Makedonya'daki Protestolar

Makedonya'nın başkenti Üsküp'te önceki akşam başlayan protestolar devam etti.

Başbakanlık binası önünde toplanan protestocular, binanın etrafından geniş güvenlik önlemleri alınması üzerine Makedonya Meclisi'ne yürüdü. Meclis binası önünde oturma eylemi düzenleyen ve sayıları 4 bin kişiye ulaşan grup, "Hükümet istifa", "Adalet olmazsa barış olmaz" sloganları attı.

Protestocu gruptaki bazı kadınların güvenliği sağlayan emniyet mensuplarına çiçek verdikleri, bazı kişilerin ise binaya yumurta attıkları görüldü.

Grup, yaklaşık üç saat süren protestonun ardından, olaysız bir şekilde dağıldı.

Bugünkü protestoya muhalefetteki Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği'nden de üst düzey yetkililer katıldı.

Bu arada, Üsküp'ün yanı sıra Manastır ve Prilepe şehirlerinde de protestolar düzenlendi. Bu şehirlerdeki protestolarda, belediye binalarına yumurta ve taş atıldığı öğrenildi.

Protestoların ilerleyen günlerde devam etmesi bekleniyor. Muhalefet partileri de 17 Mayıs'ta başkent Üsküp'de ülke çapından binlerce kişinin katılımıyla protesto düzenleneceğini açıkladı.

Önceki akşam Üsküp'teki Başbakanlık binası önünde düzenlenen protestolarda polis ile protestocular arasında arbede yaşanmış, çıkan olaylarda 38 polisin yaralandığı, 30 protestocunun gözaltına alındığı açıklanmıştı.

Olay

Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği Genel Başkanı Zoran Zaev'in, önceki gün düzenlediği basın toplantısında 2011 yılında bir emniyet mensubunun öldürdüğü Martin Neşkovski adlı gencin ölümüyle ilgili bazı telefon kayıtlarını kamuoyuyla paylaşması üzerine, yaklaşık 2 bin kişilik bir grup akşam saatlerinde Başbakanlık binası önünde protesto düzenlemişti.

Zaev, basın toplantısında Neşkovski'nin ölümünün ardından Başbakan Nikola Gruevski, İçişleri Bakanı Gordana Yankulovska ve İçişleri Bakanlığı Sözcüsü İvo Koteski ve Gruevski'nin Özel Kalem Müdürü Martin Protugyer arasında geçtiği iddia edilen telefon kayıtlarını kamuoyuyla paylaşmıştı.

Martin Neşkovski isimli genç, 5 Haziran 2011'de yapılan genel seçimlerin ardından düzenlenen kutlamalar sırasında, İçişleri Bakanlığı'na bağlı özel bir birliğin mensubu İgor Spasov tarafından öldürülmüştü. Spasov, 14 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Spasov'un cinayet gecesi görevli olmadığını savunan İçişleri Bakanlığı olayın üstünü örtmekle suçlanmış, o dönemde ülke çapında protestolar düzenlenmişti.