İstanbul'un 561'inci fetih yıl dönümü dolayısıyla İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde düzenlenen "2. Uluslararası Osmanlı İstanbul'u" Sempozyumu başladı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanvekili Ahmet Selamet, sempozyumun açılışında, her yanı tarih ve uygarlığa şahitlik etmiş bir kentte yaşadıklarını söyledi.
İstanbul'da binlerce yıla tanıklık etmiş eserlerin sapa sağlam ayakta olduğunu, camilerin, kiliselerin ve sinagogların yan yana bulunduğunu ifade eden Selamet, "Hiçbir değer bizden değil diye tahrip edilmemiş ve yıkılmamıştır. Aksine bu zenginliğe İstanbul sahip çıkmıştır. Bunun nedeni bizdeki köklü medeniyet vizyonudur" diye konuştu.
Selamet, "Atalarımız, planlı kentleşmeye dikkat etti, tarih bunların vesikalarıyla doludur" diyerek, sur diplerine ev yapılmaması gerektiğine ilişkin 1559 tarihli divan kararından örnekler verdi.
Zamanında alınan tüm kararların, bir medeniyet vizyonunun örneği olduğunu aktaran Selamet, İstanbul'un bu sayede medeniyetlerin "çeyiz sandığı" olmaya hak kazandığını anlattı.
Selamet, İstanbul'un karşılaştığı yıkımların da olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
"Özellikle 1950'li yıllarda, İstanbul'un nüfusunun kalabalıklaşmaya, siyasi ayrışımın başladığı yıllardan bu yana uygulanan hatalı politikalar, kente büyük zarar vermiştir. İstanbul, bir sanayi merkezi haline geldi. Bu ayrıcalıklı kentin tarihi ve kültürel dokusu büyük zarar gördü. Çevre kirlendi, Haliç'te canlı yaşamı neredeyse bitme noktasına geldi. Göreve geldiğimizde denizlerimizin, sularımızın kirletilmesine izin vermedik. Çalışmalarımız sonucunda bugün Haliç'te balık tutmak, İstanbullular için yeniden bir keyif haline gelmiştir. İstanbul'un denizleri girilmez haldeydi. Yeşil alan miktarı artık yüz güldürüyor. Laleler İstanbul'un dört bir tarafını süslüyor."
Aynı medeniyet vizyonuyla İstanbul'a hizmet ettiklerini, kentin dünü, bugünü ve yarınını bir bütün olarak ele aldıklarını kaydeden Selamet, projeleri gelişigüzel imar planı olmaktan çıkardıklarını, çağın kent planlama anlayışına uygun projeler ürettiklerini dile getirdi.
Selamet, yaşanabilir bir İstanbul'u inşa ettiklerini, tarihi ve kültürel dokuyu koruyarak tekrar ihya ettiklerini vurgulayarak, "İstanbul kültür sanat, turizm ve iktisadi bir merkez olarak hedeflerine ulaşacaktır. Gayretlerimiz bu yöndedir. Eşsiz tarihi mirasımız karşı karşıya kaldığı tehditlerden ötürü büyük bir risk altındadır. İstanbul genelinde tarihi projelerin korunmasını tek tek hayata geçiriyoruz. Tarihi Yarımada ve Haliç çevresini doğal ve tarihi zenginlikleriyle korumak öncelikli amacımız. Kentsel dönüşüm çalışmalarımız hızla devam ediyor. Hedefimiz Tarihi Yarımada'yı araçların, motorlu taşıtlardan kurtarmak. Onların verdiği zehirli gazlar tarihi zenginliğimize zarar veriyor" değerlendirmesinde bulundu.
-"Sur içindeki İstanbul tarih çizgisini muhafaza ediyor"
Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Feridun Emecen de bu tarz toplantılar ve çalışmalarla İstanbul'un tarihinin aydınlatılmasının herkesin görevi olduğunu söyledi.
Sur içinde bulunan İstanbul'un tarih çizgisini muhafaza ettiğini belirten Emecan, şöyle konuştu:
"1453'te Osmanlılar tarafından fethedildikten sonra gelişme çizgisine bakıldığında, Doğu Roma'dan gelen bu imparatorluk mirasını İstanbul'un belirli ölçüde takip ettiğini düşünüyoruz. Osmanlılar kenti aldıktan sonra burayı kendilerine has bir başkent haline getirmeyi düşündü. Buna yönelik tarihi eserlerle muazzam abidelerle şehri süslediler. Kendilerine bu şehri adeta mal ettiler. Bu mirasın izlerini biz çok canlı şekilde hala görüyoruz."
Başbakan Erdoğan'ın mesajı
Açılışta, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sempozyuma gönderdiği mesaj da okundu.
Masajında, İstanbul'un fethinin 561'inci yıl dönümü dolayısıyla bu yıl ikincisi düzenlenen sempozyuma iştirak etmek üzere kente gelen ve sempozyuma katkı sağlayan konuklara teşekkürlerini ileten Erdoğan, İstanbul'un, yalnız Türk tarihinin değil, dünya tarihinin de en önemli merkezleri arasında yer aldığını belirtti.
İstanbul'un, birçok medeniyete beşiklik etmiş bir dünya şehri olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Asırlar boyunca Osmanlı'ya başkentlik yapan kadim şehrimiz İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu ve Osmanlı tarihi açısından büyük öneme sahiptir. Osmanlı dönemindeki İstanbul'un her yönüyle ele alınacağı sempozyumu, İstanbul'un tarihinin yaşatılması ve yeni nesillere tanıtılması bakımından son derece önemli buluyorum. Bu düşüncelerle değerli katılımcılara çalışmalarında başarılar diliyorum, tüm İstanbulluları en kalbi duygularımla selamlıyorum."
"2. Uluslararası Osmanlı İstanbul'u" Sempozyumu
İstanbul'un 561'inci fetih yıl dönümü dolayısıyla İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde düzenlenen sempozyuma yurt dışından da 100'e yakın akademisyen katılıyor.
Sempozyumda, iki gün boyunca İstanbul'un, Osmanlı İmparatorluğu dönemi tüm boyutlarıyla tartışılacak.
Osmanlı dönemi İstanbul'u, tarihi, sosyal, kültürel ve ekonomik gelişmeler ışığında irdelenerek kentin nasıl bir Osmanlı şehrine dönüştüğü anlatılacak.
Sempozyumda, 29 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Kafi Dönmez, İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran ve akademisyenler de yer aldı. - İstanbul
Son Dakika › Güncel › 2. Uluslararası Osmanlı İstanbul'u' Sempozyumu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?