Turan Çolak: Üç Sevgilim Var

Bir yıl önce Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde Türkiye'nin dördüncü yüz nakli ameliyatını olan 35 yaşındaki Turan Çolak, böbrek bağışına duyarlılığı artırmak için Türkiye turunu çıktı. Bir zamanlar insanların yüzüne bakamadığı memleketi İzmir'in Konak Meydanı'nda, gülümseyerek dolaştı. Çolak, 'Eskiden bir kızla konuşamıyordum, şimdi üç sevgilim var. Ama geçenlerde üçü de birbirini kıskandı ve üçü de gitti' dedi.

İzmir'in Kiraz İlçesi'nde yaşayan Turan Çolak'ın (35) yanmış yüzüne, bir yıl önce Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde, 19 yaşında yaşamını yitiren Tevfik Yılmaz'ın yüzü nakledilmişti. Yılmaz, Uşak'ta kendini iple kendisini tavana asmak isterken babası tarafından kurtarılmış, ancak tedavi gördüğü hastanede beyin ölümü gerçekleşince, ailesi tarafından tüm organları bağışlanmıştı. Yılmaz'ın yüzü Çolak'a yaşam sevinci verirken, bir korneası da 18 yaşındaki Cansu Akkuş'un dünyasını aydınlattı.

Çolak ve Cansu, 33 yıl önce Türkiye'nin ilk böbrek nakillerinden birinin yapıldığı Mehmet Şahan'ın başkanı olduğu Akdeniz Böbrek Hastalıkları ve Organ Nakli Derneği üyeleriyle birlikte Türkiye turuna çıktı. 'Bugün biz, yarın siz' sloganıyla organ bağışı konusunda halkın duyarlılığını artırmak isteyen derneğin üyeleri, 59 ilden sonra İzmir'e geldi. Bundan sonra Doğu ve Güneydoğu'ya gideceklerini belirten Şahan, Türkiye'de 70 bin böbrek hastası olduğunu söyledi.

Bir zamanlar yanık yüzüyle kalabalıklara giremeyen Turhan Çolak, memleketi İzmir'in en kalabalık yerlerinden Konak Meydanı'nda organ bağışına destek verdi. Eskiden, yanık yüzünden korktukları için çok sevdiği çocukların yanına gidemeyen Çolak, Konak'ta onlar için balon uçurdu. Yüzünden çok memnun olduğunu, gençleştiğini söyleyen Çolak, 'Eskiden bir kızla konuşamıyordum. Şimdi afedersiniz üç sevgilim var. Ama geçenlerde üçü de birbirini kıskandı ve üçü de gitti' dedi.

SAĞ TARAFIM KARANLIKTI ŞİMDİ AYDINLANDI, PARLADI

Sağ gözü görmeyen Cansu Akkuş'a da geçen yıl Yılmaz'ın korneası nakledildi. Çalışma hayatına giren Akkuş, 'Sağ gözüm hiç görmüyordu. Çocukluğumu yaşayamadım. Arkadaşlarım dışarda oynarken ben evde otururdum. Benim sağ tarafım hep karanlıktı. Yarım bir dünyam vardı. Nakilden sonra dünyam tamamlandı, renklendi, parladı' dedi.