"Rusya'nın, Doğalgaz Vanalarını Kapatma İhtimali Sıfır"

Kontv'de yayınlanan 'Ankara Konuşuyor' programına konuk olan Tonbul, Türkiye-Rusya ilişkileri, 657 sayılı devlet memurları kanununda değişiklik yapılması ve çalışma hayatı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

"RUSYA'NIN UZLAŞMAZ TAVRININ UZUN VADEDE NEGATİF YANSIMALARI OLUR"

Rusya ile yaşanan uçak krizinin iki ülke arasındaki enerji ticaretine etkisini değerlendiren Tonbul, enerjinin, Rusya ile ilişkilerin en önemli unsurlarından birini teşkil ettiğini ve stratejik düzeyde olduğunu söyledi. Tonbul, "Rusya ile enerji alanında kapsamlı bir işbirliğimiz var. Rusya, Almanya'nın ardından ikinci büyük ticaret ortağımız. Ortalama ihracatımız 7 milyar dolar, ithalatımız ise; 25 milyar dolar. Ticaret hacmimiz 30 milyar dolar civarında. Son dönemde yaşanan kriz de bile, Ruslar, iki ülke ilişkilerinin temelini oluşturan enerji ticaretine dokunmadı. Rusya ile yapılan anlaşmalar, uzun dönemli ve hükümetler arası yapılan anlaşmalardır. Bu anlaşmalarda hem alıcı hem de satıcı taraflara çok ciddi yükümlülükler getirilmiş durumda. Bunun Rusya'ya uzun vadede çok büyük negatif yansımaları olur. Rusya'nın gaz sattığı birçok Avrupa ülkesi var. Böyle bir durumda bu ülkelerin Rusya'ya güvenleri sarsılmış olur. Rusya ile iş yapan dünyadaki bütün yatırımcıların güveni sarsılmış olur. Böyle bir risk, alınamayacak bir risktir. Rusya'nın keyfi biçimde vanaları kapamasını sıfıra yakın bir ihtimal olarak görüyoruz. Aksi takdirde, çok ciddi tazminatlar ödemesi gerekecek." dedi.

"TÜRKİYE ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARINA YÖNELMELİ"

Türkiye'nin enerji de dışa bağımlı olduğunu hatırlatan Tonbul,"ülkemiz enerjide kendine yeten bir ülke konumunda değil. Bu tarz krizlerden, ders çıkarmamız gerekiyor. 2-3 yıl içinde yeni doğalgaz kaynakları Türkiye'ye gelebilir. Bu dönemde Türkiye sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ve doğalgaz deposu konusunda hamleler yapabilir. Katar ve Azerbaycan gibi doğalgaz üreticisi ülkelerde temaslar kurulmaya başlandı. Diğer yandan, kömür ve petrol stoklaması ile olası bir kesintinin olumsuz etkileri azaltılabilir. Türkiye, nükleer, hidroelektrik, rüzgar ve güneş gibi uzun vadeli alternatif enerji kaynaklarını yönelmeli. Başta TANAP projesi olmak üzere, diğer enerji yatırımlarının da bir an önce bitirilmesi gerekiyor" diye konuştu.

"BÜYÜK TÜRKİYE İDEALİ İŞ GÜVENCESİZ OLMAZ"

Son günlerde sıklıkla gündeme getirilen iş güvencesi tartışmalarına da değinen Tonbul,"1 Kasım seçimlerinden sonra memurların iş güvencesiyle ilgili tartışma ortamı yaratılmak istendi. Bizde Türkiye'nin en büyük emek hareketi olarak, iş güvencesi ile ilgili tavrımızı net bir şekilde ortaya koyduk. 657 sayılı Kanun'da değişiklik yapılması ve memurun iş güvencesi konularının tartışılması üzerine geçtiğimiz hafta sonu "Güçlü Memur, Büyük Türkiye" konulu bir çalıştay düzenledik. İş güvencesine dokunulmadan, güçlü kamu personel sisteminin güçlü memur ile sağlanması gerektiğini Çalıştay'a katılan uzmanlar, bürokratlar ve üniversite hocaları ile birlikte tartıştık. Yeni Türkiye ile Kamu Personel Sistemi İlişkisi, 657 sayılı Kanun'da Değişikliğe İhtiyaç Var mı? Varsa Neler Değiştirilmeli?, Kamu Hizmetinin Sunumunda Motivasyon ve Kamu Görevlilerinin Verimliliğini Artırmada Kamu Personel Sistemi Nasıl Geliştirilir? sorularına cevap aradık. 3 ayrı oturumun gerçekleştiğimiz çalıştayın sonuç bildirgesinin bu hafta içi kamuoyuyla paylaşacağız. Memur-Sen olarak, iş güvencesini sadece kırmızı çizgimiz olarak değil, Büyük Türkiye'nin güvencesi olarak da görüyoruz. Büyük Türkiye ideali, iş güvencesiz olmaz Bu kapsamda, sessiz kalmayacağız, iş güvencemize dokundurtmayacağız. Bu hassasiyetlerimizi ve iş güvencemizi sonuna kadar koruyacağız" ifadelerini kullandı.

"ÇALIŞMA YAPILAN KONULAR TORBA KANUNLA MECLİS GÜNDEMİNE GELECEK"

Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen Kamu Personeli Danışma Kurulu'nda (KPDK) görüşülen konularla ilgili de konuşan Tonbul, "Toplu sözleşme görüşmelerinde üzerinde çalışma yapılması konusunda mutabakata vardığımız , 4/C'li personel ve üniversite mezunu işçilerin kadroya geçirilmesi, KİT'lerde ücret gruplarının 5'ten 3'e düşürülmesi, yıllık izinlerin iş günü esasına göre düzenlenmesi, fiili hizmet zammında yararlanan kamu görevlilerinin kapsamının genişletilmesi gibi konularında Devlet Personel Başkanlığı'nın çalışmaları devam ediyor. Bu konular, hazırlanacak bir Torba Kanun'la, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine getirilecek ve çözüme kavuşturulacak" dedi.