Wimbledon Aşktan Önemsiz - Son Dakika
Magazin

Wimbledon Aşktan Önemsiz

Wimbledon Aşktan Önemsiz

Başarılı tenisçi; WTA Championships'i, katılacak tenisçileri ve programını Şamdan Plus'tan Deran Özer'e anlattı.

18.10.2011 01:00  Güncelleme: 08:16

Türkiye'nin Wimbledon Tenis Turnuvası'nda oynayan ilk kadın tenisçisi İpek Şenoğlu şu sıralar 25-30 Ekim tarihleri arasında İstanbul'da yapılacak olan WTA Championships'i tanıttığı TV programı 'İstanbul'a Giden Yol'la dikkat çekiyor. Şenoğlu; TRT Spor'da yayınlanan programda, dünyanın en iyi kadın tenisçilerinin mücadele edeceği şampiyonaya katılacak tenisçiler hakkında bilgiler veriyor. Başarılı tenisçi; WTA Championships'i, katılacak tenisçileri ve programını Şamdan Plus'tan Deran Özer'e anlattı.

'İstanbul'a Giden Yol' nasıl başladı?

Türkiye Tenis Federasyonu, WTA Championships'i aldığı zaman iletişim amaçlı neler yapılabileceğini düşünüyordu. "Türkiye'de hayatında hiç tenis maçı seyretmemiş insanlara tenisi nasıl izlettiririz?" diye beyin fırtınası yaparken, benim de fikrimi sordular. Ben de önceden beri aklımda olan TV projesinden bahsettim. Tenisi bilen ve oynayan insan zaten maçları seyrediyor. Amaç tenisi hiç izleme fırsatı olmamış insanların ilgisini çekebilmekti. TRT ve TTF "İpek sen bunu yapabilirsin, çok güzel olur" dedi ve programımın maddi desteğini tamamen kendileri sağladı.

BEN GAZETECİ DEĞİLİM

Programın içeriğinden bahseder misiniz?

Ben sezon içerisinde turnuvalarımdan dolayı 25 hafta yurt dışında oluyorum. Avustralya, Afrika, Amerika gibi dünyanın dört bir yanına gidiyorum. Program için en büyük avantajım bu seyahatler aslında... 'İstanbul'a Giden Yol'un ilgi çekici olmasını sağlamak için de maç göstermek veya tenisi anlatmak yerine işin lifestyle tarafını eklemek istiyordum. Amacımız bizlerin de insan olduğunu aktarabilmek. Sonuçta insanlar Sharapova'yı korttaki halleriyle biliyor. "Tenisin dışındaki hayatımızda neler yaparız, nelerden korkarız, aşık olur muyuz, hangi müziği dinleriz?" gibi sorularının cevabını vermek istedik. Ben gazeteci değilim; amacım elimde olan avantajı değerlendirip daha fazla insanı tenisle tanıştırmak.

Ama bir anlamda gazetecilik de yapmış oluyorsunuz... Bu nasıl bir duygu?

Ben gazeteci değilim, o yüzden çok çalışıyorum. Röportaj yaptığım kişilerin kişisel özellikleriyle ilgili araştırmalar yapıyorum. Mesela Caroline Wozniacki; Liverpool takımının hastası. Doğru soruları sorabilmek için bu tarz bilgileri önceden öğrenmem gerekiyor. Caroline'le Roma Stadı'nı açtırıp futbol oynadık. İki tenisçi kadının futbol oynaması güzel kareler ortaya çıkardı.

Başka hangi tenisçilerle, neler yaptınız programınızda?

Victoria Azerenka ile Wimbledon'da yaptığımız röportajda "Gel sana yemek yapayım" demişti. Sonra yemek yapamayınca sandviç yapmaya karar verdi. Azerenka o programda; ünlü olimpiyat şampiyonu, yüksek atlamacı Sergei Bubka'nın oğlu Sergei Bubka Jr. ile olan ilişkisini açıklamıştı. Bir programda da Agnieszka Radwanska ile çekim yapmıştık. Radwanszka, Polonyalı bir tenisçi ve tırnaklarıyla ünlü bir kadın. Maçlarda bile kameralar mutlaka tırnaklarını yakın plan çeker. Ojeli ve uzun tırnaklarla oynaması gerçekten çok ilginçtir.

MAÇTA FİZİKSEL KAYGILARIM YOK

Peki maç sırasında sizin kadınsal kaygılarınız oluyor mu?

Bazen 30 bin kişinin önünde oynuyorum. Daha tecrübesiz olduğum yıllarda "Saçım düzgün mü?" veya "Eteğim açıldı mı?" diye düşünürdüm. Artık bu tarz endişeler yaşamıyorum. Ama bu konuda takıntılı olan tenisçiler de var. Mesela Jelena Jankovic asla maç sırasında yüzünü havluyla rastgele silmez; cildi etkilenmesin diye havluyla yüzünün terini alır.

Yılın 25 haftası seyahattesiniz... İlişkilerinizi rahat yaşayabiliyor musunuz?

Ben özgürlüğüne düşkün biriyim ve kurallardan hiç hoşlanmam. Zorunlu olduğum için aramam insanları, insanların beni olduğum gibi sevmesini istiyorum. Eğer içimden geliyorsa sevdiğim birini 30 kere de ararım. Gerçekten değer verdiğim biri için Wimbledon'ı bırakır gelirim.

EN BÜYÜK KORKUM CİLT KANSERİ

Güneş altında olduğumuz ve güneş gözlüğü takamadığımız için göz çevresinde kırışıklıklarımız oluyor. En büyük korkum cilt kanserine yakalanmak. Bir de tüm tenisçilerin ayağında mutlaka çorap izi olur.

DÜNYANIN EN İYİ 53'ÜNCÜ TENİSÇİSİYİM

WTA Championships'ten bahseder misiniz biraz?

Dünyanın teklerdeki en iyi sekiz kadın tenisçisi 25-30 Ekim tarihlerinde İstanbul'da olacak. Wozniacki, Sharapova, Azerenka ve son Wimbledon şampiyonu Kvitova bunlardan dördü. WTA Championships'i kazanan dünyanın en iyisi olacak. Şampiyonadan sonra parti ve organizasyonlar var. Amacımız da bu kadınların İstanbul'u yurt dışında iyi tanıtmasını sağlamak.

Siz kariyerinizde 20 yılda neler başardınız?

Kariyerimdeki en büyük başarılarım; hem US Open, hem de Wimbledon'da üçüncü tura yükselmekti. Bu; dünyanın en iyi 16 takımı arasına girmek demek. Dünya sıralamasında da 53'e kadar geldim; bu da Türkiye'de bir ilk.

Sabah : http://www.sabah.com.tr

Kaynak: Sabah.com.tr

Son Dakika Magazin Wimbledon Aşktan Önemsiz - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement