Ulaştırma Bakanı Yıldırım İzmir'de

Bakan Yıldırım, Ahmet ve Aylin Ecevitli adlı görme engelli kardeşlere diz üstü bilgisayar hediye etti, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile ortaklaşa yürütülen 'gören göz cihazı projesi'ni tanıttı. Bakan Yıldırım, "İzmir için hazırlıklar tamamlanıyor, başvurular alınıyor. 10 gün sonra İzmir'de dağıtımı yapacağız. İlk sırada da sensin. Biz bunu uzman bir ekibe yaptırdık. Güzel bir alet olduğunu söyleyebilirim. Ben biraz denedim gayet hoş olmuş. Sesli mesaj ve uyarı veriyor. Yanlış yöne gidince sinyal veriyor. Hayatını kolaylaştıracak bir cihaz olduğunu gördüm. İnşallah memnun kalırsınız. Yeni bilgisayarlarınızı da güle güle kullanın" dedi.

Bakan Yıldırım, CHP'den seçilip AK Parti'ye geçen Çiğli Belediye Meclis Üyesi Emine Belge'ye rozetini taktı.

KİMSENİN YAPTIĞI YANINA KAR KALMAYACAK

Bakan Yıldırım, yemekte yaptığı konuşmada, " Türkiye'nin dokuz yılda geçirdiği badireleri hep birlikte gördük. Biz memleket işlerine dalıp gece gündüz çalışırken birileri boş durmamış millet iradesine karşı planlar da oyular da aynen devam etmiş. Türkiye artık bir şey öğrendi. Hiçbir şey gizli saklı kalmayacak. Kimsenin yaptığı yanına kar olmayacak. Ne olacaksa millet iradesiyle hukuk devletiyle olacak. Demokrasi dışı yapılanmalar ve milletin vermediğini zorla almak isteyenler milleti beğenmeyen bakış açıları artık bu ülkede hiçbir şekilde itibar görmeyecek" dedi. Bakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bize 'Siz duble yol yapın adalet işlerine aklınız ermez' dediler. Adalet işine aklınız ermez buna karışmayın. Bu ülkenin gizli elleri demokrasi dışı iradeleri var. Bu işleri onlar yapar. Bu bizim kabul edebileceğimiz bir şey değil. Millet iradeyi ve gücü vermişse bunu son zerresine kadar kullanmak siyasi iradenin en büyük görevidir. Bunu yapamayanlar bedelini yok olmakla ödeyecektir. Kalkınma bizden adalet de sizden dedik ve referandumda adaletin yollarını da siz açtınız."

İzmir KÖYKENT OLDU

Bakan Yıldırım, İzmir'in köykente döndüğünü ileri sürerek, şöyle konuştu:

"İzmir ayrıca konuşmamız gereken bir konu. İzmir hepimizin ortak değeridir. İzmir'i Türkiye'nin 2023'ün hedeflerinden ayrı düşünemeyiz. Seçim çalışmasında İzmir'in ilçelerinin tamamına gittim. Bir İzmirli bana dedi ki; 'Rahmetli Ecevit, köykent kurmak için ömrünü verdi. Köykent diye diye ömrünü verdi ama olmadı. İzmir son 15 yılda bunu kendiliğinden başardı.' İzmir'in içine düştüğü durumu çok veciz bir şekilde özetledi. İzmir buna razı mı oluyor? Çoğu gitti azı kaldı. İzmir daha şimdiden harekete geçti. Dünyanın en hızlı büyüyen 4'üncü kenti İzmir. Havalimanı işletmecisine soruyorum, otellere soruyorum; işler nasıl ? Çok iyi. İzmir'e bakış değişti. Ak Parti'nin tescili, ispatlı hizmet taahhüdü var. 35 İzmir 35 proje deyince önce bunu bir alaya aldılar. 100 projemiz var 35 neymiş dediler. Şimdi diyorlar ki 'ne takıldınız 35 projeye adamlar yapıyor işte siz de bir şeyler üretmeye çalışın' Bizim itirazımız yok. İzmir'e kim ne yapacaksa başımızın üstünde yeri var. Kimseyle uğraşacak vaktimiz yok. Bizim için İzmir'de siyaset hizmet anlamına gelir. İzmir'e faydası olmayan içi boş ideolojik siyasete prim vermeyeceğiz. İzmir'e bir faydası varsa o sözü söyleyeceğiz. Alt geçit, üst geçit trafik düzenlemeleri, imarla ilgili uygulamalar vatandaşın sorunlara olan ilgisizliği. Bize aktarılan sorunların yüzde 90'ı yerel. Bize 'git belediyeye kardeşim' demek yakışmaz. Bize düşen görev mazerete sığınmak değil, bu kent bize seçti bize vekalet verdi. Sorunu ister yerel olsun ister genel olsun o anlayışla çalışıyoruz. Yerel yönetimlerle iş yapma konusunda İzmir'in sorunlarını çözme konusunda hep yapıcı davrandık öyle yapmaya da devam edeceğiz. Bu işlerde siyaseti bir kenara bırakalım. Bu milletin terazisi çok hassastır."