Reyhanlı Saldırısı Davası

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde, 11 Mayıs 2013'te, 53 kişinin hayatını kaybettiği iki ayrı bombalı saldırıyla ilgili 33 kişinin yargılandığı ve güvenlik nedeniyle Ankara'ya nakledilen dava 10 Temmuz 2015'e ertelendi.

Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın ikinci celsesi sona erdi.

Mahkeme heyeti, ara kararında, sanıklar Aykan Hamurcu, Yusuf Nazik, Ercan Bayat, Temir Dükancı, Omar Alkhatıp, Mihraç Ural, Cengiz Sertel ve Mohammad Dip Korali hakkındaki yakalama emirlerinin infazının beklenmesine karar verdi.

Hatay Baro Başkanlığının müdahillik talebini suçtan doğrudan zarar görmemesi nedeniyle reddeden mahkeme, TBMM Başkanlığından, Reyhanlı'daki saldırıyla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulup kurulmadığının sorulmasını, kurulduysa rapor ve eklerinin istenmesini kararlaştırdı.

Reyhanlı'daki bombalı saldırılara dair gizli belgeleri sızdırdığı öne sürülen Er Utku Kalı hakkında açılan dava dosyasının gönderildiği mahkemenin belirlenerek, incelenmek üzere dosyanın istenmesine karar veren mahkeme, tutuklu sanıklar Fikret Nazik, Mehmet Genç, Nasır Eskiocak, Ergin Ördek, Yusuf Büyükkasım, Doğan Özdemir, Mehmet Kılıç, Ahmet Mansuroğlu ve Süleyman Evet'in tutukluluklarının devamına karar verdi.

Sanık avukatlarının, soruşturmanın genişletilmesi yönlü diğer taleplerini reddeden mahkeme, duruşmayı 10 Temmuz 2015'e vardı.

-Davanın geçmişi

İddianamede 2'si Suriyeli 33 sanıktan 19'u hakkında "devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmaya teşebbüsten" ağırlaştırılmış müebbet hapis, 52 kişinin ölümüne sebep olmaktan 52'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis isteniyor.

Sanıklara, "silahlı terör örgütüne üye olmak ve yardım etmek", "öldürmeye teşebbüs etmek", "patlayıcı madde bulundurmak", "mala zarar vermek", "kasten yaralama", "suçluyu kayırma", "130 kişiyi öldürmeye teşebbüs" suçlamaları da yöneltiliyor.

Davanın görülmesine Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanmış, Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesiyle görevli mahkeme ve savcılıkların kaldırılmasının ardından dava Hatay Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, mahkeme ise güvenlik gerekçesiyle dosyanın naklini istemişti. Talebi değerlendiren Yargıtay 5. Ceza Dairesi, davayı Ankara'ya nakletmişti.

Buna ilişkin kararda, "yargılamanın adil, etkili ve tarafların katılımına açık şekilde esas yetkili mahkemesinde yapılması gerektiği, ancak güvenlik önlemleri alınsa bile toplumsal olaylar çıkabileceği" belirtilerek, "kamu güvenliği" için davanın nakline karar verildiği ifade edilmişti.