Kılıçdaroğlu: Adamda Biraz Terbiye Olur

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Berkin Elvan'ın ardından yaşanan kayıplarla ilgili aynı duyguları taşıdığını ifade ederken, "Ben ülkemi seven birisiyim, insanımı seven birisiyim. Asla ve asla hiçbir yurttaşımın burnu kanasın istemem. Ben bu duyguları taşırken, birisi çıkıyor bizzat Mersin'de, "Bu Kılıçdaroğlu bununla ilgili hiçbir şey söylemedi'. Yahu yüzüne gözüne dursun, yahu sen nasıl bir adamsın. Nasıl yalan söylersin, en azından insanda biraz ahlak olur, biraz vicdan olur. Biraz terbiye olur adamda yahu" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, partisinin Sakarya Kent Meydanı'nda düzenlenen mitinginde konuştu. Konuşmasında öz eleştiri yapan Kılıçdaroğlu, "Uzun yıllar Ankara'da oturduk, vatandaşın ayağına gitmedik. Elini sıkmadık, derdini dinlemedik, dedik ki "bize oy ver'. Şimdi her şeyi değiştirdim. Türkiye'yi adım adım geziyorum, her yurttaşımla kucaklaşıyorum. Herkesin çayını, kahvesini içiyorum ve bir şey bekliyorum Türkiye'den; temiz siyaset için izin istiyorum, yetki istiyorum" dedi.

Kılıçdaroğlu, "Onlar halka hesap vermek istemiyorlar, ben halka hesap vermeyi namuslu görev kabul ediyorum. Onlar vatandaşı bölüyorlar, "bizden onlardan' diye. Ben bölmüyorum. Benim yandaş yok, benim için vatandaş yok. Ben demokrasinin gereğine inandım. Eğer bu ülkede temiz siyasetin yolunu açacaksak, gerçek anlamda bir demokrasiyi kuracaksak, ayrılığı gayrılığı değil beraber, özgürce yaşamayı, varlık içinde olmayı savunacaksak adresimiz belli, halkın partisi CHP" diye konuştu.

-"GERÇEKTEN YÜREĞİM YANIYOR"-

Berkin Elvan'ın ardından, Okmeydanı'nda silahla vurularak öldürülen 22 yaşındaki Burak Can Karamanoğlu için de başsağlığı dilediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Gerçekten yüreğim yanıyor. Bir evlat acısı çeken baba olarak söylüyorum bunu. Hem Burak Can, hem Berkin için her zaman duygularımı dile getirdim. Beyoğlu Belediye Başkan Adayımız Aylin (Kotil) Hanım'ı Alucra'ya, cenaze törenine gönderdim. Buradan bütün Alucralıların gözlerinden öpüyorum, başsağlığı diliyorum. Ben ülkemi seven birisiyim, insanımı seven birisiyim. Asla ve asla hiçbir yurttaşımın burnu kanasın istemem. Ben bu duyguları taşırken, birisi çıkıyor bizzat Mersin'de, "Bu Kılıçdaroğlu bununla ilgili hiçbir şey söylemedi'. Yahu yüzüne gözüne dursun, yahu sen nasıl bir adamsın. Nasıl yalan söylersin, en azından insanda biraz ahlak olur, biraz vicdan olur. Biraz terbiye olur adamda yahu. Ben bu kadar yalan söyleyen adamla hayatımda hiç karşılaşmadım. Yine bir polis memurumuz Ahmet, benim hemşehrim Elazığlı ona da söylüyorum; Allah rahmet eylesin. İstiyorum bu ülkede herkes huzur, barış içinde yaşasın. Her evde tencere kaynasın, her evde mutluluk olsun, hiç kimse ölmesin bunu istiyorum, bunu savunuyorum."

"Ayın 30'unda omu omuza, beraber, kardeşçe sandığa gideceğiz, demokrasi şölenini gerçekleştireceğiz" derken, "Onlar gitmemek için her türlü provokasyonu yapabilirler. İki gün önce uyardım, "herkes provokasyona karşı duyarlı olsun' dedim. Gecenin başlangıcında bütün elektrikleri söküp silahla bir çocuğu öldürüyorlarsa dikkatli olmamız lazım. Biz hiçbir zaman demokrasiden ödün vermeyeceğiz, insan sevgisinden, özgürlüğümüzden ödün vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

-"BU YOLSUZLUKLAR OLMASAYDI ESNAF, ÇİFTÇİ BU DURUMDA OLMAZDI"-

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna da değinen Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:

"Türkiye'nin vicdanına sesleniyorum, bu yolsuzluklar karşısında söyleyecek bir şeyimiz yok mu. Bu yolsuzluklar karşısında bu millet, "ey hükümet sen bana neden hesap vermiyorsun' diye sormayacak mıyız. Kul hakkı yemek günah mı, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemek günah mı. O zaman bir şey yapacağız, ayın 30'unda gideceğiz sandığa oyumuzu kullanacağız.

Bu yolsuzluklar olmasaydı çiftçi, esnaf, emekli bu durumda olmazdı. Bu yolsuzluklar olmasaydı işsizlik bu boyutlarda olmazdı. Gelin Türkiye'nin önünü açalım. Gelin yeni bir siyasetin önünü açalım, gelin halk hesap vermeyi namuslu görev sayan siyasetin önünü açalım."

Kılıçdaroğlu, meydanda atılan "Hırsız Tayyip" sloganlarının ardından, "Ne diyor, "Her yer millet, her yer hizmet'. Türkçesi şu; "Her yer rüşvet her yer hiddet" diye konuştu.