Mısır'da Darbe Karşıtlarına Yönelik Katliam

İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Afrika Stratejik Araştırmalar ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Balkan Devlen, Mısır'da yaşanan gelişmelerin, ülkenin şiddet sarmalına doğru gittiğinin göstergesi olduğunu söyledi.

Doç. Dr. Devlen, Mısır'da güvenlik güçlerinin darbe karşıtı protestoların yapıldığı Rabiatul Adeviyye ile Nahda meydanlarında gerçekleştirdiği katliama ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ortadoğu siyasetinin şiddetten arındırılmamış yapısının, Mısır'daki halka yönelik şiddetin artmasında önemli rolü bulunduğunu belirtti.

Mısır'da darbe karşıtları ile güvenlik güçlerinin geri adım atma ihtimali bulunmadığına dikkati çeken Doç. Dr. Devlen, "Bugün kaç kişinin öldüğünü bilmek çok zor. Zaten ölü sayısı çok önemli değil esasında, orada insanların ölmüş olması önemli. Ülkedeki karışıklığın bu raddeye gelmesi çok üzücü" dedi.

Şiddetin Ortadoğu siyasetinin bir parçası olduğunu ifade eden Devlen, şöyle konuştu:

" Yaşananlar, Mısır'ın giderek şiddet sarmalına doğru gittiğinin göstergesi. Müdahalelere karşı Mursi taraftarlarının şiddetle tepki verme, Müslüman Kardeşler içindeki şiddet yanlılarının 'Protesto ederek birşey yapamıyoruz, bizim de silahla şiddete karşılık vermemiz lazım' deme ihtimalleri var. Bu da Mısır'da iç savaşa gidişin işareti olabilir. Bunu bilmek çok zor. Bu şiddet sarmalının bir süre devam edeceğini düşünüyorum. Müslüman Kardeşler'in yenilgiyi kabul edip geri çekileceğini ya da bir anlaşmaya varılacağını sanmıyorum. İki taraf birbibirinin gücünü denemeye devam edecek. Daha çok silahı ve askeri gücü olanın ön plana çıkacağını söylemek müneccimlik olmaz."

"Darbeyi destekleyen kesim gözardı edilmemeli"

Doç. Dr. Devlen, Mısır'da darbe yönetiminin müdahalenin sınırlarını nereye taşıyacağının halen öngörülemediğini, buna karşılık suikast girişimlerinin yaşanması olasılığının dikkate alınması gerektiğini bildirdi.

Darbe yönetiminin, Müslüman Kardeşler'in üst yönetimini devre dışı bırakmakla yetinmeyebileceğini belirten Devlen, şöyle konuştu:

"Darbe yönetimi, arkasını kendini destekleyen Mısır halkını alarak, yönetimin alt kadroları ile halka karşı gelebilir. Mısır'da öyle bir bölünme var. Darbe yönetimine destek olan ciddi bir kesim var. Asıl tehlike bu. Gördüğümüz kadarıyla Mısır halkının büyük bir kısmı da darbe yönetimini destekliyor, işin acı kısmı da bu. Ciddi bir kısmı da Mursi'yi destekliyor. Kutuplaşma ve bunun devamında ülkedeki şiddet sarmalı devam edecek. Birkaç suikast girişimi olayları çığırından çıkarabilir ve bunu yapabilecek potansiyelde insanlar olduğunu unutmamak gerekir. Mısır'da yaşanan olaylarda ne çıkacaksa olan Mısır halkına olacak. Maalesef şiddet ve intikam sarmalı Mısır'ı bir süre daha meşgul edecek gibi gözüküyor."

" Türkiye'nin tavrı önemli"

Doç. Dr. Baklan, Mısır'da yaşanan gelişmelerin batılı ülkeler tarafından yeterince anlaşılamadığını, olaylara ilişkin karar verme aşamasında sıkıntı yaşandığını belirtti.

Mısır halkını daha da zor günlerin beklediğine işaret eden Devlen, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye açısından, Mısır'da kullanılan şiddeti eleştirmemiz lazım ama mutlaka dikkatli adım atılması gerekiyor. Orada gerçekte ne olup bittiğini anlamak çok zor. Gelişmelerin nereye gideceğini bilmek çok zor. Türkiye, bundan sonra Mısır'da veya Ortadoğu'da söz sahibi olmak istiyorsa attığı adımlara dikkat ederek düşünüp, planlayarak atmak zorunda. Türk halkı duygusal davranabilir ama devletin öyle bir lüksü yok." - İzmir