Kılıçdaroğlu, Seçim Sonrası Özeleştiri Yaptı: "Roma Bir Günde İnşa Edilmedi"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yerel seçim sonuçlarının beklentilerini karşılamadığını belirterek, "Çünkü bizim beklentimiz daha yüksekti. Biz o nedenle oy artışımızdan sevinemedik. Daha büyük bir beklenti içindeydik. Bizim şikayet etme gibi bir lüksümüz yok. Faturayı halka çıkarmak gibi bir lüksümüz yok. Hiç kimse unutmasın, meşhur bir söz var, Roma bir günde inşa edilmedi diye. Biz ağır da olsa kararlı adımlarla gidiyoruz" dedi.

Partisinin grup toplantısına gelirken yumruklu saldırıya uğrayan CHP Genel Başkanı, saldırının ardından TBMM'deki makamına çıktı. Kılıçdaroğlu, saldırıdan 15 dakika sonra grup toplantı salonuna gelerek konuşmasını yaptı. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi'de, Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırıyı kınadı.

-SEÇİM SONUÇLARINI DEĞERLENDİRDİ, OY KULLANANLARA, GENÇLERE VE KADINLARA TEŞEKKÜR ETTİ-

CHP lideri partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada yerel seçim sonuçlarını değerlendirdi. "Çalıştık" diyen CHP Genel Başkanı, üç kesime teşekkürlerini sunduğunu söyledi Sandığa gidip oy kullanan bütün vatandaşlara teşekkür eden CHP lideri, ikinci teşekkürü gençlere yaptı. Kılıçdaroğlu, üçüncü olarak da kadınlara teşekkür etti.

CHP lideri konuşmasında özetle şöyle dedi:

" Bingöl'de AKP'den seçilen belediye meclis üyesi bir kadın başkan yardımcısı olmak istiyor. Gidip söylediği zaman reddederler. Bu kadının söylediği şu cümleler çok çok önemli. Diyor ki,"gece gündüz 24 saat kapı kapı dolaşıp çalışma yapacağız. Dinen ve örfen kadınların görev alınamayacağı söylenecek. Bunu kabul etmem söz konusu değil'. Bu kadına en samimi teşekkürlerimi gönderiyorum. Bizim ne geleneklerimizde ne dinimizde kadının çalışmayacağına dair hiçbir hüküm yoktur.

-"BİZ BİR DEVLETLE MÜCADELE EDER BİR SEÇİM GERÇEKLEŞTİRDİK"-

Bu seçimler hepimizin bildiği çağdaş bir demokraside olması gereken seçimlerden farklıydı. Oralarda iktidar mücadelesi yapılır. Biz bir devletle mücadele eder bir seçim gerçekleştirdik. Başbakan'ın, bakanların, müsteşarları, valileri, kaymakamları, emniyet müdürleri, jandarması, polisi, bütün bunların tamamı bir blok oluşturmuştu. Karşısında da muhalefet var. Biz böyle bir mücadele yaptık. O nedenle bu mücadeleyi sağlıklı işleyen bir demokrasideki mücadeleden daha farklı bir yerde konumlandırmamız gerekiyor. Düşünün Anadolu Ajansının Genel Müdürü bile iktidar partisine servis yapıyor. Oysa onun bilgi vermesi gereken kitle Türkiye Cumhuriyetinin yurttaşları, bütün dünyaya bilgi vermesi lazım. Ama o özel olarak bilgiyi belli bir siyasal partiye vermeyi görev edinen kişi.

Bu seçimin bir diğer özelliği Cumhuriyet tarihinin yaşadığı en şaibeli seçimlerinden birisi olmasıdır.

-"ŞERO'NUN TRAFOYA GİRMEDİĞİNİ ÖĞRENDİK"-

44 ilde elektrikler kesildi. Diğer zamanlar kesilmiyor da neden seçim akşamı kesiliyor. Kediden söz ediyorlar. Kedi trafoya girmiş. Doğrusunu isterseniz hemen arkadaşlara dedim Şero yerinde mi diye, Genel Merkez'in kedisi. Şero'nun trafoya girmediğini öğrendik. Ama kediyi aramak istiyorsanız Bakanlar Kurulunda bakanlar kurulu sıralarına bakmak lazım, kediler orada.

Seçimler yargı gözetiminde yapılır. Üzülerek söylüyorum yargı gözetiminden çok hükümet gözetiminde bir seçimin yapıldığına tanık olduk. Bakanların gidip seçim kurullarına manevi baskı kurmaları da bunun tipik örneklerinden birisidir.

-"SEÇİMLER BEKLENTİLERİMİZİ KARŞILADI MI, HAYIR, AÇIK YÜREKLİLİKLE"-

Bu seçimler bizim beklentilerimizi karşıladı mı? Siyasete girerken hep şunu söyledim, halka her ortamda doğruları söyleyeceğim. Seçimler beklentilerimizi karşıladı mı, hayır, açık yüreklilikle. Çünkü bizim beklentimiz daha yüksekti, karşılamadı. Şu anlama gelmesin bizim oylarımızda düşüş oldu, hayır. 2 milyon oyumuz arttı. Ama bu bizi tatmin etmiyor. Halkın beklentileri de yüksek, bizim beklentilerimizde yüksek, gençlerin beklentileri yüksek, aydınların beklentileri yüksek, dünyanın CHP'den beklentileri yüksek. Biz o nedenle oy artışımızdan sevinemedik. Daha büyük bir beklenti içindeydik.

-"FATURAYI HALKA ÇIKARMAK GİBİ BİR LÜKSÜMÜZ YOK"-

Peki hedefimiz neydi, en azından beklentilerimizi gerçekleştirmekti. Bunu sağlayamadık. Bizim şikayet etme gibi bir lüksümüz yok. Faturayı halka çıkarmak gibi bir lüksümüz yok. Dönüp kendimize bakacağız, neden beklentilerimizi gerçekleştiremedik. Bunun üzerinde çalışacağız, hep beraber çalışacağız. Eksikliklerimiz var tabii ki. Demek ki bir yerde belli şeyler eksik ya bizden kaynaklanıyor ya bizim söylemimizden, bunu gidermek zorundayız, bunun için çalışacağız.

Hiç kimse unutmasın, meşhur bir söz var, Roma bir günde inşa edilmedi diye. Biz ağır da olsa kararlı adımlarla gidiyoruz. Her türlü baskıya her türlü şiddete göğüs geriyoruz. Türkiye'nin daha sağlıklı bir demokratik yapıya kavuşması için mücadele ediyoruz. Bu mücadeleden asla dönmeyeceğiz.

-"TÜRKİYE'NİN BU YÜKÜ ÇEKEMEYECEĞİNİ DÜŞÜNDÜK"-

Beklentilerimiz yüksekti neden? Bir siyasal iktidar düşünün 4 bakanı yolsuzluk dolayısıyla istifa etmiş. Bir siyasal iktidar düşünün Başbakan'ın oğlunun evinde sıfırlanmak isteyen milyonlarca Avro var. Bir hükümet düşünün genel müdürlerin evlerinin ayakkabı kutularında dolarlar fışkırıyor. Türkiye'nin bu yükü çekemeyeceğini düşündük. Böyle bir yapıya Türkiye'nin daha ciddi bir tepki göstereceğini düşündük. O nedenle beklentilerimiz yüksekti

Ahlak konusunda size bazı düşünürlerin, bilginlerin ve sevgili Peygamberimizin sözlerinden bir demet sunmak istiyorum. "Sizin en hayırlınız ahlakı en güzel olanıdır'. Sevgili Peygamberimizin sözüdür.

Beklentilerimiz yüksekti, bu kadar yolsuzluğa batmış bir siyasal yapının daha ağır bir şekilde demokratik yollardan cezalandırılacağını düşündük. Kuşkusuz 2 milyon oy kaybı var. Bu da çok önemli bir süreç. Aşağıya doğru giden bir süreç. Toplumun bunu hazmetmesi gerekiyor. İlk söylediğim şuydu, seçimlerden sonra, uyuyan vicdanları uyandırmak zorundayız. "