Dünya Kadın Hakları Günü

Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) Başkanı Nilüfer Bulut, Türkiye'de kadınlara seçme ve seçilme hakkının birçok Avrupa ülkesinden uzun yıllar önce tanındığını belirterek, kadına verilen değerin 80 yıl önce somut olarak gösterildiğini kaydetti.

Bulut, yaptığı yazılı açıklamada, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü'nün aynı zamanda 5 Aralık 1934'te Türkiye Cumhuriyeti'nin kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıdığı günün 80. yılına denk gelmesinin anlamlı olduğunu aktararak, tüm dünya kadınlarının bu özel gününü kutladığını bildirdi.

Türkiye'de, kadınların gerek toplumsal gerekse siyasi alanda oldukça önemli yollar kat ettiğine vurgu yapan Bulut, kadınların, üretim dahil, iş dünyasının her alanında kendini ortaya koyarak ülkenin ekonomik hayatında da etkili bir yer tuttuğunu anlattı.

Nilüfer Bulut, giderek güçlenen kadınların sivil toplum kuruluşları yoluyla yaşadıkları ülkede olduğu kadar küresel düzeyde de etkin rol oynayan bir noktaya ulaştığını kaydederek, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

"Bütün bu zorlu yıllar boyunca kadınlar hak mücadelesinin en güçlü kaleleri olmuşlar, büyük görevler üstlenmişlerdir. Nene Hatun'dan Sabiha Gökçen'e, tarihimiz kendileriyle gurur duyduğumuz kadınlarla doludur. Kadınların gücünün neler yapabileceğini, kadının neleri başarabileceğini açık şekilde gösteren çok sayıda dernek ve kuruluş bugün de kadın haklarının çeşitli alanlarında çalışmalarını ve mücadelelerini sürdürüyorlar. Çünkü, Türkiye'de kadınların 80 yılda geldiği noktanın henüz daha istenen düzeyde olduğunu söylemek maalesef mümkün değil, özellikte siyasetin içerisinde karar mercilerinde yer alma noktasında kadınların yeterince destek görmedikleri açıktır."

"Siyasetteki sert üslubu, kadınlar önleyecek"

Kadın öngörüsünün, kadın erdem ve merhametinin siyaseti çok ileri noktalara taşıyacağına samimiyetle inandığını aktaran Bulut, mecliste kadın sayısı arttığında, siyasetteki sert üslubun da yerini siyasi nezakete bırakacağına, partiler arası diyalog yollarının daha açık olacağına ve ülkenin enerjisini doğru yöne kanalize ederek, pek çok sorunun çözümüne büyük katkı sağlayacağına inandığını belirtti.

Bulut, kadınların seçme ve seçilme hakkını fiili olarak da kullanabilmelerinin yolunun açılması gerektiğine vurgu yaparak, kadınların yönetimlerdeki sembolik mevcudiyetlerinin yerini etkin ve güçlü bir yapıya bırakması gerektiğini aktardı.

TBMM'deki kadın milletvekili oranının yüzde 14'te kalmasının seçme ve seçilme hakkının Avrupa'dan önce tanınmasının somut faydalarının görülmesini engellediğine dikkati çeken Bulut, şunları kaydetti:

"Beklentimiz 2015 genel seçimlerinde tüm partilerin kadın adayları yüzde elli oranına çıkarmaları ve kadının siyasi hayatın ayrılmaz bir parçası olduğunu kabul ederek, buna uygun bir siyasi tutum almalarıdır. Yaşadığımız ülkenin birer ferdi olarak, tüm zorlukları kadın ve erkek birlikte paylaşıyorsak, o zorlukların üstesinden nasıl geleceğimize de birlikte karar verebilmeliyiz. Daha iyi bir dünya için; siyasetin içinde sadece seçen değil, seçilen kadınların da çoğalması dileğimle, tüm kadınların Dünya kadın hakları gününü ve ülkemizdeki kadınlarımızın seçme ve seçilme haklarını edinmelerinin 80. gurur yılını kutluyorum." - İstanbul