Cumhurbaşkanı Adayı İhsanoğlu : Adaylığım İçin Ak Partili Dostlarım da Israr Etti

CHP ve MHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı olarak gösterilen Ekmeleddin İhsanoğlu, kendisine adaylık önerildikten sonra ilk etapta reddettiğini söylerken, "Beni maruz görünüz dediğim halde, batım iki taraftan da ısrar var. Hatta benim dostlarım olan AK Parti'nin kurucuları, AK Parti'de aktif olan bazı dostlarımız var. Onlar da aynı şekilde Türkiye'nin bir demokratik alternatife ihtiyacı vardır. Türk milleti size görev veriyor dediler" ifadelerini kullandı.

CNN Turk'te yayınlanan bir televizyon programına katılan İhsanoğlu, gazeteci Taha Akyol'un sorularını yanıtladı. Adaylığının ardından ilk defa bir televizyon programına katılan İhsanoğlu, 30 Mart seçimlerinden sonra 10 Ağustos'ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili tartışmalar başlayınca Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'nin cumhurbaşkanı adayı olması gereken kişi üzerine yaptığı tespitlerin paylaşıldığını anımsattı. İhsanoğlu, Kılıçdaroğlu ile Bahçeli'nin benzer unsurlar üzerinde dürdüğünü kaydeden İhsanoğlu, "Tabi ben kendime alınmadım. Çok zor görevde, çok şerefli bir görevi 9 sene yaptıktan sonra vatanıma döndüm. Kendi planlarımı yaptım. Her iki taraftan da temaslar da gelmeye başladı. Ben teşekkür ettim" dedi.

-"ADAYLIĞIMI İSTEYENLER ARASINDA AK PARTİLİLER DE VARDI"-

Kendinin bu ülkede daha değerli insanlar olduğunu söylediğini kaydeden İhsanoğlu, "Beni maruz görünüz dediğim halde, batım iki taraftan da ısrar var. Hatta benim dostlarım olan AK Parti'nin kurucuları, AK Parti'de aktif olan bazı dostlarımız var. Onlar da aynı şekilde Türkiye'nin bir demokratik alternatife ihtiyacı vardır. Türk milleti size görev veriyor" diye konuştu.

Bu ısrarlar üzerine kendisinin adaylığı kabul ettiğini belirten İhsanoğlu, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli ile ayrı ayrı İstanbul'da bir görüşme yaptığını kaydetti.

Kendisinin aday gösterilmesiyle ilgili olarak ortaya atılan iddialara da değinen İhsanoğlu, "Yani ileri sürüldüğü gibi Coca Cola'dan Pepsi Cola'dan teklif gelmedi. Çok güzel şeyler bunlar insan hatıratını yazarken eğlenceli şeyler. Düşünebiliyor musunuz bir insan dünyadaki bütün tezatları, emperyal güçleri kendi şahsında toplayacak, müthiş bir şey. Bür de bunun üzerine Coca Colacılar eklendi. Pepsi Colacaılar kırılmasın diye ben onları da ekledim" diye konuştu.

-"HAYATIM BOYUNCA TÜRK VATANDAŞLIĞI HARİÇ BİR VATANDAŞLIĞIM OLMADI"-

Babasının 1924 yılında 22 yaşındayken Mısır'a gittiğini anlatan İhsanoğlu, babasına merhum Başbakan Adanan Menderes'in Diyanet İşleri Başkanlığı'nı teklif ettiğini söyledi.

Kendisinin Mısır'da doğup büyümüş olması nedeniyle yöneltilen eleştirilere cevap veren İhsanoğlu, "Babam Türk'tür, anam Türk. Babam Yozgatlı işte herkes bilir. Annem Rodoslu'dur"

Hayatı boyunca Türk vatandaşlığı dışında bir vatandaşlığa tabi olmadığını kaydeden İhsanoğlu, "Mısır'da çok büyük hizmetler yaptım. Ben bu hizmetlerle iftihar ederim. Babam Mısır vatandaşı olmadığı için vefatından sonra bize maaş bağlanmadı" diye konuştu.

Askerliği ile ilgili spekülasyonlara da son noktayı koyan İhsanoğlu, "Ben askerliğimi Bornova'da yaptım. Yedek subay olarak topçu tugayında. Asker arkadaşlarım da hala hayatta. Kayıtlara inanmayanlara şahit de getirebilirim" dedi.

-"ARAP BAHARI DEMEK YANLIŞ OLUR, APAR DİKTATÖRLERİN SONBAHARI"-

Ortadaoğu'da yönetimlerin 100 yıl önce cetvellerle çizildiğini kaydeden İhsanoğlu, bu coğrafyada demokrasinin egemen olamadığını kaydetti. Bu durumun, Suriye, Mısır ve Irak'la malum olduğunu kaydeden İhsanoğlu, "Bu devam edemezdi bu patlayacaktı. 2011 senesinde önce Tunus'ta başlayan onun ardından Mısır, Libya, Suriye ve Yemen'de bu patlama oldu. Fakat bu patlamalar, bir zelzele gibi patlama yapıcı bir şey değildi, yıkıcı bir şeydi. Onun için buna " Arap Baharı' demek yanlıştır. Bu Arap diktatörlerin sonbaharıydı. Arap Baharı gelmesi için demokrasinin çok uzun yolu var" diye konuştu.

2006'da Irak'taki Şii'ler ile Sünni'leri bir araya getirdiğini kaydeden İhsanoğlu, "Uzun gayretler sonucunda 10 maddelik bir anlaşma üzerine, Mekke'de Harem-i Şerif'in yanında. Bu bütün dünyada yankılandı. 2006'dan 2010'a kadar olan sürede Şii Sünni çatışması olmadı" diye konuştu.

Maliki'nin bu durumun ardından hükümet kuramadığını kaydeden İhsanoğlu, "Bugün yaşadığımız hadise, IŞİD denilen terör çetesi, o zamanlar Amerikan istilasından sonra El Kaide'den gelen bir grubun kurduğu bir harekettir" dedi.