Atık sulardan uyuşturucu madde tesbiti

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, uyuşturucuyla mücadele kapsamında yılbaşından bugüne kadar 82 bin 598 operasyon düzenlendiğini, 122 bin 816 kişinin gözaltına alındığını, bunların 15 bin 216'sının tutuklandığını bildirdi.

İçişleri Bakanlığı ve Türkiye Yeşilay Cemiyeti arasında "Atık sulardan uyuşturucu madde tespit edilmesinin sağlanması" konulu iş birliği protokolü imzalandı.

Bakanlığın basın salonunda düzenlenen törene İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanı sıra Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, Kaçakçılık İstihbarat, Harekat ve Bilgi Toplama Dairesi (KİHBİ) Başkanı Ömer Ulu ve ilgililer katıldı.

KİHBİ Başkanı Ulu'nun konuyla ilgili sunumun ardından konuşan Bakan Soylu, küresel sorunların içerisinde uyuşturucunun terör ve göçle beraber ilk üçte yer aldığını belirterek, uyuşturucunun hem teröre finans sağladığını hem de 2015'te dünyada 167 bin kişinin doğrudan ölümüne neden olduğunu söyledi.

Türkiye'nin bulunduğu konum itibarıyla uyuşturucu tehdidinin doğrudan muhatabı olduğunu kaydeden Soylu, "Doğudan batıya giden doğal uyuşturucu, batıdan doğuya giden sentetik uyuşturucu bizim ülkemiz üzerinden geçmektedir ve bu trafiğin ciddi bir miktarı da maalesef ülkemizi tehdit altında bırakmaktadır. " dedi.

Türkiye'nin bu soruna bakış açısının Avrupa'dan farklı olduğuna dikkati çeken Soylu, şunları kaydetti:

"Bazı ülkeler bu konuyu sağlık sorunu ve özgürlükler çerçevesinde değerlendirdiği için mücadele noktasında olması gereken performansı ortaya koyamıyor.

Oysa bizim uyuşturucu meselesinde kafamız asla karışık değildir.

Mücadelemizin istikameti ve politikamız, 'uyuşturucuya sıfır tolerans' olarak rahatlıkla özetlenebilir.

Uyuşturucuyu, terör meselesi olarak algılıyoruz ve bu konudaki kolluk çalışmalarımız buna göre gerçekleştiriyoruz. 2019 dünya uyuşturucu raporunda, 2017'de dünyada yakalanan eroinin yüzde 17'sinin Türkiye tarafından yakalandığı, 2019 Avrupa uyuşturucu raporunda ise yine 2017 yılında 28 AB ülkesi ve Norveç tarafından toplam 6,5 milyon ecstasy tablet yakalanırken, ülkemizde 8,6 milyon ecstasy tableti yakalandığı vurgulanmıştır."

Kaçakçılık ve istihbarat dairesinin verileriyle 2017-2018 arasındaki uyuşturucu operasyonu sayısının yüzde 22 arttığını belirten Soylu, 2018'de 18,5 ton eroin, 80,7 ton esrar, 8,9 milyon ectasy, 22,7 milyon captagon ele geçirildiğini hatırlattı.

"Yılbaşından bugüne kadar son güncel rakamla 82 bin 598 operasyon 122 bin 816 gözaltı, 15 bin 216 tutuklama yaptık." bilgisini veren Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bizi bu mücadelede motive eden iki etken vardır; birincisi, doğrudan uyuşturucu sebebiyle yaşanan ölümler, uyuşturucu parası vermediği için bağımlı evladından dayak yiyen, ailelerinde huzur kalmayan ve en sonunda evlatlarını bu illete kurban veren anne babaların feryatları, ikincisi ise yıllardır mücadele ettiğimiz ve ocaklara şehit ateşi düşüren PKK terör örgütünün ana finansman kaynağı olmasıdır.

Daha önceki pek çok konuşmamızda, terör örgütünün yıllık gelirinin 1,5 milyar dolar olduğunu ifade etmiştim. Şunu da eklemek isterim ki bu geliri yıllık 500 milyon avro ve 2,5 milyar dolar arasında hesaplayan uluslararası araştırmalar ve analizler var.

Avrupa uyuşturucu pazarının sadece 2013 rakamlarıyla 24 milyar avro olduğu, bu pazarın da yüzde 80-90 oranında PKK'nın elinde olduğu düşünülürse öyle zannediyorum ki örgütün buradan elde ettiği gelir tahminlerimizin biraz düşük bile kaldığı herhalde kendiliğinden anlaşılacaktır."

Uyuşturucu sorununun Türkiye için öncelikli güvenlik meseleleri arasında bulunduğunu, çözülmesine katkı koyan herkesle temas etmek, her projeye katkı sunmak, her imkandan hep birlikte faydalanmak gerektiğini vurgulayan Soylu, doğrudan uyuşturucuya bağlı ölümlerin azaltılması için bütün kurumların seferber edildiğini anlattı.

Soylu, imzalanan protokolün mücadelenin daha bilimsel, sonuç odaklı, etkin ve verimli yürütülmesine katkı sunacağını söyledi.

"82 milyon çift gözle sokaklara bakılması gerek"

İçişleri Bakanlığının kendi projesi olan, uyuşturucu ihbarları noktasında büyük bir kolaylık sağlayan, tek tuşla ve kimlik bilgileri gizli kalarak bildirim yapmayı sağlayan, UYUMA isimli cep telefonu uygulaması hakkında bilgi veren Soylu, vatandaşların UYUMA ve KADES uygulamalarına destek vermesini istedi.

70 bin olan Kadın Destek Uygulaması (KADES) kullanıcısının 3 gecede 190 bine çıktığını kaydeden Soylu, "Bunun için Emine Bulut'un ölmesini beklememeliyiz, bunu hep beraber başarmalıyız." dedi.

Söz konusu projeleri başta aileler ve veliler olmak üzere herkesin indirmesi ve mücadeleye katkı sağlaması gerektiğini söyleyen Soylu, "82 milyon çift gözle sokaklara bakılması gerektiğini ifade etti.

"Bilimsel temelli ve kanıta dayalı veriler"

Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk ise projeye destek ve katkılarından dolayı İçişleri, Adalet ve Sağlık Bakanlıklarına teşekkür etti.

Kurumunun çalışmaları hakkında bilgi veren Öztürk, 100 yıllık bir kurum olan Yeşilay'ın tıbbi tedavisi devam edenler için 30 danışma merkezi açtığını bildirdi.

Öztürk, imzalanan protokolle bilimsel temelli ve kanıta dayalı verilerle çalışma yapabileceklerini ve elde edilecek sonuçların mücadeleye önemli katkı sağlayacağını vurguladı.

Avrupa'da bazı ülkelerin mücadelede geri adım attığını, bazı uyuşturucuların yasallaştırılmaya çalışıldığını anlatan Öztürk, mücadeleden vazgeçmeyeceklerini ifade etti.

Konuşmaların ardından Soylu ve Öztürk tarafından "atık sulardan uyuşturucu madde tesbit edilmesinin sağlanması" konulu iş birliği protokolü imzalandı.