları yaptı. Daha sonra Bodrum'un cennet koylarını helikopterle gezen Kulczyk Ailesi'nin 3 gün ilçede tatil yapacağı öğrenildi. Ardından tatillerine Hisarönü Körfezi ve Yunan Adaları'nda devam edecek Kulczyk Ailesi'nin yatlarına 800 bin TL'lik yakıt ve 400 bin TL'lik çeşitli gıda maddesi ikmali yapıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Yatın görüntü

-Yatta güneşlenenlerden görüntü

Haber - Kamera: BODRUM (Muğla),

GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ

=============

Otomobil TIR'a çarpıp takla attı: 1 ölü 4 yaralı

BOLU- BOLU TEM Otoyolunda önünde seyreden TIR'a çarptıktan sonra takla atan otomobildeki 1 kişi öldü 4 kişi yaralandı.

Kaza, TEM Otoyolu Bolu Batı Gişelerinden yaklaşık 500 metre uzaklıkta meydana geldi. Koray Kuzu idaresindeki 41 ABA 805 plakalı otomobil İstanbul istikametine seyir halindeyken aynı yönde ilerleyen İbrahim Rende yönetimindeki 31 E 0225 plakalı TIR'a çarparak takla attı.

Kazada, takla atarak ters dönen otomobildeki Pervin Sağlam olay yerinde yaşamını yitirdi. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine itfaiye ve 112 sağlık ekipleri sevk edildi. Ters dönen otomobilden yaralı olarak kurtulan sürücü Koray Kuzu, 14 yaşındaki Nilsu Sağlam, 4 yaşındaki Duru Sağlam ve Sevim Balcı, olay yerinde yapılan ilk müdahalelerinin ardından İzzet Baysal Devlet Hastanesi Köroğlu Ünitesi ve İzzet Baysal Tıp Fakültesi Acil Servislerine kaldırıldı. Yaralıları sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

Kazayı anlatan tır sürücüsü İbrahim Rende, "Hızlı bir şekilde geliyordu. Ben kendi şeridimin daha da sağına geçtim. Difransiyele vurduktan sonra döndü ve takla attı." dedi.

Kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Kaza yapan araçlar

-Tır sürücüsü İbrahim Rende olayı anlatırken

GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ

================

Belçikalı gurbetçi aile kaza yaptı: 6 yaralı

BELÇİKA'dan memleketleri Konya'nın Seydişehir ilçesine gelen ailenin içinde bulunduğu otomobil, yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda kontrolden çıkıp takla attı. Kazada, yaralanan 6 kişi ambulansla hastaneye kaldırıldı.

Kaza, bugün saat 12.00 sıralarında Beyşehir- Seydişehir karayolunun 11'inci kilometresinde meydana geldi. Serkan Yener (33) yönetimindeki B HH 9695 plakalı otomobil, yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda kontrolden çıkıp takla attı. Kazada sürücü Serkan Yener ile yanında bulunan Halil İbrahim Yener (65), Türkan Yener (63), Halil Eymen Yener (8), Hasan Yener ve  Onur Güler (19) yaralandı. Yaralılar ambulanslarla Beyşehir Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

Kaza ile ilgili soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Yaralının yerde yatması

Sağlık görevlilerinin müdahalesi

ambulansa taşınması

Kaza yerinden genel ve detay

(KJ: Haber- Kamera: Muhammed SIDAL BEYŞEHIR KONYA DHA))

================================================

Yolcu otobüsündeki kavga kamerada

SİVAS'ta özel halk otobüsünde engelli kişinin şoföre vurmasıyla başlayan kavga araç içindeki kameralara yansıdı. Taraflar birbirinden şikayetçi oldu.

Olay, dün akşam saatlerinde Yumurtatepe hattında çalışan 58 H 0079 plakalı halk otobüsünde meydana geldi. Akşam 18.00 sıralarında Erdoğan Çay'ın (33) kullandığı halk otobüsüne Hamam durağında yüzde 86 engelli sara hastası Ahmet Turan Çiftçi (35) isimli yolcu bindi. Çay ile Çiftçi bir süre aralarında konuştuktan sonra arkaya giden Çiftçi, bir süre sonra tekrar sürücünün yanına gelerek yolcu aldığı sırada şoföre yumruk attı. Otobüsü durduran Çay ile Çiftçi arasında kavga çıktı. Yolcuların müdahalesiyle ayrılan kavga otobüs içerisinde bulunan kameralara yansıdı. Kavganın ardından burnunda çatlak oluşan sürücü Çay ile kafatası ve sağ kolu kırılan Çiftçi hastanede tedavi edildi. Çay, olay sonrası Altuntabak Karakoluna giderek yolcu Çiftçi'den şikayetçi oldu.

"TEHLİKE ATLATTIK"

Burada açıklama yapan Çay, seferine devam ederken akşam üzeri hamam durağında yolcu aldığını söyledi. Engelli kişinin araca binerken kendisine el hareketi yaptığını iddia eden Çay, "Yaptığın hareket terbiyesizlik, araçta aile var bu hareket yanlış dedim. Kartını gösterdi arkaya gitti. Seyir halindeyken arkadan geldi, hiçbir şey demeden yumruk attı. Burnuma darbe aldım. Olaya ailesi dahil oldu. Orada da 4-5 kişi de bana saldırdı. Benim üzüldüğüm nokta arabada yolcu var, çocuklar, aileler var. Biz burada ekmeğimiz için çalışan insanlarız, aldığımız para alın terimiz. Yaklaşık 8 yıldır bu kurumda hizmet veriyorum daha hakkımda bir şikayet yok. Olay yaşandığında aracı nasıl durdurduğumu da bilmiyorum. Tehlike atlattık. Biz ekmeğimizi kovalıyoruz. Ekmeğimizi kazanırken de durduk yere başımıza bu işler geliyor. Kişinin de engelli raporu var ama engelli bir kişi benim burnumu çatlatabilir mi? Akşama kadar da çok sayıda engelli taşıdım. Bu olayı anlayamadım" dedi.

Yolcu Ahmet Turan Çiftçi ise otobüs şoförünün kendisini tehdit ettiğini ifade ederek "Ben otobüse engelli kartımla bindim. Yerime geçerken otobüs şoförü 'Vay siz otobüslere ücretsiz biniyorsunuz, ben sizi tanıyorum, ineceğin durağı biliyorum orada gerekeni yaparım' dedi. İki kere beni tehdit etti. Ben de tehditlerine dayanamadım vurdum. İlk olarak ben vurdum, dayanamadım tehditlerine sonra olay büyüdü. Sonrasını hatırlamıyorum kafama çok darbe aldım ve zihinsel engelli olduğum için hatırlamıyorum. Kolumda kırık var, vücudumda ağrılar var." ifadelerini kullandı. Çiftçi de, otobüs şoföründen şikayetçi olacağını söyledi.

Görüntü Dökümü:

-Otobüste yaşanan kavganın görüntüleri

-Otobüs şoförünün görüntüsü ve konuşmaları

-Yolcunun görüntüleri ve konuşması

Haber-Kamera:  İrfan ÖZŞEKER-Hakan KALELİ/SİVAS,

=============

Kocaeli'nde köy müzesi açıldı

İZMİT(Kocaeli)- İZMİT Sepetçiler Mahallesi'nde kurulan ilk köy müzesi törenle açıldı. Müzede tarımda, hayvancılıkta ve günlük hayatta kullanılan asırlık araçlar yer alıyor.

İzmit Belediyesi tarafından Sepetçiler Mahallesi'nde kurulan ilk köy müzesi ve mahalle konağı açılışına İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Köy hafızası oluşturmak için kurulan müzede, tarımda, hayvancılıkta ve günlük hayatta kullanılan asırlık araçlar yer alıyor. Sepetçi Mahallesi'nde açılan müzede sergilenen ürünler arasında 1883 yılına ait beşik, 1950 yılına ait tekerlekli pulluk, 1955 yılına ait hamurluk, 1924 yılına ait et terazisi, 1935 yılına ait su değirmen taşı ve 1929 yılına ait değirmende yer alıyor. Yaba, orak, ellik, saban, düven, öküz arabası, çıkrık, tezgah, dibek taşı, ibrik, tas, kandil, gaz lambası ve giyim eşyalarının da sergilendiği müzede Türkiye'de ilk kez kullanılan traktörlerden biri de bulunuyor. Müzeye bağışta bulunanlara plaket verilip, isimlerinin yazılacağı bir köşede oluşturuldu.

Örnek bir müze olacağını söyleyen İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, " Birçok köy konağı, mahalle konağı yaptık. Ama bu köy konağımız daha farklı. İçerisinde Kocaeli'de ilk defa yapılan ve Türkiye'de de örnek olabilecek bir köy müzemizi bulunuyor. Müzecilik şehrimizde gelişiyor. Farklı alanlarda müzeler hazırladık. Şehrimizin turizmde yer alması için böyle müze girişimlerimiz önemli. Bu ülkenin bugünlere gelmesinde, şehirlerde bu yaşantıyı sürmemizde en önemli güç köylerimizdir. Köylülerimiz bizim baş tacımız. Atatürk'ün dediği gibi köylü milletin efendisidir. Millete hizmet etmek isteyen köylüye hizmet etsin. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan her yaptığı işte köylüleri ön plana çıkararak bizim en önemli ilham kaynağımız oldu." dedi.

Hayal ettikleri müzenin gerçek olduğunu söyleyen Mahalle Muhtarı Nejdet Çetin, "Böyle bir müzenin köyümüzde olması bizim için hayaldi, hayalimiz gerçekleşti. Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Çok mutlu olduk."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Köy müzesi açılışı

-İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan konuşması

-Müzenin içersinden detaylar

Haber: Dinçer AKBİR - Kamera: Soner GÜLEZER, İZMİT

===================

İzmir'de köpekler iş adamının hayatını kurtardı

İZMİR'de yüzmek için girdiği denizde fenalaşan ve baygınlık geçiren vertigo hastası 74 yaşındaki Yalvaç Aysu'yu, her gün beslediği ve bakımını yaptığı köpekler kurtardı. Plajda bayıldığını gören köpeklerin havlaması üzerine fark edilen Aysu'ya önce 112 ekipleri müdahale etti. Bilinci kapalı olan Yalvaç Aysu, yoğun bakım ünitesinde süren tedavisinin ardından yeniden hayata döndü. Yalvaç, "Benim bayıldığımı görenler oldu ama yardım etmediler. O benim güzel köpeklerim sayesinde hayata yeniden tutundum" dedi.

İzmir'in Çeşme ilçesine bağlı Germiyan Mahallesi'ndeki Yeni Dostlar Sitesi'nde tatilini geçiren 74 yaşındaki İşadamı Yalvaç Aysu, her gün yaptığı gibi serinlemek için sitenin plajında denize girdi. Vertigo hastası olan Yalvaç Aysu, bir süre yüzdükten sonra kendini iyi hissetmediğini fark ederek denizden çıktı. Bu sırada başı dönen ve suya düşen Aysu'yu, çevredeki vatandaşlar değil her gün beslediği ve bakımlarını yaptırdığı sokak köpekleri fark etti. İki köpeğin havlaması üzerine site yöneticisi görevlilerin köpeklere bakmasını istedi. Köpeklerin havlama sesleri üzerine sahile giden görevliler, denizin içinde yatan Aysu'yu gördü. Hemen yardım çağrıldı. Bu sırada plajda olan bir kadın doktor, talihsiz adama ilk müdahaleyi yaptı. Bilinci kapalı olan Yalvaç Aysu, daha sonra 112 Acil Servis ekipleri tarafından önce Çeşme Devlet Hastanesi'ne, ardından da İzmir'deki özel bir hastaneye kaldırıldı. Yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınan ve 7 gün boyunca yoğun bakımda tedavisi süren Yalvaç Aysu, günler süren ölüm kalım savaşını atlatınca normal servise çıkarıldı. Hala hastanede tedavisi süren Aysu, olaya dair şunları söyledi:

"Perşembe sabahı saat 09.00 sıralarında evden çıktım. Hava çok güzeldi. Denize gireyim, çıkayım ve kahvaltımı yaparak güne başlayayım düşüncesiyle deniz kenarına gittim. O saatlerde deniz genelde kalabalık oluyor. Merdivenlerden indim, suya daldım. Çıktım daha sonra yürümeye başladım ama kendimi iyi hissetmedim. Hemen durdum ve gücümü toplayarak sahile doğru yürümeye başladım. Ancak o süre içerisinde gücümü kaybettiğimi fark ettim ve 'İmdat beni kurtarın' diye bağırdım. Sesimin duyup duyulmadığını bilmiyorum, olayın sonrasını hatırlamıyorum."

'BENİ GÖRDÜLER AMA YARDIM ETMEDİLER'

Aysu'nun iddiasına göre, çevredeki vatandaşlar onun baygınlık geçirdiğini ve suya düştüğünü gördü ancak yardım etmedi. Aysu, "Orada denize giren insanların benim suya düştüğümü görmemeleri mümkün değil. Çünkü denize düştüğüm yer, denize inen merdivenlerin hemen yan tarafı. Sağ olsun insanlar ilgilenmedi. Beni gördüler ama yardım etmediler. Ortada insanlık diye bir şey de kalmadı" dedi. Köpeklerin havlaması sonucu durumun fak edildiğini aktaran Yalvaç Aysu, "Bizim köpeklerimizden ikisi sahile gelmiş, beni denizin içinde görmüşler ve havlayamaya başlamışlar. Öyle canhıraç havlamışlar ki bu durum herkesin dikkatini çekmiş. Ondan sonra insanlar gelip beni denizden çıkarmış. O benim güzel köpeklerim sayesinde hayata yeniden tutundum" diye konuştu. İnsanların kendisine yardım etmediğini öne süren Yalvaç Aysu, şunları söyledi:

"İki ayaklılar yerine, hayvanları tercih ediyorum. Bu söylediğim için özür dilerim ama onlar son derece doğallar. Siz onlara zarar vermediğiniz müddetçe onlar size zarar vermiyor. Ama insanlarımız artık bitti, toplum duyarsız. Biri öldüğünde üstüne kağıt seriliyor  ve insanlar yanından geçip gidiyor. İnsanların duyarlılığı, anlayışı kalmadı. Toplumumuz bitti. İnsanlık bitti."

'ZAMANINDA FARK EDİLMİŞ'

Anesteziyoloji ve Reanimasyon Uzmanı Doktor Figen Öztürk (43), Yalvaç Aysu'nun hastaneye geldiğinde bilincinin kapalı olduğunu söyledi. Öztürk, "Hastamız boğulmaya bağlı akciğer enfeksiyonu ile bize geldi. Yalvaç Aysu'nun epilepsi hastalığı da mevcut. Biraz daha uzun süre suda kalmış olsaydı beyin fonksiyonlarının tamamen oksijensiz kalma durumu söz konusu olabilirdi. Zamanında fark edilmiş" dedi. Öztürk, bu tür hastaların yüzerken fazla derinlere açılmaması gerektiğini ve mümkünse yanlarında birilerinin bulunmasının da önemli olduğunu söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Hastane yatan Yalvaç Aysu'dan görüntü

-Aysu'nun açıklaması

-Aysu'nun doktoru Figen Öztürk'ün açıklaması

-Genel ve detay görüntü

Haber-kamera: Umut KARAKOYUN/ İZMİR,

==================

Van Gölü'ne farkındalık için düzenlenen bisiklet turu devam ediyor

VAN Gölü Aktivistleri Derneği, Van Gölü'nün turizme kazandırılması ve farkındalık oluşturmak amacıyla göl etrafında bisiklet turu düzenliyor.

Van Gölü Aktivistleri Derneği tarafından organize edilen bisiklet turu etkinliğine, Bitlis'in Adilcevaz ilçesinden start verildi. 'Van Denizini Pedallıyoruz' sloganı ile başlayan, 4 gün boyunca sürecek olan 1'inci Ulusal Van Denizi Bisiklet Şenliği'ne katılan 50 sporcu, yaklaşık 450 kilometrelik yolu kamp yaparak bisikletle tamamlayacak. Ülkenin farklı kentlerinden gelen bisiklet tutkunları ve doğaseverler, Adilcevaz'dan başlayarak sırasıyla göle kıyısı olan Erciş, Muradiye, Van, Edremit, Gevaş, Tatvan ve Ahlat'ın tarihi ve doğal güzelliklerini görme imkanı bulacak.

Bisikletle Erciş'ten Muradiye'ye gelen aktivistler, birinci günün akşamında Muradiye Şelalesi'ne gelerek geceyi geçirmek için burada kamp kurdu. Sporcuları İlçe Emniyet Müdürlüğü'nden Başkomiser Fatih Öner karşıladı.

Van Gölü Aktivistler Derneği Başkanı Erdoğan Özel, bisikletle yaklaşık 90 kilometre yolu kat ederek Muradiye Şelalesi'ne geldiklerini belirterek, "1'inci Van Denizini Pedallıyoruz etkinliğini ulusal çapta yaptık. Yaklaşık 50 kişilik bir gurubuz. Türkiye'nin değişik illerinden guruplar halinde arkadaşlar gelmişler. Amacımız Van denizini, tarihi özellikleriyle, doğal ve kültürel özellikleriyle tanıtmak istiyoruz. Onun için bu organizasyonu yaptık, 5 gün sürecek, 4 gece konaklayacağız. İlk konaklama gecemiz Muradiye Şelalesi'nde olacak. İkinci gecemiz Van Kalesi'nde olacak. Van'a doğru gittiğimizde ikinci gün Türkiye'de sadece Van Denizi'nde olan mavi bayraklı plaja da uğrayacağız. Yani buradaki amacımız, buradaki tüm güzellikleri birer birer tanıttırmak, bölgemizdeki tüm tarihi ve turistik yerleri gezip misafirlerimize tanıtıp bir farkındalık oluşturmak, Nemrut gölündeki kraterleri görüp farkındalığımızı oluşturacağız. Güzel bir etkinlik oluyor. Bu gezimiz bölgemizi tanıtmak konusunda amacına ulaşacaktır" dedi.

Mehmet Hasdemir isimli sporcu ise, "Biz üç kişilik bir grup olarak Sivas'tan katıldık. Buraya geliş amacımız, Van denizinin mavi kalmasına dikkat çekmek. Güzel bir etkinlik oldu, şu an yapılan etkinlik amacına ulaşmak üzere. Diğer amacımız buradaki hem tarihsel, hem de kültürel değere dikkat çekmek. Bu etkinlikler devam edecek. Van Gölü, Türkiye'nin en büyük gölü, yerel halkın dediği gibi Van denizi. Bu etkinliğimize 13 ayrı ilden gelen sporcu arkadaşlar var. Herkesin buraya geliş amacı, hem görmek, hem gezmek en önemlisi de Van Gölü'nün temiz kalması, mavi kalmasına dikkat çekmek" diye konuştu.

Grup, geceyi Muradiye Şelalesi'nde geçirdikten sonra sabah kahvaltıdan sonra ilçeden ayrıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

-Bisikletli grubun Türk Bayrağı ve trafik ekibinin eşliğinde Şelaleye gelişinden detay

-Güvenlik tedbirleri eşliğinde gurubun asma köprüden geçişinden detay

-Başkomiser Fatih Öner'in gurubu kaşılamasından detay

-Kimya Mühendisi Nursal Vaşın ile röportaj

-Gurubun bisikletleri ve çadırları araçtan indirmelerinden detay

-Mehmet Hasdemir ile röportaj

-Kamp çadırlarının kurulmasından detay

-Grup Başkanı Erdoğan Özer ile röportaj

-Kamp çadırlarının kurulmasından detaylar

MURADİYE (Van),