"Diyarbakır'da "11. Kadın Buluşması"

(Anadolu Ajansı - Sema Kaplan) Diyarbakır (AA) - Fazilet Partisi'nden 1999 yılında milletvekili seçilen, ancak göreve başlamadan milletvekilliği düşürülen Merve Kavakçı İslam, "(Kürtçe) O dilin konuşulamadığı yerlerden gelindi, ileriye doğru yeni adımlar atılıyor ve atılacaktır da" dedi.

Hazar Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneğince The Green Park Otel'de "Ortak Geleceğimizin İnşasında Buluşan Kadınlar" temasıyla düzenlenen 11. Kadın Buluşması, Diyarbakır'da sürüyor.

Moderatörlüğünü yazar Yıldız Ramazanoğlu'nun yaptığı, "Ortak geleceğimizin inşaasında tarihi yeniden yazmak" konulu oturumun ikinci bölümünde konuşan İslam, geçmişte yaşananları göz önüne alarak epeyce yol katedildiğini belirtti ve artık bir araya gelinebildiğini söyledi.

Son 20 yılın iyi yönde gelişmeleri beraberinde getirdiğini vurgulayan İslam, "Bundan mutluluk duyuyorum. Çözüm ve barış sürecine 4 elle sarıldığımız, kolları sıvadığımız bugün geçmişteki hataları bilip deşifre ederek geleceği sağlıklı bir şekilde kurabiliriz" diye konuştu.

İslam, ülkede ciddi acılar yaşandığını, içleri acıtan faili meçhul cinayetlerde insanların yakınlarını kaybettiğini anlatarak, Kürt meselesi çerçevesinde rejimin kadın erkek herkesi ezdiğini belirtti.

"O dilin konuşulamadığı yerlerden gelindi, ileriye doğru yeni adımlar atılıyor ve atılacaktır da" diyen İslam, şunları kaydetti:

"Kürt sorununun çözümü ile ilgili Kürt hareketinin geldiği noktayı demokratikleşme açısından başörtülü kadınların verdiği mücadelede geldiği noktadan biraz daha ileride görüyorum. Bu mesele benim meselem değil, benimle başlamadı, benimle bitmedi. Rejimin dindarlık çerçevesinde çizdiği milli kimlik anlayışında ilk kez hatasıyla yüzleşmesi önemliydi. Kürtçe yemin döneminde de benzer bir yüzleşme yaşandı. Ben bugün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Fakat Türkiye Cumhuriyeti pasaportum bile yok. Eskiden aynı sıraları paylaştığım siyasetçi arkadaşlarım bugün iktidarda ama ben eski bir milletvekili olarak tanınmıyorum. Başı örtülü kadınlar temsil hakkına erişmelidir. Başörtüsü yasağı konusunda beli iyileşmeler oluyor bunu takdir ve dua ile takip ediyorum. Fakat haklar ya tamamen verilir ya verilmez."

-"Biz, 'birlikte Türkiye'yiz' diyerek başaracağız"

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mine Lök Beyaz da Leyla Zana'nın ve sonrasında Kavakçı'nın Meclis'ten çıkarıldığı günleri üzüntü ile hatırladığını ifade ederek, " 28 Şubat'ın bittiği gün Merve Kavakçı'nın ya da başörtülü bir kadının Meclise girdiği gündür" dedi.

"2010 referandumu bizim için bir milattır" diyen Beyaz, Başbakan Erdoğan önderliğinde bugünlere gelindiğini vurguladı.

Beyaz, Meclis'te oturan bir kadın olarak, kadın sayısının daha da artmasını istediğini kaydederek, şöyle konuştu:

"Sayın Zana Meclis'te, bundan memleket sevdalısı bir Diyarbakırlı olarak gurur duyarım. Fakat sayın Kavakçı hala Meclis'te değil. Ben bunun kul hakkı olduğunu düşünüyorum. Biz de böşürtülü vekil olarak bunu hep birlikte başaracağız. Bir dönem red, inkar, asimilasyon politikalarının uygulandığı Diyarbakır'da bugün fiziki, mimari, kültürel, sosyal ve siyasi restorasyon sürecini bir arada yürütüyoruz. Devlet eliyle bir zamanlar burada çok ciddi acılar yaşatıldı. Kimse 30 yıl önce durduk yere dağa çıkmadı. Fakat artık dağa da çıkmamaları gerekiyor. Artık bizim çocuklarımızın birbirini öldürmemesi gerekiyor. Allah'a şükür 5 aydır şehidimiz yok."

Beyaz, ülkede yaşanan acıların bitmesini istemeyen ciddi bir kesim olduğunu vurgulayarak, buna karşı herkesin dikkatli olması gerektiğini belirtti.

Diyarbakır'da uyuşturucunun çocuklar için çok ciddi bir tehlike olduğunu kaydeden Beyaz, şu ifadeleri kullandı:

"Çocuklar çok ciddi tehlike altında. Babası olmayan çocuklar için ciddi oyunlar oynanıyor. Bizim 18 yaş altı 11 bin 500 kayıtlı hırsız çocuğumuz var. Yaşanan olaylar nedeniyle bunlar bir kenara itildi. Biz bu sorunları, 'birlikte Türkiye'yiz' diyerek başaracağız. Hak ve hukuk çerçevesinde ötekileştirmeden birbirimize sahip çıkarak bunu başarmamız lazım."

-"Yılmayacağız"

Akil İnsanlar Heyeti Güneydoğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkan Vekili Kezban Hatemi, barış sürecinin kolay gerçekleşmeyeceğini belirtti.

Hatemi, "Bencil vicdanlar 'ne veriyoruz?' diye soruyor, bölgedeki bazı insanlar da 'ne alıyoruz?' diye soruyor. Temel hak ve hürriyetler alma ve verme olayı değildir. Sakın birisi size bir şey verecek diye beklemeyin" diye konuştu.

Hatemi, bazı insanların "bölünüyor muyuz?" diye sorduğunu ifade ederek şunları söyledi:

"Aklı olan bölünmez. 'Bölünmeyecek' diye de bir şey yok. Ülkeler bölünür de bölünmez de. Krizinizi iyi yönetirseniz bölünmezsiniz. Ben herşeyin yerine oturması için 10 yıl öngörüyorum. Bir kere bölgede acil rehabilitasyon lazım. Çünkü bölge ciddi travma almış. Akil İnsanlar Heyetleri'nin sürece ciddi katkılar sunduğunu düşünüyorum. Böyle heyetlerin kurulması lazım. Sadece devletten beklemeyin. Mesela Hakikatleri Ortaya Çıkarma Komisyonları kurabilirsiniz. Belge, bilgi toplayabilirsiniz. Bu ülkede hiç bir faili meçhul yok. Tüm faili meçhuller biliniyor. Bu süreçle büyük bir şey yakaladık. Engellemeye çalışanlar da olabilir ama yılmayacağız."

Moderatörlüğünü Anadolu Platformu Temsilcisi Gülhan Dinç'in yaptığı "Ortak geleceğimizi inşasında kadınların rolü" konulu oturumun ikinci bölümünde konuşan Çözüme Evet Koalisyonu üyesi Yıldız Önen, barış sürecine destek vermek için 6 Nisan'da ilan ettikleri koalisyon olarak bölgeden yükselen barış seslerine batıdan da destek olmak istediklerini söyledi.

Yarın ilk barış yürüyüşünü İstanbul'da başlatacaklarını belirten Önen, "İlerleyen günlerde Edirne'den İstanbul'a oradan da Diyarbakır'a Barış Treni Projemiz var. Trendeki insanlarla barışı kutlamak istiyoruz" diye konuştu. - Diyarbakır