İzmir CHP'li Araştırma Komisyonu Üyesi Aksünger : Çöplüğün Üstünü Örtersiniz Ama Metan Gazı Patlar

CHP'li Araştırma Komisyonu Üyesi Aksünger : Çöplüğün üstünü örtersiniz ama metan gazı patlar

DÖRT bakan hakkındaki yolsuzluk ve rüşvet iddialarını araştırmak için kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu Üyesi, CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, olanları 15 ilde anlatmak için yola çıktı. Aksünger, ilkini İzmir'de yaptığı toplantıda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın AK Parti'yi aklamak için çamaşır makinesi gibi çalıştığını, delillerin yer aldığı 34 klasörün 11'e düşürüldüğünü belirterek, 'Cumhuriyet tarihinin en büyük kara para aklama işidir. Kandırılan insanlara gerçeği anlatmak gerekiyor. Burada bir çöplük var. Çöplüğün üstünü örtersiniz ama bu metan gazı patlar" dedi.

Dört bakanla ilgili kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu'nda görevli CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger'in, İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Lokali'nde düzenlediği basın toplantısına CHP İzmir İl Başkanı Bedri Serter, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel, Türkiye Gazeteciler sendikası İzmir Şube Başkanı Halil Hüner katıldı.

CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, dört bakan hakkındaki yolsuzluk ve rüşvet iddialarına yönelik oluşturulan komisyonun altı ayda 11 toplantı yaptığını, bilirkişinin son anda atandığını, bilgi ve delillere kendi imkanlarıyla ulaşmak zorunda kaldıklarını belirterek, iktidarın iddiaları darbe kılıfına sokarak örtmeye çalıştığını öne sürdü. Aksünger, İzmir'den başlayarak 15 ilde yolsuzluk ve rüşvet operasyonları ile komisyon çalışmalarını anlatacağını söyledi. Aksünger, dört bakan ve İşadamı Rıza Zarraf hakkındaki iddiaların 34 klasörden 11'e indirildiğini öne sürerek, şöyle konuştu:

'Dosyalar İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gidip gelirken her seferinde eksiliyordu. 34 klasör, 11 klasöre indirildi. CHP İzmir Milletvekili Aksünger, 5 bin tonluk bir gemiye 150 bin ton buğday yüklendiğini, Dubai gümrüklerine yazıp Halk Bankası'na veriyordu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bunu soracağı yer Dubai gümrüğüydü ama Halk Bankası'na soruyordu. Buna 'darbe' demek en kolay konuydu. Türkiye'de Türk Silahlı Kuvvetleri dışında herkes darbe yapıyordu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı AKP'nin çamaşır makinesi gibi çalıştı."

"KOL KOPARACAKTI AMA KOPARAMADI"

CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, komisyonunda oylama günü büyük panik olduğunu, talimatla hareket edildiğini, gazete ilanlarıyla algı yönetilerek yolsuzlukların kapatılma çalışıldığını öne sürdü. Aksünger, şunları söyledi:

'Komisyonda dört bakan kendilerini ifade edemiyorlardı bence. Çapraz sorularla kuyuya düştüklerini ben gördüm. Veremedikleri soruların cevapları yazılı verdiler ama kendi yazdıkları cevaba kendileri itiraz ettiler. Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'Devletin varlıklarına el uzatanlar kardeşimiz bile olsa kolunu koparacağız' dedi ama koparamadı. Son gün komisyonda panik havası vardı. Sahte gülücüklerle ortalığı yumuşatmaya çalışıyorlardı. Ertelenmesi için ellerinden geleni yaptılar. En yukardan talimat geldi. Davutoğlu ne dediğini bilmeyen bir adam konumuna düştü. Çünkü yukarıdaki kimseyi feda etmek istemiyordu. Bayraktar'ın 'Ben ne yaptıysam onun talimatıyla yaptım' sözlerine diğer üç bakan da mı katıldı' Her iki operasyonun da ortak noktası TÜRGEV'dir. Yılbaşının ardından havuz medyada ilanlar çıktı. İlanlarda 'Sağlam irade', 'cumhurun başı' deniyordu. Tehditler cumhurun başına iletildi. Ülkede algı yönetildi. Anayasa Mahkemesi ve Yüce Divan'la ilgili garip şeyler anlattılar. Kimleri akladıklarını nasıl bir suç örgütünü uyuşturucu kaçakçılarını akladıklarını milletin gözünden kaçırmaya çalıştılar. Cumhuriyet tarihinin en büyük kara para aklama işidir. Kandırılan insanla gerçeği anlatma gerekiyor. Burada bir çöplük var. Çöplüğün üstünü örtersiniz ama bu metan gazı patlar."

"HER SUÇ İÇİN ÖNERGE VERECEĞİZ"

CHP İzmir Milletvekili Aksünger, komisyon kararının ardından sözün TBMM Başkanlığı'nda olduğunu belirterek, şunları söyledi:

'Rapor, 19 Ocak'a kadar meclise indirmek zorunda. Meclis o günden itibaren 10 gün içinde bunu müzakere etmek zorunda. Onlar yazacakları rapor aklama yönünde karar çıkaracaklar. Bizim her bakanla her suçla ayrı önerge verme hakkımız var. Her önerge için oylama yapılacak. Vicdani midir değil midir mecliste göreceğiz. Gizli oylama dışındaki her şey vicdan dışıdır. Recep Tayyip Erdoğan 'komisyon teknik çalışmayı yapmıştır' dedi. Hiçbir şey yapmadı komisyon. Biz bu belgelere kendi uğraşlarımızla gittik. Bilirkişi yoktu. 105 komisyon kurulmuş bu kadar büyüğüne rastlanmamış ama 10 ay geçmiş bilirkişi yoktu ortada. Sonra MASAK'tan bir çocuk getirdiler. Gezi'de bir sayfa ile herkesi örgüt üyesi yaptılar. Burada on binlerce sayfa var bakanlar, çocukları kaçakçılar, fiziki takipler resmi dinlemeler var burada örgüt yok burada şüphe yok. Burada vicdani karmaşa var."

SİYASET TEMİZ İNSANLARIN İŞİ OLMA ZORUNDA

Aksünger, komisyon çalışmalarının ve sonucun ardından kendini duygusal anlamda nasıl hissettiğini soran basın mensuplarına şunları söyledi:

'Gittiğimden beri çalışıyorum elimden geldiği kadar bazı araştırma komisyonlarında da görev aldım. Kişilere özel yasalar çıkarıldığını gördüm hayal kırıklığı yaşadım. Siyasette pisliğe bulaşmamanın çok önemli meziyet olduğunu gördüm. Arkanızda teneke bağlıysa hiçbir şeyin üzerine gidemeyeceğini gördüm. Siyaset temiz insanların işi olmak zorundadır. Bu bir mücadele. Rahmetli babam 'küçük taş atıyorsun önemli değil ya şeytanın gözüne gelirse' derdi. Hayal kırıklığı var ama sürecin mücadele edip götürülmesi gerektiğine inandım."

"TAPELERİ YOK EDERLERSE SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ"

CHP İzmir Milletvekili Aksünger, tapelerin silineceği yönündeki iddialar üzerine yaptığı açıklamada, 'Bu silinme 22 Aralık'ta gündeme geldi. Ondan önce bir iki bakanı göndereceklerdi. O nedenle tapeleri gündeme getiremiyorlardı. Şimdi hiçbirini göndermek istemiyorlar çünkü yukarıdakinin talimatı var. Bir oğul babasına telefon açıp 'baba ben birini öldürdüm' derse bu tape tanıklıktan çekilme hakkı olduğu için delil olarak kullanılamıyor. Ancak 'baba ben senin söylediğin adamı öldürdüm' derse o zaman tanıklıktan çekilemiyor. Eğer tapeleri yok ederlerse hepsinin hakkında suç duyusunda bulunacağız. Kendilerine kiralık katil olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığını buldular. Eğer onlar yok ederse onlar hakkında da suç duyurusunda bulunacağız."