Vapur İskelesinde Ölüm Davası

Vapur iskelesinden denize düşen Haydar Kayır'ın ölümüyle ilgili, vapur kaptanı ile 2 çımacının yargılanmasına başlandı. Duruşma öncesi Kayır'ın kızı, eşi ve annesi gözyaşlarını tutamadı. Adliyenin önünde açıklama yapılamayacağını belirten polisler, grubun adliyenin karşısındaki meydana geçmesini istedi. Grup bu uyarı üzerine adliyenin karşısındaki alana geçti.

11 Ocak tarihinde Kadıköy-Beşiktaş seferini yapan vapur Beşiktaş'ta iskeleye yanaştığı sırada denize düşerek hayatını kaybeden Haydar Kayır'ın yakınları dava öncesi basın açıklaması yaptı. Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda önünde yaklaşık 30 kişilik grup toplandı. Daha önce basın açıklamalarının yapıldığı adliyenin C kapısı önünde toplanan grubu sivil polisler uyardı. Artık adliyenin önünde açıklama yapılamayacağını belirten polisler, grubun adliyenin karşısındaki meydana geçmesini istedi. Grup bu uyarı üzerine adliyenin karşısındaki alana geçti. Grupların açıklama yaptığı yerde ise çevik kuvvet polisi bekletildi.

"DAVANIN SONUNA KADAR TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ"

Grup daha sonra meydanda "Biz can taşıyoruz' unutmayın ki insanlar da 'can taşıyor Sayın Kadir Topbaş" yazılı pankart açtı. Grup adına basın açıklamasını okuyan Hasan Karaçay, "Haydar Kayır denize düştükten sonra yaşanan kurtarma rezaleti sonucu hayatını kaybetmiştir. Burada toplanmamızın nedeni kurtarma rezaletinin hesabını sormaktır. Çımacılar ve kaptan bilinçli olsalardı orada uzman dalgıçlar olsaydı Haydar Kayır bugün hayatta olacaktı. Bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağız" dedi.

"3 ÇOCUĞUMLA ORTADA BIRAKTILAR"

Haydar Kayır'ın kardeşi Bektaş Kayır da "Adaletin yerini bulması için biz burayageldik. 3 kişinin tecrübesizliği abimin ölümüne neden oldu. Ama bu 3 kişiye iş veren kurum da sorumludur. İşi bilmeyen insana biliyor diye ehliyet vermek ölüme davetiye çıkarmaktır" diye konuştu. Kızı Gülşen Kayır, "Ben hergün haberlerde denizden kurtulan bir sürü insan görüyorum. Kimse işini bilmediği için ve hava soğuk diye kimse yardım etmek istemediği için babamı kaybettik. Hiç kimse babasız kalmasın çok kötü bir şey" dedi. Eşi Hanife Kayır ise, "Kurtarma rezaleti yaşandı. Beni 3 çocuğumla ortada bıraktılar. Onun genç yaşta ölümüne çok üzülüyorum, onu kurtarmadılar. Resmen seyrettiler" diye konuştu.

"YAKTILAR BİZİ"

Haydar Kayır'ın annesi Sultan Kayır da, gözyaşları içinde, "Yaktılar bizi, bile bile öldürdüler. Çocuklarını ortada bıraktılar" dedi. Aile açıklamanın ardından davanın ilk duruşmasının görüleceği İstanbul 27. Asliye Ceza Mahkemesi duruşma salonuna çıktı.

6 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 43 yaşındaki Haydar Kayır'ın ölümünde ihmali olduğu kanaatine varıldığı belirtiliyor. İddianamede vapurun kaptanı Ceyhun Çolak ve çımacılar Hamza Safer Çınar ile Zeki Özgür Sarıkaya hakkında, 'Taksirle ölüme neden olmak" gerekçesiyle ayrı ayrı 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

(BB) - İstanbul/ Şişli