Başbakan Yardımcısı Yılmaz: (2)

Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, taşeron işçilere kadro ile ilgili, "Şimdi bu düzenlemenin ikincil düzenlemelerini Maliye Bakanlığımız, Çalışma Bakanlığımız ile iş birliği içerisinde yapıyor. İnşallah bunlar kısa bir süre içerisinde, bu yıl içerisinde tamamlanacak ve uygulamaya da başlamış olacağız" dedi.

A Haber'de katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Yılmaz, AK Parti'nin seçim beyannamesinde yer alan asgari ücret ve emekli maaşının uygulama tarihleri ile ilgili, "Emekli maaşları ile ilgili yıllık ek bin 200 liralık bir artış yapmayı taahhüt etmiş durumdayız. Bunu gerçekleştirebilmek için de yasal bir düzenleme gerekiyor. Yasal düzenleme için de Meclis'in açılması gerekiyor. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte tabii ki hükümet oluşturma gücüne sahip olduğumuzda, Meclis çoğunluğunu elde ettiğimizde, Meclis'te bu düzenlemeyi yapıp uygulamaya geçirme imkanımız olacak" diye konuştu.

Yılmaz, asgari ücret ile ilgili görüşmelerin aralık ayında Asgari Ücret Tesbit Komisyonu'nda yapılacağına işaret ederek, aralık ayındaki toplantıya bu hususları götürüp orada müzakeresini yapacaklarını söyledi.

Ekonomi üzerindeki kur baskısının hafifleyip hafiflemediği yönündeki sorulara da cevap veren Yılmaz, kurdaki baskının önemli bir kısmının dünyadan kaynaklandığını, Fed'in almayı öngördüğü kararlar ile dünyadaki ekonomik konjonktürün kurla ilgili gelişmeleri önemli oranda belirlediğini vurguladı.

Yılmaz, kurdaki değişimin bir kısmının dış etkenlerden bir kısmının da ülke içinde yaşanan süreçlerden kaynaklandığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Ben 1 Kasım ile birlikte bu perspektifimizin yine olumlu yönde değişeceğini düşünüyorum. En azından iç faktörlerin olumlu yönde değişeceğini düşünüyorum. Dünya konjonktürü ile ilgili de daha olumlu bir perspektife sahibim. Oynaklığın dünyada çok yüksek olduğu bir dönemden geçiyoruz. Dünyada bu belirsizliği azaltmaya dönük bir irade oluşturma çabası var. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde oynaklığın daha da azaldığı bir perspektif göreceğiz. 2015'te Fed'in faiz artışı yapacağı yönünde bir beklenti yok, başlasa bile bu faiz artışı çok çok küçük ve çok geniş bir zamana yayılacak gibi. Bu da piyasaları biraz rahatlatmış durumda."

"Huzur ve güven ortamı olmadan hiçbir şey olmuyor

Yılmaz, son dönemde Türkiye bu kadar seçim yaşamasına rağmen en büyük başarılarından birisinin mali disiplinden uzaklaşılmaması olduğunu belirterek, ortaya koydukları taahhütleri hep makro dengeler içerisinde ve mali disiplini dikkate alarak şekillendirdiklerini anlattı.

Türkiye'nin elde ettiği başarıyı istikrarlı ve güçlü bir hükümet ile sağladığını vurgulayan Yılmaz, "İkinci en önemli faktör de makroekonomik dengeleri kurması, mali disipline riayet etmesidir. Bunun yanına bankacılık sistemindeki güçlü regülasyonlarımızı da koyabilirsiniz. Biz bunlardan hiçbir şekilde geri adım atma niyetinde değiliz" dedi.

Yılmaz, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan hakkında soruşturma yürütülen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi ile ilgili bir soru üzerine, PKK'nın bir terör örgütü olduğundan hiçbir şüphe olmadığının altını çizdi.

Bunun, Türkiye'deki iç hukuk sistemi açısından böyle olduğu gibi demokratik hukuk devleti olan birçok ülkenin de PKK'yı terör örgütü olarak tarif ettiğini anımsatan Yılmaz, "İlgili şahsın ne dediğini tam takip edemedim. Bu bir hukuki süreç ve burada hukuk karar verecek. Yani bu ifade ettiği şeyler düşünce özgürlüğünün sınırları içerisinde mi, yoksa değil mi? Buna karar verecek olan bağımsız mahkemeler" şeklinde konuştu.

Yılmaz, terör örgütü PKK'nın yaptığı eylemlerin ortada olduğuna işaret ederek, böyle bir tartışmayı anlamlı görmediğini dile getirdi.

Terör örgütü PKK'nın açıkladığı eylemsizlik kararı ile ilgili de konuşan Yılmaz, bölgede yaşayan halkın terör örgütünün insafına terk edilemeyeceğini vurguladı.

Yılmaz, huzur ortamını sağlamanın en büyük teşvik olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Huzur ve güven ortamı olmadan hiçbir şey olmuyor. Zaten biz o bölgeye ciddi teşvikler veriyoruz. Ama bunlar büyük oranda kağıt üzerinde kalıyor. Arzu ettiğimiz etkiyi oluşturmuyor özel yatırımlar üzerinde. Niçin? Terör olduğu için, güven, emniyet ortamı tam olarak tesis edilemediği için. Burada güven ve huzur ortamını muhakkak sağlamak durumundayız. Bana göre en büyük teşvik bu."

"Eğer AK Parti'yi kastediyorsa bu tam bir fitne"

Yılmaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli"nin 5. parti açıklaması ile ilgili MHP Sözcüsü Semih Yalçın'ın "Genel Başkan ile konuşmadık ama muhtemelen AK Parti'yi kastediyor, AK Parti'nin bölünmesini kastediyor" sözleri ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu.

"Bunu Sayın Bahçeli'ye sormak lazım öncelikle. Eğer AK Parti'yi kastediyorsa bu tam bir fitne" diyen Yılmaz, 1 Kasım'daki bütün tartışmanın AK Parti'yi tek başına iktidar yapmama meselesi olduğunu, bir takım çevrelerin içeride, dışarıda bütün hedefleri ile amaçlarının Türkiye'de oluşan siyasi istikrarı yok etmek olduğunu söyledi.

Yılmaz, AK Parti'nin kendi içerisinde değerlere sahip bir parti olduğunu vurgulayarak, AK Parti'nin başkalarının fitnesi, fesadı ile parçalanabilecek bir parti olmadığını dile getirdi.

AK Parti içerisinde çeşitli fikirlerin tartışılabileceğine, zaman zaman belli konularda farklı düşünenlerin olabileceğine dikkati çeken Yılmaz, ancak bunun gayet doğal bir şey olduğunu ve parti içi demokrasinin gereği olduğunu ifade etti.

Yılmaz, taşeron işçilere kadro ile ilgili de şu bilgileri paylaştı:

"Bu konuda bir düzenleme yaptık zaten. Şimdi bu düzenlemenin ikincil düzenlemelerini Maliye Bakanlığımız, Çalışma Bakanlığımız ile iş birliği içerisinde yapıyorlar. İnşallah bunlar kısa bir süre içerisinde, bu yıl içerisinde tamamlanacak ve uygulamaya da başlamış olacağız. Birçok taşeron işçimize kamuda istihdam edilme imkanı doğmuş olacak. Çalışanlarımızın hakkını nasıl daha iyiye götürürüz diye çalışmalar yaptık. Bundan sonra da hep bu iyileştirme yönündeki çalışmalarımız devam edecek."

(Son)