Yarım Asrı Aşan Ayakkabı Tamirciliği

Sıcak Sular mevkiinde bulunan küçük dükkanında 50 yıllık süredir çalışan Necati Sezgin’in sektöre girmesi ise 65 yıl olmuş. Yıllarca halka hizmet etmekten mutlu olduğunu söyleyen Sezgin’in üzüldüğü bir konu ise, gelecek nesile usta yetiştirememek. 82 yaşındaki Sezgin, ufacık dükkanında gelen ayakkabıları tamir ederken, bir yandan da Çin’den gelen ayakkabıların alınmaması için müşterilerini uyarıyor.

Geçmişte köseleden yaptıkları ayakkabıların uzun yıllar giyildiğini belirten Sezgin, ilerleyen zamanlarda Avrupa şehirlerinde olduğu gibi ayakkabı tamircilerinin Türkiye’de de biteceğini söyleyerek “Şu anda bulunduğum dükkanda 50’inci yılımı geride bıraktım. Muttalip caddesine bir dükkan açtım. Ayakkabılar ucuzdu, epey sipariş yaptık. Gelen veresiye alıp gitti. Daha sonra da paralarımı toplayamadım. Ondan sonra mecbur kaldım tamirciliğe başladım. Günümüzde artık Çin malı ayakkabılar var. Bizim yaptığımız ayakkabıların yüzüne bakan yok. Eskiden köylüler gelirdi. Şimdi o köylüler gelmiyor artık. Herkes nerede buluyorsa, orada ayakkabısını alıyor. Ama ayakkabılarda kalite yok. Alıyorlar, Japon ile yapıştırma ayakkabıları o da iki gün sonra açılınca, tamir için bize geliyorlar. Ya da ucuz olduğu için bize bile getirmiyor, parçalandı mı? atıyorlar. Bundan dolayı ayakkabı tamirciliğin geleceğini karanlık görüyorum” diye konuştu.

Vatandaşların almış oldukları ayakkabıların bir çoğunun kısa ömürlü ve sağlıksız olduğuna dikkat çeken Usta Sezgin, sözlerine şöyle devam etti:

Avrupa ülkeleri gibi olacağız. Vatandaşlarımız mağazalardan aldığı ayakkabı yırtıldığı zaman, tamirci bulamayacağı için mecburen atacak. Zaten çırak da yetişmiyor. Eskiden ayakkabı yaptığımız zaman 2-3 üç yıl giyilirdi. Şimdi alınan ayakkabıların bir çoğu altı ay bile gitmiyor, üç ay sonra tamire gelenler var. Biz kalıplara göre yapıyorduk. O zamanlar kösele vardı. Şimdi plastikten yapılıyor. Bundan dolayı da ayakkabıların ömürleri kısa oluyor.”

YAŞAR ARDA