Davutoğlu Canlı Yayında - Son Dakika
Güncel

Davutoğlu Canlı Yayında

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara'daki terör saldırısında 99 kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, "99 cenazemiz var. 94'ü teslim edildi, geri kalan 4 cenaze ailesini bekliyor.

14.10.2015 21:55

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara'daki terör saldırısında 99 kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, "99 cenazemiz var. 94'ü teslim edildi, geri kalan 4 cenaze ailesini bekliyor. Bir cenaze de Filistinli. O da ailesini bekliyor, ailelerinin almasını" dedi.

Davutoğlu, Show TV canlı yayınında gazetecilerin gündeme ilişkin soruları cevapladı.

Ankara'daki terör saldırısındaki faillerin isimlerinin netleşip netleşmediği ve gelinen son duruma ilişkin soru üzerine Davutoğlu, saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlar için taziyelerini sundu.

Böyle barbarca bir saldırı sonrasında adım adım yapılması gereken şeyler olduğunu ifade eden Davutoğlu, saat 10.10'da haberi olduğunda birinci önceliklerin yaralılar, vefat eden vatandaşlarla bir an önce bu konuda atılan adımlar olduğunu söyledi.

Çok büyük bir acı olduğunu ve hala derinliğini yüreklerinde taşıdıklarını dile getiren Davutoğlu, "İlk yaralıların hastaneye intikali, acil müdahaleler ve bugün itibarıyla da büyük ölçüde cenazelerimizin tespitinin hemen hemen tamamının... 99 cenazemiz var. 94'ü teslim edildi, geri kalan 4 cenaze ailesini bekliyor. Bir cenaze de Filistinli. O da ailesini bekliyor, ailelerinin almasını" diye konuştu.

Bir taraftan bu sağlıkla ilgili acil konular yapılırken diğer taraftan da çok seri şekilde olayın arka planı üzerine çok ciddi soruşturma başlatıldığını anlatan Davutoğlu, önce olayın oluş seyri ve tek tek parçalar toplanarak, son derece titiz bir çalışmayla soruşturmanın yürütüldüğünü aktardı.

Takriben 24 saat içinde bütün bu tespitlerin yapıldığı bir sürecin yaşandığını kaydeden Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Biz de yakın takiple onların geldiği aşamaları takip ettik. 24 saati demem şu. Yani alandaki parçalar tek tek toplanarak, onların temizlenmesi, sağlık işlemlerinin yapılması, onların tutanaklarının tutulması. Bu uluslararası standartlar arasında acil müdahale bağlamında hem tıbbi müdahale hem de hukuki müdahale bağlamında son derece üstün standartlarda bir çalışma yapıldı. Burada olayın oluş anından itibaren hemen şüpheli olarak bunların kimin tarafından yapılabileceğiyle ilgili analiz yapılabilirdi yani veriler toplanırken. Bizim için 4 olağan şüpheli DAEŞ, PKK, DHKP/C ve Reyhanlı saldırısında olduğu gibi rejim destekli bir faaliyet ve bir terör saldırısı. Suriye rejimi. Suriye rejimi, Reyhanlı saldırısında açık ve net bir şekilde bütün geçmiş saldırıların tümü aydınlatıldı. Aslında faili meçhul bir durum bırakılmadı Reyhanlı da dahil olmak üzere. Dolayısıyla burada bir birikim var. Türkiye ile hesabı olan, Türkiye'nin istikrarını tehdit eden, Türkiye'nin bütünlüğüne zarar vermek isteyenlerin istifade edeceği bir terör olayından bahsediyoruz. Bir de zamanlama itibarıyla seçime doğru giderken bunun yapılmış olmasının da getirdiği ekstra bir durum vardır."

"Türkiye demokratik bir ülke"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, zamanla bu örgütlerin birbirinden kopuk gibi görünse de bir çoğunun birbiriyle irtibatlı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Nasıl irtibatlı? Mesela bir zamandır DHKP/C militanlarının 'ölümsüzler fedaisi' şeklinde Kandil'de eğitildiğini ve bazı intihar bombacılarının Türkiye'ye gönderildiğini biliyoruz. Yani DHKP/C ile PKK arasında bu anlamda bir irtibat var. DAEŞ'in zaten bu konularda çok belli bir sicili var fakat DAEŞ içinde de hem dış istihbarat unsurlarının hem de Suriye rejiminin de son dönemde DAEŞ'e sızdığıyla ilgili çok ciddi veriler var. Bütün bunların ortada bazen kategorik olarak şu örgüt dediğinizde bir piyonu işaret edebilirsiniz ama onun arkasındaki güçler o gördüğünüz piyonun çok ötesinde olabilir. Dolayısıyla çok acele bir yargıda bulunmaktansa bütün ihtimalleri değerlendiren ve her gün ben bir kaç kez İçişleri Bakanımız, istihbarat birimlerimizi çağırarak anlık bilgiler aldım."

"Elini taşın altına koymadı"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir röportajda, "Bir liste vardı emniyet birimlerinde, bu iki isim ve fail o listede var mı?" yönündeki sorusunun hatırlatılması üzerine Davutoğlu, "Sayın Kılıçdaroğlu keşke hükümet içinde görev almayı kabul etseydi yani kastettiğim seçim hükümeti. Koalisyon olmadı. O siyasi irade ama o olsaydı bütün bu süreci birlikte yürütürdük ama elini bu taşın altına koymadı. Sayın Bahçeli de koymadı. Şimdi hariçten ahkam kesmek kolay oluyor" diye konuştu.

Ahmet Davutoğlu, pazar günü Kılıçdaroğlu ile görüştüğünde bunları aktardığını dile getirerek, burada her zaman şüpheli olarak olabilecek riskler itibarıyla birtakım çalışmalar ve isimlerin tespit edilerek, bunların takip edildiğini anlattı.

Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu isimler basında çıkan 'bombacı' diye şey olan isimlerin dışında da isimler olabilir. Bazen paravanlar kullanılarak bazı isimler öne çıkarılabilir. Bütün bunları detaylı olarak incelemeye tabi tuttuk. Şimdi bir çarpıcı misal olarak söyleyeyim. Geçen gün televizyonda söylediğimde bunu da basın etiği bağlamında doğrusu paylaşmak istedim, hemen yanlış yorumlandı. Sanki bombacıların isimleri biliniyordu da takip edilmemiş veya bu normalmiş gibi. Hayır. Kastettiğim şu. Türkiye demokratik hukuk devleti. Bir kişinin potansiyel suçlu olduğunu bilseniz bile, bu kim olursa olsun, hangi yapıyla, siyasi ideolojiyle irtibatlı olursa olsun potansiyel suçlu oldu diye birini tutuklayamazsınız Türkiye'de. Her tutuklamanın savcı tarafından delillendirilmesi lazım. Şüphelenirsiniz, takip edersiniz ama Türkiye herhangi bir antidemokratik bir ülke değil. Şuradan 'sokaktan geçen 100 kişiyi toplayın' denilen ya da 90'lı yıllarda, 12 Eylül döneminde olduğu gibi 'muhtemelen suç işleyebilir, yüzüne, simasına bakın ihtiyaten içeriye alın' diyecek bir ülke değil. Türkiye demokratik bir ülke."

Makul şüphenin gündeme getirilmesi yönündeki bir soru üzerine Davutoğlu, "Makul şüphede de bir örnek vereyim size. Bir hanımla ilgili 'bu canlı bomba olabilir' diye geçmişte DHKP/C militanıyla ilgili bir açıklama oldu ve dikkatler ona çekildi. Günlerce eleştiriye muhatap olduk. 'Nasıl birini böyle deşifre edersiniz?' diye. O kadın daha sonra canlı bomba olarak faaliyet gösterdi. Şunu kast ediyorum. Demokratik hukuk kuralları içinde, hiçbir vatandaşın hukukunu zedelemeden, bütün güvenlik tedbirlerini almak, hassas bir terazide veya ince bir ip üzerinde yürümek gibidir. Takip edeceksiniz, suç varsa yakalayacaksınız, suça doğru gidiyorsa takip edip, doğru zamanda yakalayacaksınız" ifadelerini kullandı.

"Acımasız, bilerek ve kasıtlı şekilde eleştiriye tabi tutulduk"

"Sayın Başbakan 'Elimizde ama eylem yapmadan yakalayamayız' cümleniz eleştirildi. Burada makul şüpheli konusu gündeme geldi" yönündeki soruyu Davutoğlu, makul şüpheyi İç Güvenlik Yasası'na koyduklarında bunun da eleştirildiğini anımsattı.

Başbakan Davutoğlu, "Şunu deseydim eminim Türkiye'de biz diktatörlükle itham edilirdik. 'Eylem yapmasa da veya eylem hazırlığı yapmasa da şüphelendiğimiz adamı biz içeri alırız' deseydik Türkiye Suriye gibi rejim olurdu ve çok ciddi eleştiri alırdık diktatörlükle, otoriterlikle. Demokratik hukuk devletinde takip edersiniz, eyleme kalkışma ihtimali olduğu anda göz altına alırsınız" dedi.

Bu konuda bir örnek vermek istediğini anlatan Davutoğlu, şunları dile getirdi:

"23 Temmuz günü Suruç saldırısı sonrası DAEŞ'e karşı operasyon yapma kararı aldığımızda, Ceylanpınar saldırısı sonrasında PKK'ya karşı operasyon kararı aldığımızda o gece yaptığım güvenlik toplantısında emniyet birimlerine çok net şu soruyu sordum. Şu anda DAEŞ bize bir intihar saldırısı yapmaya kalksa biz onları cezalandırıyoruz veya onlara operasyon yapıyoruz diye veya PKK yapmaya kalksa potansiyel olabilecek suçlular kimlerdir? 768 isimden bahsettiler. Hepsini ihtiyaten bu gece bu isimlerle ilgili tedbir alın, elinizde veri varsa gözaltına alın yoksa denetim altında tutun. Herhangi bir saldırıya muhatap olmayalım. Ama şunu ben diyemem. 'Şunları alın, bunları bilinmez bir yere götürün' diyemem. Biz demokratik bir hukuk devletinde yaşıyoruz. Kastettiğim şey bu. Tedbiren yapacağınız şeyler vardır."

Acımasız, bilerek ve kasıtlı şekilde eleştiriye tabi tutulduklarını belirten Davutoğlu, "Desek ki 'Bunların hepsini o gece alırdık, bugünde alırız deseniz' bu seferde hukuk devletinin kurallarını dışına çıkarsınız. Ayrıca da alamazsınız, savcı alacak" diye konuştu.

"Birisinin ismi neredeyse kesinleşti"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Liste var mı elinizde?" sorusu üzerine, emniyetin istihbarat olarak topladığı şeylerin olduğunu aktardı.

"İki terörist bu listenin içinde mi?" sorusuna Davutoğlu, şu karşılığı verdi:

"Hayır. Bu iki teröristle ilgili daha buradan ben şu teröristler diyemem. Listenin içinde veya dışında demem soruşturmayla ilgili bilgi aktarmam olur. Bu doğru olmaz. Yürüyen bir soruşturma bu. Şunu söyleyeyim. Bu iki bombacının nasıl geldiğini, daha doğrusu alandaki cesetlerden, ceset parçalarından takriben nasıl bir bombayla... İşte TNT ve neyle yaptıkları çıkarıldı. Daha isimler belli olmadan, isimler üzerinde konuşulmadan daha ilk 24 saat içinde. Şimdi birisinin ismi neredeyse netleşti. Diğeri üzerinde de yoğun üç dört ihtimal üzerinde çalışılıyor. Çünkü bunlar DNA testleri. Televizyonda ekran başında bunu anlatmayı çok şey görmem çok hoş tablo olmadığı için ama. Genellikle bu canlı bombaların tümü infilak ettiği için, kendisini infilak ettirdiği için bir parça bulmak imkansızlaşıyor, zor oluyor. Bütün beden parçalanmış oluyor. Diğer cenazelerdeki ceset bütünlüğü olmayabiliyor. Kimliği tespit edilemeyen üç el. Onlar üzerinden parmak izleri, tek tek 20 milyon parmak izleriyle karşılaştırıldı, iki gün içinde. Bir tanesinin Türkiye'deki parmak izi karşılığı bulunamadığı için 'acaba dışarıda olabilir mi?' diye çalışıldı. Parmak izi olmaması demek hiç ehliyet kullanmamış, almamış, hiç bir kimlik çıkarmamış olması da dahil bir şey var. Ne kadar titizlikle bu çalışmanın yürütüldüğünü... Ahkam kesmek çok kolay. O gün 'Bunu AK Parti yaptı, arkasında da şu var' diye itham edenler, demokratik hukuk devletinin kültürünü anlamamış kişilerdir. veya şu örgüt var. O örgüt olduğunu sen zihnen analiz olarak çıkartabilirsin ama devlet o örgütün irtibatlarını çıkarana kadar sabırla inceler."

- "20 milyon parmak izi üzerinde inceleme yapıldı"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, 20 milyon parmak izi üzerinde incelemeyle DNA eşleştirmelerinin yapıldığını ifade ederek, geldikleri noktada sağlıkla ilgili yapılan şeylerin dışında hukuki bakımdan da araştırmanın çok ileri aşamalarına geldiklerini anlattı.

Davutoğlu, "Bir diğer canlı bomba için ulaşamadığımız zaman acaba dış bağlantıları nedir diye onun üzerinde çalışmalar sürüyor. Ayrıca yine çarpıcı şekilde bu DAEŞ izi üzerinde yürüyen çalışmalar bunların bir kısmı. Bir kısımı da bombalama olmadan önce Twitter hesabı üzerinden neredeyse bombayı tarif edecek şekilde, neredeyse zamanlamayı tarif edecek şekilde. Gözaltılar oldu. Bu da çarpıcı" şeklinde konuştu.

(Sürecek)

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Davutoğlu Canlı Yayında - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement