Uluslararası Göç Filmleri Festivali devam ediyor

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce düzenlenen Uluslararası Göç Filmleri Festivali kapsamında gerçekleştirilen "Live Talk" söyleşilerinin konuğu oyuncu Vithaya Pansringarm oldu.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen, Anadolu Ajansının global iletişim ortağı olduğu festivalin Instagram hesabı üzerinden yayınlanan "İkinci Tekrar: Vithaya Pansringarm'ın Oyunculuk Yolculuğu" başlıklı etkinliğin moderatörlüğünü Aslı Şahin üstlendi.

Pansringarm, kendisinin de Tayland'dan Amerika'ya göç ettiğini aktararak "Bu festival de göç ve yolculuk hakkında. Yer değiştirmek hakkında düşündüğümüzde, başka bir yere gitmek veya evini geride bırakmak var olan durumunu daha iyi hale getirmek içindir. Bu tamamen karar vermekle alakalı. Bir şeyleri daha iyi yönde değiştirmekle alakalı." dedi.

"Her film, görünür olmak için de bir fırsat"

Oyunculuk kariyerine 50 yaşında "2. Şans" adlı bir kısa filmle başladığını belirten Pansringarm, şunları anlattı:

"50 yaş benim için önemli bir yaş çünkü hayatım boyunca birçok şey yaptım ama hala başka bir şeyin ihtiyacını duyuyordum. Sadece ne olduğunu bilmiyordum. Birkaç gün Budizm'i tecrübe ettikten sonra mabedden ayrıldım ve bir telefon geldi. Bir yapımcı ve yönetici olan Tom Waller'dan. Kısa filmimi gördüğünü, onun yönetmeniyle iletişime geçtiğini ve çekeceği Hollywood filminde ilgilenebileceğim bir rol olduğunu söyledi. Ben de 'Neden olmasın' dedim. Bu artık ikinci şanstan da öte büyük bir şanstı benim için yeni bir şeyler yapmak adına. ve o filmde rol aldım. İşte her şey böyle başladı."

Pansringarm, sinemanın ve oyunculuğun kendisine yeni yerleri görmek ve seyahat etmek için bir bilet olduğunu ifade ederek, "Aslında her film görünür olmak için de bir fırsat. Oynadığım filmlerin çoğu festivallere gitti. Böylece uluslararası yönetmenler beni ve yaptığım işleri görmüş oldu. Benden seyahat etmemi ve farklı ülkelerde çalışmamı istediler." diye konuştu.

"Hiçbir zaman bir aktör olacağımı düşünmemiştim"

Bir proje seçerken üç önemli şeye dikkat ettiğini ifade eden Pansringarm, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Benim için birinci olarak en önemlisi birlikte çalıştığın insanları seviyor olmak. Sevdiğin ve güvendiğin birileriyle çalışmalısın. Onların, sizin için daima en iyisini düşüneceğini bilirsiniz. Birlikte çalıştığın insanı seviyorsan teklifi kabul edersin ve yapman gereken ne varsa yaparsın. Bu benim bir şeyi yapmaya karar verirken ilk dikkat ettiğim şey. İkinci olarak, eğer bir şey yapıyorsanız ve o yaptığınız işten bir şeyler öğreniyorsanız, bu neredeyse para bile almadan yaptığınız işin karşılığını almak demek. Bir projeye dahil olup daha önce bilmediğiniz bir şeyler öğreniyorsanız bu önemlidir.

Böyle projelerde ben üzerine para bile vermek istiyorum bazen. Çünkü o kadar çok şey öğreniyorum ki. Bu da seçim yaparken dikkate aldığım bir başka şey. Eğer bir şeyler öğreneceksem o projeyi yapmak istiyorum. Üçüncü önemli şey ise yaptığım işin beni nihai bir noktaya taşıyıp taşımayacağı. Belki beklediğiniz ücreti alamazsınız, bütçe size uygun olmayabilir ama bilirsiniz ki bu çalışacağınız ekiple birlikte iyi yerlere varmanız ve iyi bir iş çıkarmanız garantidir. Mesela iyi festivallere girersiniz o işle. Bu sizin gelecekte faydasını göreceğiniz bir şeydir. Bu söylediğim üç durum da kazan-kazan durumlar. O yüzden üçü de çok önemli. Tabii bir de dördüncü olarak iyi para aldığınız işleri kabul edersiniz."

Pansringarm, hiçbir şey için geç olmadığının altını çizerek, "Kim olursanız, nerede olursanız, kaç yaşında olursanız olun her zaman yeni bir şeylere başlayabilirsiniz. Eğer resim yapmayı bilmiyorsanız, öğrenin. Bugün resim yapamıyor oluşunuz hiçbir zaman yapamayacağınız anlamına gelmez. Bugün şarkı söyleyemiyorsanız bu sesiniz olmadığı anlamına gelmez. Sesiniz var ama onu daha kullanmamışsınız demektir sadece. Ben hiçbir zaman bir aktör olacağımı düşünmemiştim." değerlendirmesinde bulundu.