DÜNYA Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, 2018'de kanser vakaları en büyük hastalık ve ölüm nedenleri arasında yer aldı. Geçen yıl dünyada yaklaşık 18,1 milyon yeni kanser vakası ortaya çıkarken, 9,6 milyon kişi de kanserden yaşamını yitirdi. Bursa Medicana Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Direktörü Prof. Dr. Kayıhan Engin kanserle mücadelede en ucuz yöntemin kansere karşı önlem almak olduğunu vurguladı. Obezite ve sigaranın kanseri kolaylaştırdığını belirten Engin Kanserin ya önlenmesini sağlamalıyız ki en ucuz yöntem bu, ya da erken tanınmasını sağlamalıyız. Bunun için bir takım taramalar var ve hastanın bedeninin iyi tanıması önemli, ayırt edici bazı belirtilerde doktora gitmesi önemli açıklamasında bulundu.
Engin, dünyada erkeklerde en çok prostat kanseri görüldüğünü belirtti. Türkiye'de ise akciğer kanserinin erkeklerde en sık görülen kanser vakası olduğunu söyleyen Engin, Dünya geneline baktığımızda erkeklerde prostat kanseri daha çok görülmektedir. Fakat prostat kanserinde ölüm oranı akciğer kanserine göre oldukça düşük. Çünkü prostat kanseri hem erkek yakalanabiliyor ve tedaviyle büyük ölçüde hallolabiliyor. Akciğer kanserinin erkeklerde görünme ülkemizde belki de 1'inci sırada ama buradaki olay genellikle erken dönemde belirti vermemesinden dolayı çoğu hasta da ileri evrelerde fark edilmiş oluyor. Bu nedenle de cerrahi şansını kullanamıyoruz burada da radyoterapi ve kemoterapiyle devam etmek zorundayız dedi
Kadınlarda ise meme kanserinin daha sık görüldüğünün altını çizen Engin toplumun bilinçlendikçe erken tanı oranının arttığını açıkladı. Erken teşhisin meme kanserinde kür oranını yüzde 95'e arttırdığının altını çizen Engin, Kadınlarda da en sık meme kanseri görülüyor. Toplum geliştikçe, kendi kendine muayene, mamografi yöntemleri işin içine girdikçe kanser çok daha erken evrelerde yakalanabiliyor. Meme kanserinde erken evrede yakalanmasının önemi büyük çünkü kür oranı yüzde 95'e kadar varabiliyor. İstatistikler batıda böyle ancak ne yazık ki ülkemizde henüz o durumda değiliz ama zaman içinde bunun da olacağını düşünüyorum şeklinde konuştu.
Engin kanserin önlenebilir bir hastalık olduğunun altını çizerek erken teşhisin önemini vurguladı. Hastanın bedeninin iyi tanımasının erken teşhiste önemli olduğunu belirten Engin, Sigara kullanımı, hava kirliliği gibi nedenler akciğer kanserini etkiliyor. Hasta ne kadar geç gelirse bizim de yapabileceklerimiz sınırlı oluyor. Burada duyarlı olmak önemli, biz biliyoruz ki kanserlerin 3'de 1'i sigaraya bağlı yine 3'de 1'i beslenmeyle ilgili. Obezite zaten günümüzün konusu, şişmanlığın kolaylaştırdığı birçok kanser türü var. Bu sigara ve beslenme konusunda tam olarak önlemlerimizi alabilirsek kanser önlenebilir bir hastalık. Kanserin ya önlenmesini sağlamalıyız ki en ucuz yöntem bu, ya da erken teşhis edilmesini sağlamalıyız. Bunun için bir takım taramalar var ve hastanın bedeninin iyi tanıması önemli, ayırt edici bazı belirtilerde doktora gitmesi önemli dedi.
Engin, radyasyon tedavisinin doğru şekilde kullanıldığında etkin bir tedavi yöntemi olduğunu açıkladı. Teknolojik gelişmelerle birlikte radyasyon tedavisinde görülen yan etkilerin de ciddi bir oranda azaldığını açıklayan Engin sözlerini şu şekilde sürdürdü; Radyasyon tedavisi özellikle kanser tedavisinde 3 temel moderiteden biridir. Radyasyonun ismi korkutucu olabilir ama doğru biçimde doğru yerde verildiği zaman etkin bir kanser tedavi yöntemidir. Son zamanlarda bu konuda teknolojik gelişmelerle ve bunların doğrudan yansımasıyla radyoterapi de büyük gelişmeler olmuştur. Radyoterapide bizim en çok korktuğumuz tümör çevresindeki dokuların zarar görmesidir. Ancak bu teknolojik gelişmelerle bu durum çok minimize edilmiştir. Bundan 10-15 yıl önce görünen yan etkilerin hiçbiri görülmemektedir. Radyoterapi birçok konuda kullanılabilir, örneğin bazı durumlarda cerrahi sonrası tamamlayıcı tedavi olarak kullanılabilir. Bunun anlamı, örneğin meme kanserinde hastalığın geri gelmemesi için etkindir ve bu aynı zamanda memenin de korunmasını sağlayan, memenin alınmadan tedavi edilebileceğini gösteren bir yöntemdir. Bazı durumlarda hastanın tercihi ya da hastalığın evresi dolayısıyla cerrahi tedavi devre dışı kalabiliyor. O zaman kemoterapiyle birlikte ya da yalnız başına kür amacıyla kullanılabilen bir yöntemdir. Örneğin nazofarenks kanseri gibi bazı tümörlere tek başına kür sağlayabilen bir tedavi yöntemidir. Bunların dışında birçok hasta da semptomların giderilmesi için kullanılabilir. Hastalığın ilerlediği hastalarda bazen ağrı kontrolü bazen kanama kontrolünde kullanılabilir. Bazı durumlarda da organ koruyucu olarak kullanılabilir. Örneğin meme kanserinde tüm memenin alınmasındansa yalnızca kitlenin çıkarılıp üzerine radyoterapinin eklenmesiyle eşdeğer sonuçlar elde edilebilmekte. Bunun dışında gırtlak kanserinde ses telleri alınmadan bu tedavi yapılarak hastaya hem konuşma şansı verilmektedir hem de kür sağlanmaktadır. - Bursa
Son Dakika › Güncel › Kansere Karşı En Ucuz Yöntem Önlem Almak - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?