Musul'da Rehin Alınanlar Türkiye'de

DSP Genel Başkanı Masum Türker, IŞİD tarafından Irak'ta rehin alınan konsolosluk görevlilerinin yurda dönmesinden büyük sevinç duyduklarını belirterek, " Musul'daki rehinelerimizi operasyonla mı, temasla mı kurtardık? Yoksa CIA tarafından mı rehinelerimiz bize teslim edildi ya da IŞİD ile yapılan anlaşma bir tanıma mıdır, açıklansın" ifadesini kullandı.

Partiden yapılan yazılı açıklamaya göre, Parti Meclisi, Türker başkanlığında toplandı.

Toplantının ardından hazırlanan bildiriyi açıklayan Türker,  IŞİD'in elinden, üç ayı aşkın bir esaretin ardından kurtulup yurda dönen konsolosluk görevlilerine geçmiş olsun dileklerini iletti.

Varılan sonuçtan büyük sevinç duyduklarını belirten Türker, "Musul'daki rehinelerimizi operasyonla mı, temasla mı kurtardık? Yoksa CIA tarafından mı rehinelerimiz bize teslim edildi ya da IŞİD ile yapılan anlaşma bir tanıma mıdır, açıklansın. Bilmek hakkımızdır" görüşünü paylaştı.

Çözüm süreci kapsamında terör örgütünden gelen dayatmalara açıkça prim verildiğini ileri süren Türker, PKK'nın, Doğu ve Güneydoğu'da yaptığı devlet otoritesini ortadan kaldıran uygulamaların kabul edilemeyeceğini vurguladı.

HSYK seçimleri nedeniyle yargı organları üzerinde oluşturulan baskı ve siyasi vesayetin kabul edilemez noktaya geldiğini ileri süren Türker, "Siyasi iktidar HSYK seçimlerine müdahale etmemeli, yargıdan elini çekmeli, bağımsız ve tarafsız Türk yargısının oluşmasının ve ülkenin hukuk devleti olmasının önünü açmalıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Mevcut iktidar döneminde eğitim sisteminin "yapboza" döndüğü iddiasında bulunan Türker, Atatürkçü düşünce ve eğitim sisteminin ortadan kaldırılmaya çalışıldığını, eğitimde birlik sisteminden uzaklaşıldığını, istem dışı zoraki kayıtlarla çocukların meslek lisesi görünümü altında İmam Hatiplere yönlendirildiğini ileri sürdü.

Yasa yapma tekniğinden uzak "torba yasalarla" hukuk devleti anlayışı ve hukukun üstünlüğü prensibinin ortadan kaldırıldığını savunan Türker, toplumda oluşturulan baskı ve korkuyla en basit düşünce ve gösteri özgürlüklerinin dahi önünün kapatıldığını, basın özgürlüğünün yok edildiğini savundu. - Ankara