Adana'daki Cinayet

Adana'da, karısını öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan ve hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan sanık hakkında, akli dengesinin yerinde olmadığı yönünde rapor geldi.

Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasında, 6 Nisan 2011 tarihinde Belediye Evleri Mahallesi'ndeki evlerinde aralarında tartışma çıkan karısı Filiz Akar'ı (40), bulundurma ruhsatlı tabancasıyla öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan sanık Yusuf Akar (44) ile müşteki anne Anna Işık (61) hazır bulundu.

Cumhuriyet Savcısının iddianamesine göre, merkez Çukurova ilçesi Belediye Evleri Mahallesi'nde oturan ve psikolojik rahatsızlığı olan sanık Akar, sabaha karşı 3 aylık bebeklerinin altını değiştirmek için kalkan eşi Filiz Akar'la tartışmaya başladı.

Yusuf Akar, "kendisine komplo kurduğundan şüphelendiği" eşine, bulundurma ruhsatlı tabancasıyla ateş etti. Filiz Akar, başına ve sırtına isabet eden mermilerle olay yerinde öldü. Olayın ardından polisi arayıp eşini öldürdüğü ihbarını yapan sanık Akar, kucağına aldığı bebeği ve elindeki suçu aleti silahıyla teslim oldu. Cumhuriyet Savcısı Akar hakkında, "eşini öldürmek" suçundan müebbet hapis cezası istedi.

Sanık Akar hakkında, sevk edildiği İstanbul Adli Tıp Kurumu 4'üncü İhtisas Kurulu tarafından "akli dengesinin yerinde olmadığı" yönünde verilen rapor, mahkemeye ulaştı.

Akar, son duruşmadaki ifadesinde, rapor hakkında diyeceği bir şey olmadığını, eşinin kendisine komplo kurduğundan ve yaptığı yemeklere bir şey kattığından şüphelendiğini belirtti.

Yemek yedikten sonra sürekli uykusunun geldiğini, buna rağmen uyuyamadığını ifade eden Akar, "Bakkal dükkanıma tanımadığım kişiler gelip bana garip garip bakıyorlardı. 'Bebek nasıl-' diye soruyorlardı. Ben de bebeğin benden olmayabileceğini ima ettiklerini düşündüm. Eşim beni arayıp eve çağırıyordu. Eve geldiğimde bebeğe bir şeyler yapıyor, bebek de ağlıyordu. Bana bebeğin mamasının bittiğini ve gidip almamı söylüyordu. Mamayı alıp geldiğimde ise yedirmiyordu. Kendimi tehlikede hissettim. Olay günü de eşim sırt çantasını hazırlamıştı. Ses üzerine uyandım. Eşimle tartıştık. Karyolanın altındaki silahı çıkartıp, mutfağa kaçan eşime ateş ettim" dedi.

Anne Anna Işık ise rapora itiraz ederek, sanığın olaydan hemen sonra polisi, sonra da akrabalarını aradığını ve akli dengesi yerinde olmayan bir kişinin bunları yapamayacağını belirterek, "Deli numarası yapıyor. Kızımı öldürdün, katil" diye bağırdı.

Işık, kızının olaydan 3 gün önce telefonla aradığını ifade ederek, "Kızım bana, 'Anne, silahla eve geliyor. Mermiyi namluya sürüyor, sonra da silahı yastığın altına koyuyor. Benlik bir durum değil' demişti. Kızım öldürüldüğü gün de bana gelecekti" dedi.

Mahkeme heyeti, sanığın akli dengesi hakkında tekrar rapor alınması için İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu'na gönderilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.

- ADANA