Torba Kanun Teklifi" TBMM Genel Kurulu'nda

Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, uluslararası hukuk açısından bakıldığında Süleyman Şah Türbesi'nin taşınmasına ilişkin, "Özel durumlar, uluslararası hukukta da gerekçe olarak kabul edilebilir, iç hukukta olduğu gibi. Bu şekildeki taşıma ve yeni yer de aynı hakları bize sağlar. Yine burası da bilinen, tanınan haliyle Suriye Devleti'nin egemenlik sınırları içinde aynı miktar bir arazi" dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda, "torba kanun teklifi" olarak adlandırılan Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine devam ediliyor.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ve bazı AK Parti milletvekillerince verilen, "Başbakanlık, bakanlıklar, bağlı ve ilgili kuruluşlar ile düzenleyici ve denetleyici kurumlar, TMSF'de üst düzey yönetici kadro ve pozisyonunda bulunanların görev süreleri sona erdiğinde veya görevden alındıklarında atanacakları kadro ve pozisyonların standart hale getirilmesini" öngören, yeni madde ihdasına ilişkin önerge üzerine söz aldı.

Kalaycı, madde ile kamu kurum ve kuruşlarındaki, bazı istisnalar dışında, tüm yöneticilerin görevden alınmaları halinde atanacakları kadroların belirlendiğine işaret ederek, bir çerçeve oluşturulmasının genel anlamda makul görülebileceğini, ancak binlerce yetişmiş tecrübeli personel için şahsa bağlı kızak kadrolar oluşturulmasının da söz konusu olacağını söyledi.

CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli de önerge üzerindeki konuşmasında madde ihdasının usulünü eleştirdi.

Komisyonda gündeme gelmeyen bir düzenlemenin gece yarısı 21. maddenin kabulünün ardından önerge ile Genel Kurul gündemine getirilmesini eleştiren Türeli, "Böyle bir çalışma usulü olmaz. O zaman kapatalım bu komisyonları. Niye gerek var?" ifadesini kullandı.

Madde için görevden alınanların atamalarına ilişkin standartların belirlendiğinin gerekçe gösterildiğini belirten Türeli, görevden almanın bir mağduriyet olduğunu, bu kişilerin nereye atanacağının belirlenmiş olmasının mağduriyeti ortadan kaldırmayacağını vurguladı.

CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı da ihdas edilmek istenen madde ile iktidarın üst düzey bürokratlara aba altında sopa gösterdiğini, kıskaca almaya çalıştığını savundu.

-"Görevden alınmalara ilişkin bir düzenleme değil"

Daha sonra Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Tasarıya ihdas edilmek istenen madde ile memurların görevden alınmalarına ilişkin özel bir düzenleme yapılmadığının altını çizen Canikli, maddedeki uygulamaların da tüm idari kararlarda olduğu gibi yargı denetimine tabi olduğunu vurguladı.

Canikli, görevden alınan memurların atanacakları kodrolara ilişkin standartların belirlenmesi ile haksızlıkların da önüne geçileceğini, bürokrasiye bir güvence sağlanacağını söyledi.

Bakan Canikli, Süleyman Şah Türbesi'nin taşınmasının ardından Dışişleri Bakanlığı'nda bir kriz masası oluşturulduğu ve taşınmanın ardından uluslararası anlaşmalar doğrultusunda yaşanabilecek sorunların burada ele alındığına dair duyumlar olduğunun ifade edilmesi ve buna ilişkin bilgi istenmesi üzerine şu değerlendirmelerde bulundu:

"Sonuç itibariyle Suriye Devleti'nin egemenlik alanındaki bir bölgede, belirli miktar bir arazinin Türk toprağı sayılması. Şu söylenebilir; o yer bellidir, taşınmadan önceki alan için söylüyorum, dolayısıyla bu imtiyazlar, haklar o lokasyon için verilmiştir gibi birtakım hususlar gündeme gelebilir. Her şeyin normal olduğu bir dönemde, uluslararası ilişkiler açısından karşımızda muhatap olabileceğimiz, kendi topraklarında egemenliğine hakim bir devlet yapısının olduğu durumlarda bu tartışmalar haklı olabilir. Ama burada özel bir durum var. Özel durumlar, uluslararası hukukta da gerekçe olarak kabul edilebilir, iç hukukta olduğu gibi. Bu şekildeki taşıma ve yeni yer de aynı hakları bize sağlar. Yine burası da bilinen, tanınan haliyle Suriye Devleti'nin egemenlik sınırları içinde aynı miktar bir arazi. Bu anlamda bir kayıp söz konusu değildir."

Uluslararası hukukun ihlali edilmediğini, bunu ortaya koyan göstergenin de bölgedeki olağanüstü şartlar olduğunu belirten Canikli, "Her şey normal olsaydı, böyle bir taşıma uluslararası hukuk açısından tartışılabilirdi ama şimdi tartışılamaz. Çünkü oradaki devlet, hakkımızı koruma imkanına sahip değil" dedi.